
AKP iktidarı, Amerikan emperyalizminin uğursuz desteğine kavuşmak için, NATO’nun 19-20 Kasım 2010 tarihinde düzenlenen Lizbon Zirvesi’nde füze kalkanı projesine katılmayı kabul etti. 1 Eylül 2011′de füze kalkanı projesinin radarlarını Türkiye’ye yerleştirme kararını resmen açıkladı. 14 Eylül 2011′de füze kalkanına ait radarların Malatya’nın Kürecik beldesine kurulması için ABD’yle anlaşma imzaladı. ABD emperyalizminin yeni küresel saldırı sisteminin bir parçasını oluşturan füze kalkanı projesi, İran, Suriye, Filistin, Lübnan, Rusya, Çin, Kuzey Kore, Küba, Venezüella gibi emperyalizmin çıkarları açısından sorun oluşturan bütün ülkeleri hedef alıyor. Daha şimdiden, İran ve Rusya, Türkiye’ye kurulan füze kalkanının kendi ulusal çıkarlarına ağır ve yakın bir stratejik tehdit oluşturduğunu belirterek, gerekli önlemleri alacaklarını ve kendi füzelerini Türkiye’ye yönelteceklerini açıkladılar. Bu tepkiyle, AKP iktidarının füze kalkanı projesine katılarak Türkiye halklarını tuzağa düşürdüğü, Amerikan çıkarları için yurttaşlarımızı topluca öldürmeye ve topluca ölmeye mahkûm ettiği bir kez daha anlaşıldı. AKP iktidarının, ülkemizi emperyalizme kayıtsız şartsız boyun eğmeyen her halka karşı bir füze rampası durumuna getirerek Türkiye ve bölge halklarına ihanet ettiği böylece bir kez daha belgelendi. AKP iktidarının topluca öldürmeye ve topluca ölmeye mahkûm ettiği halklarımıza, ayrıca, mali açıdan ağır bir yük getirdiği de ortaya çıktı. Pişkin silah tüccarı ABD, füze kalkanı projesinin “bütün NATO üyelerinin güvenliğini sağladığı” gerekçesiyle her NATO üyesinden para talep ediyor. Haberlere göre, Türkiye dahil 27 üyenin her biri ABD’ye sadece ulusal füze ve radar sistemlerini birbirine bağlayacak komuta kontrol ağının kurulması için yaklaşık 200 milyon avro ödeyecek. Projede kullanılacak radar ve füze sistemi ile füzelerinin maliyeti açıklanan rakama dahil değil. Pentagon’un 2010 satın alma raporunda benzer bir Amerikan sisteminin değeri ise yaklaşık 45 milyar avro olarak gösteriliyor. Uzmanlar bunun NATO sisteminin tahmini maliyeti açısından önemli bir ipucu olduğu görüşünde. (Bakınız, “Füze kalkanının maliyeti milyarlarca Euro”, ntvmsnbc, 25 Kasım 2010 Perşembe) Füze tuzağının maliyeti bununla da kalmıyor. Akşam gazetesinin verdiği habere göre, Rusya ve İran’ın tepkisinin ardından “alarma geçen” Türkiye, özellikle savunma kalkanının dışında kalan doğu bölgelerinin güvenliğini sağlamak için, Raytheon ve Lockeed Martin adlı savaş sanayi tekellerinin ortaklaşa ürettiği Patriot füze sistemi satın alacak. Satın alınacak 13 batarya ve 72 füze Türkiye’ye yerleştirilecek. (“ Türkiye’den ‘vururuz’ tehdidine jet yanıt”, Akşam , 7 Aralık 2011) Vikipedi , Patriot füzelerinin birim maliyetini 1-6 milyon dolar olarak veriyor. AKP, Amerikan füze kalkanı projesine katılmaya karar veriyor. Halkın ekmeğinden, sağlığından, eğitiminden kısarak milyarlarca doları Amerikan füzelerine yatırıyor. Amerikan çıkarları için, iyi komşuluk ilişkileri içinde olduğu Rusya, İran, