03 Ağu 2013
Düzce'de bulunan Standard Profil, Petrol-İş sendikasının çok uzun yıllardır örgütlemek için uğraştığı büyük bir firma. Hatta sendikanın örgütlenmede yeni bir hamle yaparak başlattığı “sendikalı ol” kampanyası da özel olarak Standard Profil fabrikasını hedefleyerek Düzce'de başlatılmıştı.
Düzce, yakın zamanlarda sanayileşme ile tanışan, bu nedenle işçi profilinin geleneksel işçi havzalarından farklı olduğu kentlerimizden biri. Bu bölge işçilerinin tepkisi, alışılagelmiş sanayi bölgelerindeki işçilerden daha farklı yönelimlere sahip olabiliyor. Düzce, Deri-İş ile Birleşik Metal'in daha önce yaptığı örgütlenme çalışmaları ile de biliniyor.
Tek amacı kısa zamanda büyük paralar kazanmak olan bir fon tarafından yönetilen Standard Profil'de, işverenin bütün ayak oyunlarına, eğer ilave zamlar alınırsa işyerini Bulgaristan'a veya başka bir ülkeye taşıma tehditlerine rağmen, sonunda yaklaşık iki yıl önce yetki alınmış ve toplu sözleşme görüşmeleri başlamıştı. İşverenin toplu sözleşmelerde hiçbir ilave hak vermeye yanaşmadığı işyerinde, sonunda nihai tarih olan 1 Ağustos'ta greve çıkılacağı ilan edilmişti.
Petrol-İş sendikasından aldığımız bilgilere göre, sabah çıkılacak grev için bütün hazırlıklar tamamlanmışken, işverenin gece yaptığı davet üzerine görüşmeler gece yarısı yeniden başlatıldı. Sendikanın özetle talep ettiği parasal kazanca çok yaklaşılması üzerine (sendika yönetimi, geldikleri aşamada taleplerinin ortalamada 95 TL olduğunu, işverenin ise kendi teklifini 85 TL'ye çıkarttığını söylediler) sabaha doğru anlaşmanın imzalandığı belirtiliyor.
Sabah saatlerinde Petrol-İş'in fabrika yönetimiyle anlaştığını duyan 150-200 işçi, Petrol-İş sendikasının Düzce Şube binasını bastı. Sendika şube başkanı Ünal Akbulut'a saldıran, şube binasına giren ve imzalanan sözleşmeyi feshetmesini isteyen işçiler "2 yıl bir şey yapamayız bir kere imzaladık" cevabını aldıktan sonra işi buldukları her yetkiliyi tartaklamaya vardırdılar.
Öğle saatlerine doğru gelen Petrol-İş Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın'ın açıklamalarından da tatmin olmayan öfkeli işçiler, sendikanın Düzce Şube Başkanı Ünal Akbulut'un içinde olduğu aracı alarak fabrikanın Konuralp'te bulunan üretim tesislerine götürdüler. Ardından Standart Profil fabrikasında sabah vardiyasında çalışan tüm işçiler işi bıraktı. Yüzlerce işçi fabrika bahçesinde sloganlar attı. Bu sırada sendikanın Düzce şube başkanı Ünal Akbulut bu yaşananlardan dolayı istifa ettiğini açıkladı.
Yaptıkları sözleşmenin sonucunu bizzat iletmek üzere Düzce'ye giden sendika genel başkanı Mustafa Öztaşkın ile genel sekreteri Ali Ufuk Yaşar da saldırıya uğradılar. Gerek onları korumak gerekse de Ünal Akbulut'u işçilerin elinden almak için polis biber gazı kullandı. Böylece zaten işçilerin olması gereken ve işçiler tarafından seçilmiş olması gereken “temsilcileri” korumak için kolluk kuvvetlerinin yardımına ihtiyaç duyulmuş oldu, ki, bu Petrol-İş gibi mücadeleci bir sendikanın prestijini büyük ölçüde sarsacaktır.
