
17 yıldır bulundukları her alanda kayıplarını arama mücadelesi veren Cumartesi Anneleri öfkelerini Mehmet Ağar'ın konakladığı cezaevi önüne taşıdı. 27 Mayıs 2012 Pazar günü Aydın'daki cezaevi önünde bir araya gelen Cumartesi Anneleri, “Kayıplarımız nerede” diyerek Ağar''dan hesap sordu.
Cumartesi Anneleri bu sefer tepkilerini Aydın'a, Mehmet Ağar'ın işlediği insanlık suçlarının “2 yıllık cezasını” çektiği cezaevinin önüne taşıdı. İstanbul, İzmir ve Aydın'dan otobüslerle cezaevinin bulunduğu bölgeye gelen kayıp yakınları ve İnsan Hakları Derneği üyeleri burada bir eylem gerçekleştirdi. “Ağar kayıplarımız nerede?” pankartı arkasında toplanarak cezaevine yürüyen kitleye; ırkçı bir grup boz kurt işareti yaparak, taş atıp saldırmaya çalıştı. Saldırganları durdurmayan polisin cezaevine yaklaşan kitlenin yolunu kesmesi üzerine eylem polis ablukası altında gerçekleştirildi.
Analar Ağar'ın kâbusu olacak!
Kayıp yakınları ve insan hakları savunucuları eylemde yaptıkları konuşmalarda hem Ağar'dan hem de Ağar'a verdikleri 2 yıllık sözde hapis cezasıyla kayıp yakınlarını atlatmaya çalışan AKP iktidarından hesap sordular. Kayıp yakınları yaptıkları konuşmalarda annelerin göz yaşlarına sebep olan, genç erkek ve kadınları işkence hanelerinde katleden Ağar'ın yakasını bırakmayacaklarını, onun kabusu olacaklarını haykırdı.
İHD: Bizden kurtuluşun yok, peşindeyiz!
İHD adına açıklamayı Sebla Arcan okudu. Açıklamada “12 Eylül darbe döneminde İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele komiserliği yaparken, on binlerce insanın işkence görmesi emrini sen verdin. İşkence hanelerinde Süleyman Cihan gibi onlarca insanın katledilmesi senin sorumluluğundaydı. Gözaltında kaybedilen Hayrettin Eren, Nurettin Yedigöl, Maksut Tepeli ve onlarca insanımızın faili sensin. 'Polisin Genelkurmay Başkanı' olarak anılan sen, 90'lı yıllarda 'devlet adına yaptık' dediğin bin operasyonu organize edenlerin başında değil miydin? Yüzlerce insanımızı Kürt oldukları için, sosyalist oldukları için, resmi ideolojiye boyun eğmedikleri için kaybeden, katleden zincirin ana halkalarından biri sen değil miydin? Sana verilen 2 yıllık ödül gibi cezanın 'devletin bekası' için olduğunu biliyoruz. Katlettiğiniz, kaybettiğiniz evlatlarımızın hesabını vereceksiniz. Bizden kurtuluşunuz yok, peşinizdeyiz." dendi.
Arcan “Gerçeğin açığa çıkacağı, sorumlular hakkında gerekli inceleme ve soruşturma yapılacağı, suçluların cezalandırılacağı bir iklim elinizdeyken; katledenleri, kaybedenleri koruyan, cesaretlendiren politikalarınızdaki ısrarınızın bu ülkeyi barıştan, adaletten uzak tutmasına izin vermeyeceğiz” sözleriyle Başbakan'a seslenerek açıklamayı sonlandırdı.”
Açıklamanın ardından Cumartesi Anneleri yanlarında getirdikleri “Peşindeyiz” yazılı fotoğrafı Ağar'a yollamak istediler. Polisin izin vermemesi üzerine fotoğraf yolun ortasına bırakıldı.
Katilin yaveri Eken'den analara tehdit
Uzun yıllar Mehmet Ağar'ın en yakınındaki isim olarak bilinen, eski özel harekatçı Korkut Eken, Cumartesi Anneleri'nin eyleminin ardından bir açıklama yaparak evlatlarını arayan anneleri “huzur dolu ilçede karışıklık çıkartmakla” suçladı. Cumartesi Anneleri'nin “"Cezanı çekene kadar kabusun olacağız Ağar" sözü çoktan Korkut Eken'in kabusu olmuş olacak ki kayıp yakını BDP Iğdır Milletvekili Pervin Buldan'ı ve Cumartesi Anneleri'ni "Diğer milletvekili ve etrafındakiler de bizi çok iyi tanırlar, asıl kabus biz oluruz" sözleriyle tehdit etti.
