YGS'ye giren öğrencilerle söyleşi yaptık

03 Nis 2012

YGS sınavını liselilere sorduk. Liseliler sınavdan da eğitim sisteminden de çok dertli. Olaysız geçtiği söylenen sınavın olaylarını anlatıyorlar.   Değişen sınav sistemleri ve eğitim kademelendirmeleri öğrencileri yarışa çeken bir eğitim sisteminin ürünü. Üniversiteye giriş sınavları ise yaratılan ve dayatılan bu rekabetçi eğitim anlayışının tam göbeği durumunda. Son 3 yıldır YGS ve LYS olarak 2 aşamalı gerçekleşen üniversiteye giriş sınavlarının ilki YGS geçtiğimiz pazar günü (01.04.2012) yapıldı.

Meslek liseli, dershaneli, liseli öğrenciler geçtiğimiz yıllara göre daha uzun soruların yer aldığı, okul müfredatı dışında kalan dershane müfredatı dahilinde konuları içeren soruların olduğu bir  YGS teri attı.

Öğrencileri yarış atı gibi seneler öncesinden bir maratona iten elemeci sınavlar, gelecek korkusuyla çevreledikleri gençlikte stres ve kaygı yaratıyor. YGS öncesi kalp krizi geçiren 17 yaşındaki Damla Orhan sınav korkusunun kurbanı oldu. Elemeci sınavlar özellikle son yıllarda birçok öğrencinin stres ve başarısızlık kaygısından, dershane parasını ödeyememesinden intiharlarına sebep oldu. Bu sene de Malatya'da 19 yaşındaki öğrenci Hakan Ünal sınav çıkışında kendisini viyadükten atarak intihar etti. İzmir'de sınava girecek olan şeker hastası Rüya, karnında sağlık nedenleriyle takılı olması gereken insülin pompasını çıkarmayınca sınava alınmadı. Bu gelişmelere rağmen ÖSYM yetkilileri bu yıl yapılan sınavda hiçbir sorun yaşanmadığını belirterek öğrencilerin yaşamlarına, psikolojilerine ve sağlıklarına önem vermediklerini ortaya koydu.

Tüm bu olumsuzluklar elemeci sınavların gözünün karalığını, duyarsızlığını ve acımasızlığını gösteriyor. 1 milyon 837 bin öğrencinin katıldığı sınavla ilgili Yeni Dünya olarak öğrencilerle konuştuk:

-Üniversiteye giriş sınavları hakkında ne düşünüyorsun?Dershaneli Zühre Şimşek: Bence gereksiz ve kaldırılmalı. İsteyen istediği bölüme giremiyor. Hayatımızı 3 saate bağlıyorlar.Meslek Liseli Emre Poyraz: Bizleri yeteneklerimiz doğrultusunda yönlendirmiyor. Meslek lisesi öğrencileri içinse çok zor ve aldığımız eğitimi aşıyor.

-Üniversiteye giriş sınavları aşamalı olarak yapılıyor. Sence nasıl olmalı?Dershaneli Zühre Şimşek: Bence hiç sınav olmamalı. Aşamalı olunca ilk sınav kötü geçtiğinde 2. sınava hazırlanmakta zorluk çekiyoruz. Moralimiz bozuluyor. Meslek Liseli Emre Poyraz: Ben bu barajlara karşıyım. Çünkü eğitim dediğimiz şeyin bizlerin isteğimiz ve yeteneklerimiz doğrultusunda yönlendiren bir yerde olması gerekir.

-Uygulanan bu sınavlara hazırlık süreci ile ilgili ne düşünüyorsun?Dershaneli Zühre Şimşek: Stresli bir dönem çok emek veriyoruz ama karşılığını alamıyoruz. Birçok şeyden de mahrum kalıyoruz. Asosyal insanlara dönüşüyoruz.Meslek Liseli Emre Poyraz: Meslek lisesi öğrencisi olduğumuz için derslerimiz YGS-LYS konularının birçoğunu kapsamıyor. Bu yüzden çok zorlanıyoruz.

-Lisede alınan eğitim, sınavlardaki konu kapsamı açısından yeterli mi?Dershaneli Zühre Şimşek: Tabi ki de yeterli değil. Yani verilen kitaplar, öğretmenler yeterli gelmiyor. Sürekli müfredat değişiyor ama öğretmenlerin bundan haberi yok geriden geliyorlar.Meslek Liseli Emre Poyraz: Lisede biz bu derslerin birçoğunu zaten görmüyoruz. Nasıl yeterli olabilir ki? Bizi daha çok staja yönlendiriyorlar.

-Puan hesaplamalarında eşit ağırlık, sözel, sayısal gibi alan başarıları var. Ancak buna rağmen  sadece sözel ya da sadece sayısal sorularını çözmek tek başına yeterli kalmıyor. Diğer alanlardan da soru çözmeyi gerekli kılan bir puanlama sistemi var. Bu konuda ne düşünüyorsun?Dershaneli Zühre Şimşek: Zaman kaybettiriyor. Kendi alanımıza yoğunlaşamıyoruz. Daha yüksek puanlar almamız için diğer alanlardan da soru çözmemiz gerekiyor. Mesela bu sene sayısal öğrencisi olan bizler sosyali en sona bıraktık ve zaman yetmediği için çözemedik çözenler fark attı.Meslek Liseli Emre Poyraz: Bu derslerin temeli yok bizde. Yapamıyoruz, doğalında da eleniyoruz.

