- Cumhuriyet
Türkiye ile ABD arasındaki Suriye’nin kuzeyinde güvenli bölge kurulması konusu müzakere edilmeye devam ediyor. ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey, konuyu Suriye’nin kuzeyinde “ilgilileriyle” görüştükten sonra Ankara’ya geldi ve müzakerelere AKP yetkilileriyle devam etti. Peki, müzakereler ne aşamada?
ABD ve AKP: İlerleme var Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu pazarlıkları şöyle değerlendiriyor: “Daha tam anlamıyla henüz tam mutabık olmuşuz sayılmaz. Ama yakınlaşma olduğunu söyleyebiliriz. Sarınırım bu konuda ileride daha da yakınlaşma olacaktır. Henüz her konuda mutabık değiliz ama mesafe kat ettik.” (2.5.2019) ABD tarafı da temaslarda ilerleme sağlandığını açıkladı. ABD’nin Ankara Büyükelçiliği Sözcü Vekili Rae- Jean Stokes, “Görüşmeler pozitif ve yapıcıydı. İlerleme kaydetmeye devam ediyoruz” dedi. (2.5.2019) Peki, müzakere edilen ne? ABD, PYD’siz 32 km’lik bir kuşağı Türkiye’ye verme karşılığında, altındaki PYD bölgesini AKP’ye kabul ettirmeye çalışıyor özetle... Dolayısıyla konu ABD ile AKP arasında olduğu kadar, ABD ile PYD/ YPG arasında da görüşülüyor... Peki, ya PYD ile AKP arasında?
Doğrudan görüşme yok CHP İstanbul Milletvekili Ünal Çeviköz, ABD Savunma Bakan Yardımcısı Charles Summers’ın bir açıklamasına dayanarak Çavuşoğlu’nun yanıtlaması istemiyle TBMM’ye “görüşme var mı” şeklinde bir soru önergesi verdi. Ancak Summers’ın 18 Nisan tarihli açıklamasından “AKP ile PYD’nin, daha doğrusu PYD’nin ana omurgasını oluşturan SDG’nin doğrudan görüştüğünü” çıkarmak mümkün değil. Ya dolaylı? Jeffrey’nin önce Suriye’de SDG yetkilileriyle, ardından Ankara’da AKP yetkilileriyle görüşmesi, elbette “dolaylı” bir görüşme anlamına gelir. Şöyle ki:
Jeffrey’nin SDG’ye teklifi Jeffrey Ankara’ya gelmeden önce Suriye’de SDG Komutanı Mazlum Abdi ile görüştü. Abdi, daha sonra yaptığı bir açıklamada, bu görüşmeyi “Türkiye ile dolaylı görüşme” diye yorumladı. (Basnews, 4.5.2019) Basnews’in haberine göre Jeffrey, SDG komutanına Türk askerlerinin konuşlandırılmasıyla ilgili bir öneride bulundu (Aktaran: YDH, 4.5.2019). Özetle Jeffrey, Türk askerinin güvenli bölgede “nezaret amacıyla” bulunacağını, SDG’nin bunu kabul etmesini istedi. SDG ise bu öneriyi, Türkiye’nin Afrin’den çekilmesi halinde kabul edebileceğini Jeffrey’ye iletti. Jeffrey’nin SDG’ye ilettiği belirtilen teklif, kuşkusuz önceki açıklamalarıyla da uyumlu. ABD’li yetkili son aylarda birkaç kez “YPG’siz bir güvenli bölge planı için çalıştıklarını” belirtmişti. Fakat Türkiye açısından doğrusu, ABD ile yürütülen “güvenli bölge” müzakerelerini kesmektir. PYD’li ya da PYD’siz, fark etmez, ABD’yle bir “güvenli bölge” anlaşması yapmak, Türkiye’yi Suriye ile daha da sorunlu yapacaktır. Olması gereken, Moskova’nın da istediği gibi, Suriye’nin kuzeyinin Şam yönetiminin kontrolüne bırakılmasıdır.
AKP’nin Barzani’yle normalleşme hamlesi Bu arada Suriye’nin kuzeyinde güvenli bölge müzakereleri sürerken, AKP Irak’ın kuzeyinde Barzani’yle ilişkileri yeniden güçlendirme kararı aldı. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu bu amaçla 29 Nisan’da Irak Kürdistanı’nın başkenti Erbil’i ziyaret etti. Çavuşoğlu’nun Erbil temaslarını değerlendiren Irak Kürdistan Bölgesi Hükümet Sözcüsü Sefin Dizayi, “Erbil ve Ankara ilişkileri eski günlerine dönecek, daha da iyi olacak” dedi. Nitekim Çavuşoğlu’nun temaslarıyla birlikte Barzani yönetiminin Ankara’da bir temsilcilik açma kararı aldığı açıklandı. Çavuşoğlu ile görüşen Mesrud Barzani, kendi başbakanlığında kurulacak hükümetin Ankara’da bir temsilcilik açmak istediğini iletti (30.4.2019). Daha önce KDP ve KYB gibi partiler Ankara’da temsilcilik açmış, ancak Irak Kürdistanı hükümetinin hiçbir zaman Ankara’da temsilciliği olmamıştı!