- Yurt
Başbakan Erdoğan, yaklaşan seçimler ve sendikalann tepkileri üzerine kıdem tazminatı konusunun gündemden çıktığını, bir anlamda rafa kalktığını ifade etti. Ancak bu durum konunun tamamen gündemden kalktığı anlamına gelmiyor.
Başbakan aynı zamanda "tarafların mutabakatı olursa gerekli adımı da atarız" demek suretiyle "açık kapı" da bırakıyor. Çok ciddi hak gasplarına yol açacak olan kıdem tazminatının fona devredilme konusu, AKP'nin uzun zamandır gündeminde bulunuyordu. Ancak ilk kez net bir biçimde Haziran 2011 seçimlerinden sonra kurulan 61. Hükümet programında yer aldı.
Programda şöyle deniyor: "İşçilerin büyük çoğunluğunun alamadığı, işletmeler üzerinde ödeme baskısı oluşturan, çalışma hayatının en önemli sorun alanlarının başında gelen kıdem tazminatı sorunu, kazanılmış hakları koruyan ve bütün işçilerin kıdem tazminatlannı garanti altına alan bir fon oluşturularak çözülecek."
Hükümet programı dışında her yıl yayınlanan yıllık programlarda da, yani 2012 Yılı Programı'nda da kıdem tazminatının fona devredilmesi konusu yer aldı. Ayrıca çalışma hayatında kapsamlı değişiklikler öneren ve Şubat 2012'de yenilenen Ulusal İstihdam Stratejisi adlı belgede de kıdem tazminatı fonunun kurulması konusuna yer verildi.
İşverenler açısından da önemli bir maliyet unsuru olarak değerlendirilen kıdem tazminatının tamamen gündemden kalkması mümkün gözükmüyor, şimdilik geri plana itildi, denebilir. Fakat "Osmanlı'da oyun çok" sözünden hareketle sermaye sınıfı ve AKP'nin kıdem tazminatının bir şekilde tasfiyesini öngören çeşitli oyunları bulunduğunu da hatırlatalım.
Öncelikle esnek çalışma modellerinin yaygınlaştırılması gündeme gelecek. Bunların başında özel istihdam bürolarına geçici işçi çalıştırma (kiralık işçilik) yetkisinin verilmesi var. Bu bürolarla geçici işçi temin sözleşmesi imzalayan bir işveren, iş mevzuatından kaynaklanan idari ve mali yükümlülüklerini (kıdem tazminatı ödemesi dahil) üstlenmeden işçi çalıştırabilecek.
Bu konu Ulusal İstihdam Stratejisi belgesinde yer aldı. Yine aynı belgede belirsiz süreli hizmet akitlerinin, yani kıdem tazminatı ödemesi gerektiren sözleşmelerin belirli süreli hizmet akitlerine dönüştürülmesi, daha doğrusu belirli süreli hizmet akitlerinin yaygınlaştınlması, bu yolla işverenlerin kıdem tazminatı ödemesinden kaçınması gündeme getiriliyor.
2 ya da 3 yıllık belirli süreli bir sözleşme yapılmışsa kıdem tazminatı ödemesi yok veya belirli süreli iş sözleşmesini üst üste yaparak (zincirleme akit) kıdem tazminatı ödemesinden kaçınılması yasa tarafından önlendiği için şimdi bu zincirleme akit kavramının da devreden çıkarılması, böylece kıdem tazminatının ödenmemesi yolu açılıyor.
Kıdem tazminatı fonu şimdilik gündemden kalktı ama evden çalışma, uzaktan çalışma, iş paylaşımı gibi diğer esnek çalışma modelleri gündeme gelecek. "İşsizliği azaltacağız" bahanesiyle işçi sınıfına "esnekleşmiş saldınlar" geliyor. Hey sendikalar hazırlıklı olun, gevşemeyin...