TSK'dan yargısız infaz

25 May 2012

Van Çaldıran'da 3 yıl önce yaşanan “yargısız infaz” olayıyla ilgili savcının tespiti açıklandı. Teslim olan iki PKK'li ile lise öğrencisi bir sivile, albayın emriyle ateş açıldı.

Van'ın Çaldıran ilçesinde 7 Ekim 2009' da düzenlenen operasyonda yakalanan iki PKK'li ve lise öğrencisi olan Cerciş Atabay öldürülmüştü. Yaşananların ardından Atabay'ın ailesi savcılığa olayla ilgili suç duyurusunda bulunmuştu. Olayla ilgili soruşturma başlatan Van Başsavcılığı'nın yaptığı açıklamada yargısız infazın çarpıcı ayrıntılarıyla ortaya konuldu. Olayla ilgili iki gün önce tutuklanan 16 asker, yapılan itirazlar sonucu dün serbest bırakıldı. Soruşturma başlatan özel yetkili Van Cumhuriyet Başsavcıvekilliği, “suç örgüt faaliyeti olmadığı” için görevsizlik kararı verdi. Dosya, 23 Ağustos 2011’de görevsizlik kararıyla Erciş Başsavcılığı’na gönderildi.

Askerlere üst araması Görevsizlik kararında şöyle denildi: “Şahıslar teslim olmuş vaziyette yerde yatarken, bundan sonra olay yerine Alay Komutanı Albay Vecihi Halil İyigün’ün gelmesi beklenilmiştir. İyigün olay yerine geldikten sonra, teslim olup yerde yatan şahısların emniyetini sağlayan komandoların geri çekilmesini, yerlerine Jandarma Özel Harekât (JÖH) Timleri’nin yerleşmesini emretmiştir. Komandoların üstleri yeni rütbeli askerler tarafından aranmıştır. Bu aramanın yapılmasının nedeni ise sonradan anlaşılmıştır. Operasyona katılan ve şahısların sağ olarak yakalandığına şahit olan askerlerin olayı herhangi bir şekilde teknik aletle (fotoğraf makinesi, cep telefonu gibi) kayıt altına alıp almadıkları bu üst araması ile kontrol edilmiştir.”

Üstleri aranan komandoların yakalanan bir sivil, iki gerillayı göremeyecekleri şekilde olay yerinden uzaklaştırıldıkları yapılan tespitler arasında. Görevsizlik kararı şu şekilde devam ediyor: “İhbar mektubu ve asker tanık ifadesine göre, İyigün yerde yatan teslim olmuş şahısların öldürülmesini emretmiştir. Teslim olan üç şahıs JÖH timlerinde görevli rütbeli askerlerce, alay komutanının emri doğrultusunda silahla taranmak suretiyle öldürülmüşlerdir. Olay yerine gelen ve verdiği emir talimatlarla operasyonu yönlendiren alay komutanının hiçbir evrakta ve tutanakta imzasının olmaması da kendisini ve işlediği suçu gizlemeye yönelik olarak değerlendirilmiştir” denildi. Yaşanan infaz olayından sonra Albay İyigün'ün emri ile öldürülenlerin eline silah tutturulup ateş ettirilmiş ve olayı çatışma şeklinde yansıtmaya çalışmış olduğu da söyleniyor.

 

paylaş