ODTÜ yolu neden gereksiz?

13 Eyl 2013
ODTÜ'lü  Hocalar İnci Gökmen ve Ali Gökmen, ODTÜ A1 kapısından geçecek yolun neden gereksiz olduğunu açıkladılar.
 
Hocalar,"ODTÜ A1 kapısının yanından girip Çiğdem Mahallesi ile 100. Yıl Mahallelerinin ortasından geçirilmek istenen, günde 40.000 aracın geçeceği, 8 şeritli otoyol aşağıdaki nedenlerden dolayı gerekli değildir ve yapımı durdurulmalıdır” dedi.
 
Yapılan değerlendirmede yol yapımının ekonomik ve doğa açısından gereksizliği gözler önüne seriliyor. Ayrıca, değerlendirmede yeni bir şehircilik anlayışı için gereken öneriler de var.
 
Değerlendirmeler;                                                 
1. Gazi Üniversitesi tarafından yapılmakta olan Ankara Ulaşım ana planı henüz tamamlanmadı. Bu planın tamamlanması mutlaka beklenmeli. Bu plan tamamlandığında hepimizin paralarıyla yapılmakta olan bu yolun gereksiz olduğu ortaya çıkabilir. Karayolu yapımı çok pahalı bir iştir, bu paralar çok daha anlamlı şekilde kullanılmalıdır.
 
2. Bu yolun yapımı için gerekçe gösterilen Eskişehir yolundaki tıkanıklık, burada yapılmakta olan metronun tamamlanmasıyla azalacaktır. Bunca yıldır beklediğimiz Çayyolu metrosunun açılışına artık aylar kaldı. Bu metro günde 300 bin yolcu taşıma kapasitesinde olacaktır. Metro tamamlandığında Eskişehir yolundaki araç trafiği büyük ölçüde azalacaktır. Metronun açılışı beklenmeli, onun semtlerle bağlantıları yapılmalı ve insanların huzurlu bir şekilde doğayı yok etmeden ulaşımları sağlanmalıdır.
 
3. Ankara trafiğine her sene 50.000 yeni araç çıkmaktadır. Artık bırakın otoyolları mahalle aralarındaki sokaklar bile tıkanmaktadır. Daha önce genişletilen yollar 5 sene içinde yetersiz kalmaktadır. Yapılması düşünülen bu yol en fazla 3–5 yıl içinde trafiğe yetmeyecektir. Yurt çapında araç sayısını azaltacak önlemler derhâl alınmalıdır. Yurt dışında bunun çok sayıda örnekleri vardır. 
 
4. Araçlarda kullanılan petrol ve kullanılan araçların bir kısmı ithaldir. Fırlayan döviz kurlarıyla çok yakında her ikisinin fiyatları da çok artacaktır. Bireysel ulaşım önünde sonunda mecburen kısıtlanacaktır.
 
5. Milyonlarca senede oluşan petrolün üretimi artık tepe noktasından inişe geçti. Bu yüzyılda petrolün iyice azalıp sonlanması yaşanacaktır. Oysa petrol bugün kullandığımız yüzlerce plastik ve benzeri ürünün hammaddesidir. Petrolü tükettiğimizde gelecek nesiller tüm bunlardan da yoksun kalacaktır. Artık petrolün yakıt olarak kullanımının azaltılması, zamanla bu amaçla kullanımının sonlanması gerekir.
 
6. Petrolün kullanımıyla çıkan karbondioksit, iklimi değiştiren etkenlerden birisidir. Günümüzde bunun ciddi sonuçlarına tanık oluyoruz. Bu hızda karbon salınımını durdurmaya çalışmazsak bunun korkunç sonuçları olacaktır. Dünyayı geriye dönüşü olmayan bir noktaya doğru hızla sürüklemekteyiz. Ama petrol tüketirken karbondioksite ek olarak yüzlerce zararlı kimyasal da açığa çıkmaktadır. Karayoluna 200 metre mesafede oturan çocuklarda kanser oranı 8 misli olarak tespit edilmiş. Karayolları yetişkinlerin sağlıklarını da çok olumsuz etkiliyor
 
