Eğitim-Sen: YÖK anayasa hükümlerini çiğniyor

06 Nis 2013

Eğitim-Sen, YÖK disiplin kurullarında sendika üyeleri ile ilgili alınacak kararlarda toplantılara katılım istemişti. YÖK bu isteme katılım olamayacağını bildiren bir yazı ile yanıt verdi.   Eğitim-Sen, bu gelişmeye karşılık, 5 Mart 2013 tarihinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na, Kamu Görevlileri Hakem Kurulu'nun "Yükseköğretim kurumları disiplin kurullarında sendika temsilcisinin bulunması" kararına dayanarak başvurdu.   Bakanlıktan olumlu gelen yanıt üzerine Eğitim-Sen, aşağıdaki açıklamayı yaptı.  Eğitim-Sen, "YÖK’ün Anayasa Hükümlerini Ve Toplu Sözleşme Hukukunu Çiğnediği Çalışma Bakanlığı Tarafından Tescillendi!" başlıklı açıklama metni Bilindiği üzere, Kamu Görevlileri Hakem Kurulu'nun 29.5.2012 karar tarihli ve 2012/1 sayılı kararının "Yükseköğretim kurumları disiplin kurullarında sendika temsilcisinin bulunması" başlıklı 20. maddesiyle, hakkında disiplin soruşturması yürütülen kamu görevlisinin üyesi olduğu sendikanın temsilcisi, yükseköğretim kurumları disiplin ve yüksek disiplin kurullarında yer alacağı kurala bağlanmıştır. Anayasa'nın "Toplu iş sözleşmesi ve toplu sözleşme hakkı" başlıklı 53. maddesinde ise Kamu Görevlileri Hakem Kurulu kararlarının kesin ve toplu sözleşme hükmünde olduğu belirtilmiştir.  Ne Olmuştu? Anılan hükümler gereği, YÖK bünyesindeki Yüksek Disiplin Kurulu'nda sendikamız üyeleriyle ilgili toplantılarda, sendikamız temsilcisinin Kurul üyesi olarak katılımının sağlanmasını istemiştik. Bu çerçevede sendikamız tarafından bir üyemiz hakkında yürütülen soruşturmayla ilgili toplantıya görevlendirme yapılmış ve Kurul üyesi olarak temsilcimizin toplantıda yer alması sağlanmıştı. Ancak, 28 Şubat günü dört üyemiz hakkında yürütülecek toplantılarla ilgili olarak, YÖK Başkanı Gökhan Çetinsaya imzasıyla görevli temsilcimize bir yazı gönderilmiş ve ilgili toplantıya katılamayacağı bildirilmişti.   Sendikamız tüzel kişiliğine değil de doğrudan temsilci olarak görevlendirilen üyemize yapılan tebligatta, "Kamu Görevlileri Hakem Kurulu'nun görev ve yetki alanı memurların mali ve sosyal haklarıyla sınırlı olduğundan, bu kapsamda olmayan 'disiplin' hükümlerinin Kamu Görevlileri Hakem Kurulu Kararıyla değiştirilmesinin mümkün olmayacağı" ifade edilmiş ve Kamu Hakem Kurulu'nu "yetkisiz" bir kurum olarak tanımlamıştır.  YÖK'ün Toplu Sözleşme Düzenini İşlemez Hâle Getiren Kararına Karşı Çalışma Bakanlığı'na Başvuruda Bulunduk! Sendikamız, taleplerimizin arkasında olacağımızı ve sendikal haklarımızdan asla taviz vermeyeceğimizi ifade etmek amacıyla 05.03.2013 tarihinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na bir dilekçe sunmuş ve Bakanlığın yaşanan hukuksuzluk karşısında gerekli önlemleri almasını talep etmiştir. Bakanlık tarafından dilekçemize verilen cevabın ilgili kısmı şu şekildedir:   "…Bu itibarla, Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı, Yüksek Disiplin Kurulunda, sendika temsilcisinin kurul üyesi olarak yer alması gerektiği, bu kurullara sendika temsilcisinin katılımının engellenmesi durumunda ise yargıya başvurulabileceğine bilgilerinizi rica ederim."   Açıkça anlaşılacağı üzere, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, YÖK'ün yukarıda anılan ilgili kararını Toplu Sözleşme hukukuna aykırı bulmaktadır.  Üyemize Verilen Disiplin Cezası Hukuka Aykırıdır! YÖK'ün hukuksuz kararı uyarınca sendikamıza üye Mukaddes Akdeniz'in dosyasının görüşüldüğü Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı Yüksek Disiplin Kuruluna sendikamız temsilcisinin kurul üyesi olarak katılımı engellenmiş ve üyemiz hakkında görevden çekilmiş sayılma cezası verilmiştir. Yaşanan bu hukuksuzluk, YÖK'ün otoriter, "ben yaptım oldu" mantığıyla şekillenen yönetim anlayışını gözler önüne sermiştir.    Bilinmelidir ki sendikamız Eğitim-Sen, üyemize yönelen bu hukuksuzluğun giderilmesi için gerekli adımları atacak ve idarenin hukuk tanımaz yaklaşımına karşı hukuk devleti ilkesini var edebilmek adına sendikal hak ve özgürlüklerden taviz vermeden mücadelesine devam edecektir.   

paylaş