“İlk Haftasında Gezi’yi Ben de Destekledim Ama…” Diyenlere Hatırlatma

04 Ara 2014

En son Yavuz Bingöl'ün röportaj kaydında karşımıza çıktı. Başı sıkışan "ilk hafta" iyiydi, ne güzeldi diye başlayıp sonra iktidarın dilinden devam etti. Hatırlatalım ilk hafta neler oldu, şiddeti kim kullandı?

“İlk haftasında Gezi’yi ben de destekledim ama” diye bir klişe var. Bu klişe, iktidarın kullanılmasından en çok memnun olduğu cümlelerden biri olsa gerek.

Gezi Direnişi’ni eleştirenlerin “ama”lı cümleleri AKP'nin ve dönemin başbakanı Erdoğan’ın söyleminden farklı bir biçimde gelişti. Genellikle kasıt çevreci, ağaçsever olunduğu, ama sonradan işlerin değiştiği için desteklemediklerini açıklayan gazeteci, akademiyse, ünlüler art arda dizildi. Gezi Direnişi'nin haklılığı en bariz biçimde karşılarına konulduğunda bu klişeyi kullandılar. Ardından iktidarın diline savruldular.

İlk başlarda Gezi Parkı’nı korumak isteyenler masumdu, sonra gelenler “terörist”, “çapulcu”, “bir kaç kendini bilmez”, “marjinal” vesaire vesaire.Dönemin başbakanı Erdoğan'ın kent kent gezip, meydanlarda daha sert biçimde ifade ettiklerini haklı çıkartma yolunda başlangıç cümlesi oldu bu...

"İlk haftacılar"

“İlk haftacılardan” Yavuz Bingöl, Ahmet Hakan’a verdiği röportajda Berkin Elvan’ın annesini meydanlarda yuhalatan Erdoğan’ı savununca doğal olarak tepki topladı.

Gerçi Gülsüm Elvan’ın “bunun üzerine artık susar” dedirtecek yanıtı sonrası tartışmaların bitmesi gerekirdi. Ancak özrü kabahatinden beter oldu, röportajı verdiği gazeteci Ahmet Hakan’ı sözlerini doğru aktarmamakla suçladı. Ardından Ahmet Hakan röportajın önce tapesini, sonrasında da ilgili bölümün ses kaydını yayınladı.

Ses kaydında ünlü klişe Yavuz Bingöl’ün ağzından bir kez daha karşımıza çıktı.

Sözün tape hali aynen şöyle: “İlk bir haftası Gezi'nin ilk bir haftası benim için önemliydi, ondan sonra başka bir noktaya gitti,”

Bir kaç rakam

Söyleye söyleye bitiremedikleri “Gezi’nin İlk Haftası’nda neler olduğunu hatırlatmak gerekiyor.

Aşağıda bianet’in hazırladığı Gezi Zaman Tüneli’nin ilk haftası bulunuyor. Bu klişeyi tekrar edip duranların okumaları, şiddeti kimin gösterdiğini anlamaları dileğiyle yayınlıyoruz.

Bu arada birkaç rakamı da hatırlatalım. Gezinin ilk 10 gününde Ankara, Eskişehir, İzmir ve Antakya’daki destek gösterilerine polis saldırısında yaklaşık 10 bin kişi yaralandı. 77 ilde 603 destek eylemi yapıldı. Yaklaşık 120 bin polis eylemlerde “görev” yaptı. Yaklaşık 4 bin 500 kişi gözaltına alındı. Hastanelere başvuran kişi sayısı 1700’ü buldu. Üç kişi hayatını kaybetti. 31 Mayıs günü #direngeziparki tweetinin paylaşımı  2 milyonun üzerine çıktı.

"İlk haftacılar"a özellikle hatırlatmak gerek. Mehmet Ayvalıtaş 2 Haziran'da öldürüldü. Yani 6. gün. Aynı gün Ali İsmail Korkmaz'ı öldüresiye dövdüler. Ahmet Şahbaz silahını doğrultup Ethem Sarısülük'ün kafasına ateş ettiğinde Gezi Direnişi'nin ilk haftasının son günüydü.

İşte ilk hafta yaşananlar, sonrasında yaşananları da Zaman Tüneli'nden okuyabilirsiniz. İlk hafta ile sonrası arasında fark şu, polis şiddeti gittikçe arttı.

27 Mayıs, Pazartesi

* Topçu AVM'si projesi için gece saat 23.00 sularında dozerler Taksim Parkı'na girmek istedi. Taksim Gezi Parkı Derneği üyeleri dozerleri engelledi. 

Aralarında Taksim'deki projelere karşı bir araya gelen çok sayıda meslek odası ve dernekten oluşan Taksim Dayanışması üyelerinin de bulunduğu kişiler, iş makinelerini durdurarak ağaçların sökülmesini engelledi. Bu amaçla gece boyunca nöbet tutuldu.