7. Yolları, köprüleri, havaalanlarını yaparken kesilen ağaçlar, aslında tüm insanlığın ciğerleridir. Ağaçların bu hızda yok edilmesi insanlığın da sonunu hazırlıyor. Bu yol ODTÜ içinde 1. Derece Doğal SİT olan ve 7000 ağacı barındıran bir alandan geçirilmek isteniyor. Sit kararı yol kararından bir yıl sonra çıkmış ve hâlâ geçerli, bunun göz ardı edilmemesi gerekli. O alanda bir orman eko sistemi oluşmuş, çok sayıda büyük ağaç etrafında daha küçüklerle, yüzlerce kuş ve başka canlıları barındırıyor. Bu ekosistemde herkes huzur içinde, kimseden bir şey istemeden yaşıyor, tam tersi insanlığa hizmet ediyor. Kesilecek ağaçlar yerine dikilecek bir ağaç orada seneler içinde oluşan ekosistemle eşdeğer olamaz.
 
8. ODTÜ ormanı tescilli orman alanı. Ağa Han ve TEMA ödülleriyle ödüllendirilmiş. Bunların gerekçelerini hep birlikte okuyalım anlayalım.
 
9. Bu yolun Dikmen tarafındaki devamında yol bir duvarla bitmekte, takip edildiğinde sonunda çok daracık bir yola dönüşmektedir.
 
10. Bir yolun tüm noktalarındaki yasal işlemler tamamlanmadan inşaatına başlanması yasal değildir. Oysa bu yolun yapımı aylardır gece gündüz sürmekte ve yasal sorunlar aşılamadığında yol yarım kalacak ve harcanan paralarımız çöpe gidecektir. Armada karşısındaki demir kafesin yapım ve söküm maliyetleri hepimizin gözleri önünde. Tabii bu işlerde çalışan yüzlerce işçinin emeği de çöpe gitmektedir.
 
11. Bu yol geçeceği alanda birbiriyle iç içe olan semtleri adeta bir duvarla ayıracaktır, bu semtler arasında geçiş tek bir noktadan olacaktır. Bir semtin pazarı, okulları, ulaşım noktaları diğer semtin içindedir. Yüzlerce ODTÜ çalışanı, öğrencisi ve mezunu bu semtlerde yaşamakta, Üniversiteye yürüyerek, bisikletle ve otobüsle ulaşmaktadırlar. Bu yol ve ardından gelecek dönüşümlerle burada yaşayanlar ucuz barınma haklarını da yitirecektir.
 
12. Yolun ODTÜ girişindeki güzergâh için 27 tane proje geliştirilmiş ama çıkıştaki mahallelerin durumu, kaç kişinin etkileneceği, onların ne istediği konusunda hiçbir çalışma yapılmamıştır. Bu yol bu semtlerdeki bazı evlere neredeyse teğet geçmektedir. Yoldaki bir kaza anında burada yaşayanların hayatları risk altında olacaktır.
 
13. Yola ilişkin önemli bir başka etken de gürültü sorunudur. Karayolu en önemli gürültü kaynaklarından birisidir. Çoluk çocuk, hasta, yaşlı yüzlerce insan gece gündüz yoğun trafik gürültüsüne maruz kalacaktır. Bunu azaltmak için alınan önlemler hava akımını engelleyecek yapılardır.
 
14. Bu yol yaya ve bisikletle ulaşımı da yok edecektir. Artık parasız, ucuz ulaşımdan da büyük ölçüde mahrum kalınacaktır.
 
15. Tüm bunlar ve daha sayılabilecek çok sayıda nedenlerden bu yolun yapımına izin verecek mercilerin yolla ilgili karar verme aşamasında gerçeklerin ışığında, vicdanlarının sesini dinleyerek hareket etmelerini ve yolun yapımına karşı çıkmalarını istiyoruz. Bu kişiler insanlık tarihine binlerce Ankaralı'nın ciğerleri olan ODTÜ ormanını koruyan, halkın sesine kulak veren ve ülkenin kaynaklarının iyi bir şekilde kullanılmasına özen gösteren kişiler olarak geçeceklerdir.
 
Yüzlerce yetişmiş insanımızın da ulaşımın çevre ve insan sağlığını bozmadan, kaynakları yok etmeden, katılımcı bir süreçle nasıl yapılabileceği konusunda deneyimleri vardır ve istenildiğinde katkılarda bulunacaktır. 
 
Bizler de gönüllü olarak, bu konularda katkıda bulunmak isteriz.
 
İnci Gökmen ve Ali Gökmen
ODTÜ Kimya Bölümü
 
 
 
paylaş