06 Eyl 2013
Bugün, Türkiye'de yaşayan azınlıklar ve gayrimüslimlere yönelik saldırıların yani 6-7 Eylül utancının 58. yıldönümü.
Saldırılar, o dönemde bağımsızlık mücadelesi veren Kıbrıs'ın Yunanistan'la birleşmesini önlemek için Rumlara gözdağı vermek amacıyla İngiliz emperyalizmi ve dönemin işbirlikçi kapitalist Demokrat Parti hükümeti ile tezgâhlanmıştı. Bir ajan provokatör eliyle, Selanik'te Atatürk'ün doğduğu eve bomba konulması üzerine, gazeteler de “Atamızın evi bomba ile hasara uğradı” manşeti atmış, örgütlü faşist gruplar peşlerindeki bilinçsiz insanlarla birlikte, Beyoğlu, Kumkapı, Samatya, Yedikule gibi semtlerde Rumlara ve diğer Hıristiyan azınlıklara ait işyerlerine, evlere, okullara, kiliselere saldırmıştı. Binlerce yer yağmalanmış, tahrip edilmiş, birçok kişi dövülmüş ve yaralanmıştı.
Günümüz iktidarının yaptıkları da geçmişte yaşananları aratmıyor. İktidarın Gezi Direnişi sürecinde egemenliğini kaybetme korkusuyla polis güçlerini harekete geçirerek binlerce insanı yaralaması, beş genci öldürmesi, ellerinde palalarla iktidar yandaşı, gözü dönmüş insanların sokak sokak direnişçi avına çıkması; alevilere karşı yoğunlaşan asimile etme çabaları, evlerinin işaretlenmesi; EBT bireylerin homofobik saldırılara maruz kalması, dışlanması, ötekileştirilmesi... Daha da sayabiliriz, çünkü AKP iktidarı şovenizmde, işbirlikçilikte bir numara.
