Şili'de 11 yaşındaki Belen isimli kız çocuğunun tecavüzcüsünün çocuğunu doğurma kararı alması, kürtaj konusundaki ikiyüzlü yaklaşımları yeniden gün yüzüne çıkardı.
Küçücük bir kız çocuğuna nasıl baskı yapılmış olmalı ki, üvey babası tarafından tecavüze uğrayan 11 yaşındaki Belen, televizyonda bebeğini doğurmaya karar verdiğini açıklamış. Ancak bundan daha da vahimi, devletin başındaki yöneticilerin diktatör Pinochet'den kalma kürtaj yasağına uygun açıklamaları. Sağcı devlet başkanı Sebastian Pinera, "bana acı yaşatmış olan bir kişiden gelse de bebeği çok seveceğim. Onu bir bebek gibi kollarımda taşıyacağım" diyen Belen'in bu kararını bir "olgunluk göstergesi" diye övmüş. Böylelikle, küçücük bir kızın geleceğinin söndürülmesine, onu eğitiminden, oyuncak bebeklerle oynamaktan alıkoyup, ona anneliğin büyük sorumluluğunun yüklenmesine göz yumuluyor. Bu durum, tecavüz halinde dahi kürtajın yasak olduğu ülkelerde tecavüz mağdurlarının nasıl bir kıskaç içerisine sokulduğunu göstermesi bakımından çok vahim. Araştırmalara göre, Şili'de her yıl yasal olmayan yollardan yapılan kürtaj sayısı 150.000'i buluyor.
Umuyoruz ki, Şili'de demokratik ve ilerici güçler kadınların hayatlarına mâl olan Pinochet döneminden kalma bu insanlık dışı yasağı değiştirme yönünde adımlar atar.