-Son yapılan YGS sınavı sorular ve zamanlama açısından nasıldı?Dershaneli Zühre Şimşek: Sorular kolaydı ama çok uzundu. 160 soruya 160 dakika yeterli değildi. 17 satırlık bir türkçe sorusu vardı mesela.Meslek Liseli Emre Poyraz: Soruların bazıları çok zordu. Zorlandık. Hele de sayısal dersleri yeteri kadar görmediğimiz için birçok soruyu sallamak zorunda kaldım.

-Sınavların ve hazırlık süreçlerinin nasıl etkileri oluyor? Çevreden bir baskı görüyor musunuz?Dershaneli Zühre Şimşek: İster istemez baskı yaşıyorsun. Bir sürü emek veriyorsun aileye o kadar masraf oluyor. Benim 2. senem ve istediğim yere giremeyeceğim mesela. O kadar masraf o kadar emek...Meslek Liseli Emre Poyraz: Yok o kadar baskı görmedim. Ailem beni sıkıştırmadı.

-Geçen yıl şifre skandalı sınava olan düşüncelerinde nasıl bir etki yarattı?Dershaneli Zühre Şimşek: Yandaşlarını sokuyorlar, şifreyi alan geçiyor. Biz giremiyoruz. Bu sınavlar da verilen emek sadece gördüğün eğitim ya da verdiğin emek bir kriter değil.Meslek Liseli Emre Poyraz: Baya bir karıştırdı kafamı.Yine bu tarz bir olayın çıkabileceğini düşünüyorum.

-Üniversiteye giriş gibi önemli bir gelecek aşamasının birkaç saatlik sınavlara sığdırılması konusunda neler söyleyebilirsin?Dershaneli Zühre Şimşek: Tabi ki de bu önemli bir geçiş ve 3 saate sığdırılmamalı sonuçta. Daha farklı koşullarda daha farklı bir başarı yapılabilecekken o günkü stresle yapılamayabiliyor.Meslek Liseli Emre Poyraz: Daha fazla zaman verilmeli. Örneğin 2-2.5 saat versinler ki rahatça stres yapmadan düşünebilelim.

- Gençliğe yeni adım atılan bu yaşlarda sınavlar sosyal hayatta bir şeylerden alıkoyuyor mu?Dershaneli Zühre Şimşek: Çok şeyden alıkoyuyor bir şeylerden değil. Ne gezebiliyorsun ne sosyal aktivite olarak bir şeye yöneliyorsun aynı zamanda da apolitikleşiyorsun haber bile izleyemiyorum mesela.Meslek Liseli Emre Poyraz: Bence sınav falan olmamalı. Süzgeçten geçmiyoruz ki. Resmen eliyorlar bizleri.

-Dün yapılan YGS öncesi Samsun'da bir öğrenci kalp krizi geçirdi sınav öncesi. Bu durum hakkında düşüncerin nedir?Dershaneli Zühre Şimşek: Bir sınav yüzünden bir insanın ölmesi çok çok kötü. Can alan bir sınav yani çok üzücü.Meslek Liseli Emre Poyraz: Bu çok acımasızca. Daha önce de buna benzer bir şeyler oldu. Bu stresten.

-Sence nasıl bir üniversiteye giriş ve nasıl bir eğitim sistemi olmalı?Dershaneli Zühre Şimşek: Sınavlar kesinlikle kalkmalı, okullarda daha nitelikli bir eğitim verilip okuldaki başarıya göre üniversiteye geçiş olmalı.Meslek Liseli Emre Poyraz: En başta da dediğim gibi böyle aşamalı sınav olmamalı. Yeteneklerimize ve zevklerimize göre bölümlere girmemiz gerekiyor. Arkadaşlarımızla kardeşçe, dostça çalışıp bir yerlere gelmeliyiz. Fakat elemeli sınav olunca arkadaşlarımız bizi rakip olarak görüyor aramız bozuluyor.

- Peki liseliler ve dershaneli öğrenciler bu sorunlara karşı nasıl bir alternatif sunmalı, neler yapmalı?Dershaneli Zühre Şimşek: Sorunlara karşı örgütlenmeli! Herkes yeteneklerine ve alanlarına uygun değerlendirilsin. Böyle bir üniversiteye geçiş durumu olsun. Elemeci sınavlar kalksın. Lise ve dershane öğrencileri bu adaletsizliği ortadan kaldırmak için sorunlara karşı birlik olmalı.Meslek Liseli Emre Poyraz: İlk olarak sınavların kalkması için birlikte olmalıyız. Ben burada tek, o orada tek olursa hiçbir yere varamayız ki. Kendi geleceğimizi kendimiz belirlemeliyiz. Tabi ki bunları sağlamak için de sosyalizm tek çare gibi duruyor.    

paylaş