İşçilerin sabah saatlerinde şehir merkezinde sendika binası önünde başlayan eylemleri fabrika önünde sona erdi. İşçiler kendi aralarında toplantı yapacaklarını ve Petrol-İş sendikası üyeliğinden istifa ederek başka bir sendikaya geçişi ya da sendikanın yönetiminin tamamen değişmesini konuşacaklarını açıkladılar. İşyeri temsilcileri ise Sendika Başkanı Ünal Akbulut'un istifa ettiğini, en kısa sürede olağanüstü kongre yapılacağını ve işçilerin istedikleri kişiyi başkan seçebileceklerini işçilere aktardılar.
Yapılan toplu sözleşmenin içeriği, sendikanın resim internet sitesinde yayınlandı. Burada, işçilerle kurulmamış bir ilişkinin olduğu söylenebilir. Yenidünya Gazetesi olara, sendika yönetimine “niçin greve çıkmayı tercih etmediniz” sorusunu yönelttiğimizde “ihmal edilebilecek kadar küçük bir parasal kazanç için greve çıkmaktansa, öncelikle işyerinde sendika olarak kalıcı hale gelmeyi tercih ettik; tercihimizin doğruluğu yanlışlığı tartışılabilir, ancak, biz yanlış yaptığımız düşünmüyoruz, yaşananları sendika olarak sağlıklı bir şekilde yeniden değerlendireceğiz” dediler.
İşçilerin Cumartesi günü (bugün) kendi aralarında geniş bir toplantı yapıp durum değerlendirmesinde bulunacakları duyumunu aldık.
Bu arada, Petrol-İş'ten aldığmız bilgilere göre, sendika yöneticilerine saldırıyı organize eden grubun da işverenin teşvikleri yüzünden saldırdığını, neticede örgütün bütün Standard Profil işçilerine ait olduğunu, bu nedenle sendikanın bayrağının yakılmasının veya yöneticilere linç girişiminin asla tasvip edilemeyeceğini, bu linç havasından etkilenen işçiler olduğu kadar imzalanan toplu sözleşmeden yüzde 30'lar civarında iyileştirme kazanan büyük bir kesimin memnun olduğunu belirttiler.
Sendika yöneticilerinin aktardıkları, sendika üyelerinin böylesine büyük çaplı bir saldırıya kalkışmalarının nedenlerini açığa çıkartmıyor.
Standard Profil'de bir sorun olduğu bariz biçimde görünüyor. Bu sorunun sadece bir iletişim sorunundan mı ibaret olduğu, yoksa Düzce şubesinin veya genel merkezin yönetim anlayışından mı kaynaklandığı sorusunun cevabı henüz ortada. Her ne olursa olsun, kendi üyesinden uzaklaşmış, üyesiyle yakın bir ilişki içine girmemiş bir yönetim anlayışı olduğu görülüyor. Patronların mücadeleci sendikalarla üyelerinin arasını bozmak için her türden oyuna başvurduğu bilinmiyorsa, buna basit bir cehalet denemez. Patronların aldatıcı laflarına alet olabilecek sınıf bilincinden yoksun işçiler de bulunabilir. Önemli olan böylesi patron yanlısı işçilerin genele hakim olmasını engelleyecek sınıf bilinçli bir kadronun yaratılmış olmasıdır. Yoksa, bu türden saldırılarla karşılaşılması kaçınılmaz olacaktır.
Sendikal Güç Birliği Platformu içindeki lokomotif sendikalardan biri olan Petrol-İş sendikasının yeniden üyeleriyle birlikte hareket etmesinin önemli olduğunu düşünüyoruz. Bu olayın, sendikanın üyesiyle ilişkisini yeniden gözden geçirmesine vesile olmasını umuyoruz.
Hem Standard Profil işçilerinin bugün yapacağı toplantının sonuçlarını, hem de Petrol-İş genel merkezinden yapılacak açıklamaları gelir gelmez sitemizde yayınlayacağız.