28 Mayıs, Salı

Sosyal medya ve yapılan haberlerle parka yapılan saldırı geniş kitlelere ulaşınca nöbet eylemi kalabalıklaşmaya başladı. Nöbete karşın iş makineleri parka girdi. Yıkım ve saldırı Milletvekili Sırrı Süreya Önder’in gelip dozerlerin önüne geçmesiyle durdu. Yıkım ekibinin ruhsatı olmadığı anlaşıldı. İlerleyen saatlerde polis yıkıma engel olmak isteyen kişilere müdahale etti ve ardından bazı ağaçlar iş makineleriyle söküldü. Polis tarafından yakın mesafeden yüzüne gaz sıkılan ve "kırmızılı kadın" adıyla sembolleşen saldırı yaşandı.

Nöbet gece de devam etti. Gündüz polisin nöbetteki kentlilere biber gazıyla saldırısı üzerine yüzlerce kişi saat 19.00'da Taksim Gezi Parkı'na geldi.

29 Mayıs Çarşamba

Nöbet sürdü. Önceki gün yaşanan saldırının ardından alana çadırlar kuruldu, çimenlerde sohbetler edildi, yıkıma karşı imza kampanyası yürütüldü, kökünden koparılan ağaçlar yerine yeni fideler ekildi.

Taksim Dayanışması Gezi Parkı’ndaki basın açıklamasında buradaki mücadelenin kamusal alanı yok eden tüm uygulamalara karşı olduğunu söyledi; Koruma Kurulu’nun yıkımın hukuksuzluğuna ilişkin belediyelerden tespit istediği ileri sürüldü. 

30 Mayıs Perşembe

Gezi Parkı nöbetindekilere polis bu sabah gaz bombası ile saldırdı, çadırları yaktı, dozerler çalıştı.

Greenpeace’ten Cenk Levi’yi gözaltına alındı, bir ağaca sarılarak yıkımı engellemek isteyen Hazar Berk Büyüktunca polis tarafından dövülerek ağaçtan uzaklaştırıldı. Büyüktunca ameliyata alındı.

Saldırının ardından yüzlerce kişi sabah saatlerinden itibaren parka gelmeye başladı. Saat 12:30'da parkta geniş katılımlı bir forum yapıldı. forumda mücadeleyi yükseltme kararlığı vardı. Saat 19:00'da basın açıklaması çağrısı yapıldı.

bianet çalışanları “Ağaca Sarıl” çağrısı yaptı.

Çağrıya binlerce kişi kulak verdi. Parktaki kitleye mikrofonla seslenilir oldu, mikrofonda Şebnem Sönmez vardı. DİSK, TTB, TMMOB’un aralarında bulunduğu meslek örgütleri, sanatçılar ve siyasi parti temsilcileri park nöbetine katıldı. Bandista ve Kardeş Türküler konser verdi. Okan Bayülgen ise gece 00.00’dan sonra hikaye anlattı.

31 Mayıs Cuma

Polis parkta nöbet tutanlara sabaha karşı 05.00’te gaz bombaları ve suyla saldırdı.

Müdahale sırasında yaralananlar olurken polis saldırısı İstiklal Caddesi ve Harbiye yönünde de devam etti. Müdahale sırasında Gezi Parkı’nda olan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) milletvekili İlhan Cihaner İstanbul Valisi’ni de Emniyet Müdürü’nü de aradığını ama telefonlara cevap vermediklerini söyledi.

Sabah 5'te başlayan saldırı sonrasında belediye ekipleri çadırları kamyona yükledi. Gezi Parkı'nın etrafı barikatlar ve polislerle çevrildi. Gazetecilerin dahi parka girmesine izin verilmedi.

Parktan İstiklal Caddesi önüne geçen grup 6:30'dan 8'e kadar belli aralıklarla polisin toma ve biber gazlı saldırısıyla karşılaştı.

Saat 10.00’da Divan Otel’i önünde toplanma çağrısı yapıldı. Trafikteki araçlar kornalarla eylemcilere destek verdi. Basın açıklamasında polisin saldırısı ve AKP hükümeti protesto edildi, yaşam alanları için mücadelenin, direnişin süreceği belirtildi. Açıklamanın ardından parka girenler tekrar polis saldırısı ile karşılaştı. Bir aracın içine gaz kapsülü düştü, saldırı Divan Otel ve Maçka yönüne dek yayıldı, çok sayıda kişi yaralandı. Gazeteci Ahmet Şık başına atılan gaz bombasıyla yaralanarak hastanaye kaldırıldı.

İstanbul Tabip Odası öğle saatlerinde yaptığı açıklamada yaklaşık 100 yaralı olduğunu açıkladı ve bu sayının giderek yükseldiğini söyledi. 

Saat 13.00’de basın açıklaması yapmak için meydanda toplanan yüzlerce kişiye polis tazyikli su ve gaz bombalarıyla yoğun şekilde saldırdı. 

Lobna Allami başına atılan gaz fişeğiyle ağır  yaralanarak hastaneye kaldırıldı. 20 Temmuz'a dek hastanede kaldı. BDP İstanbul milletvekili Sırrı Süreyya Önder de gaz bombası kapsülüyle omuzundan vurularak yaralandı ve sedyeyle hastaneye kaldırıldı. CHP İstanbul milletvekili Sezgin Tanrıkulu da anjiyo olmak üzere Taksim İlkyardım Hastanesi'nden Alman Hastanesi'ne sevk edildi.

Taksim Gezi Parkı’ndaki saldırılara karşı sosyal medyada akşam saat 19.00’da Gezi Parkı merdivenlerinde buluşma çağrısı yapıldı.

Ulaşım engeli: Taksim Meydanı araçların girişine yasaklandı, metro Osmanbey’de son buluyordu, fünikülerler kapandı, Kadıköy iskelelerinde çanta arandı.

Mahkeme Topçu Kışlası'nın Yürütmesini Durdurdu: İstanbul 6. İdare Mahkemesi, Taksim'de Gezi Parkı'na yapılması planlanan Topçu Kışlası Projesi hakkında yürütmeyi durdurma kararı verdi

Polis dört bir koldan Taksim Meydanı’na çıkmak isteyenlere saldırıya başladı. İstanbul geri adım atmadı.

Direniş İstanbul’un diğer semtlerine yayıldı.

1 Haziran Cumartesi

Sabah

Kadıköy'de toplanan İstanbullular, Taksim Gezi direnişine destek vermek için Boğaziçi Köprüsü'nü yürüyerek geçti. 

Gezi Parkı'ndan Türkiye'ye yayılan direnişe İngiltere, Fransa, Belçika, Macaristan, İtalya ve İspanya'nın da aralarında olduğu pek çok ülkede destek eylemleri yapıldı. 

Cumartesi Anneleri gaz altında Taksim’de

Öğle saatlerinde Meydana çıkan Milliyetçi Hareket Partili gruba ise polis saldırdı. 

Meydana çıkmak isteyenlere saldırı saat 16.00’ya dek sürdü. Polis çekildi.

İstanbul’un diğer semtlerinden insanlar Taksim’e doğru yola çıktı. Vapurlarda “Seferler ücretsizdir” çağrısı yapıldı. Özel yatlarla iskeleye yanaşanlar vapurlara sığmayanları alarak Avrupa yakasına taşıdı.

CHP 16:00'da Kadıköy İskele Meydanı'nda yapacağı mitingi iptal etti. 

Gece

Kadıköy’de toplananlar köprüden yürüyerek karşıya geçti. Barbaros bulvarında polis saldırısı ile karşılaştılar.

Taksim'de saldırı devam ederken, birçok ilçede halk tencere ve tavalarıyla evlerinin camından protestoya başladı.

Saldırılar ve direniş diğer şehirlere yayıldı. Eskişehir'de direniş artıyordu.

ATV muhabiri Mesut Çiftçi ve kameraman İsmail Velioğlu polisin attığı plastik mermiyle yaralandı.

Ankara’da saldırı / Ethem

Ankara'daki Direnişe Polis Saldırısı, ODTÜ'lüler Trafiği Kapadı

Ankara'da Ethem Sarısülük, bir polis memuru tarafından başından vu­ruldu ve hastaneye kaldırıldı.

Polis Saldırısı Beşiktaş’a Sıçradı.  Taksim'in halka açılmasının ardından, Başbakanlık Ofisi’ne yürümek isteyen insanlara gaz bombaları ve tazyikli su ile müdahale edildi. Geceyarısından sonra Beşiktaş ve Akaretler'de gazlı saldırı devam etti.  

Gece boyunca Türkiye’nin pek çok ilinde insanlar "Hükümet istifa", "Her yer Taksim, her yer direniş" sloganları ile sokaklara çıktı, polis saldırısı sürdü.

Kanal D televizyonunun Ankara temsilcisi Erhan Karadağ, Ankara'daki eylemlerde dün akşam Kuğulu Park'ta gözaltına alındı. Karadağ ertesi sabah serbest bırakıldı

2 Haziran Pazar

Gezi Parkı ve Taksim Meydanı sabah saatlerinde direnişçilerce temizlendi.

Gezide şenlik havası, parka çiçek ektiler.

Direnişçiler Habertürk binası önünde Fatih Altaylı'nın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'la yaptığı röportajı "Satılmış Habertürk, Satılmış Medya", "Fatih Altaylı bize de sorsana", "Canlı yayın kaç para" sloganları ile protesto etti.

İstanbul’da Mehmet Ayvalıtaş’ı öldürdüler.

Gece, Eskişehir’de Ali İsmail Korkmaz’ı dövdüler.

İstanbul’da Beşiktaş’ta polis saldırısı sürdü, Bezmialem camisine sığındılar. Camide içki içtiler dedi sonra başbakan. Müezzin yalanladı.

İzmir’de polis sahilde oturan bir kadının saçından sürükledi. Diğer illerde eylemler sürdü. Yurtdışında da dayanışma eylemleri yapıldı. Ankara'da göstericilere polis saldırdı. (HK)

paylaş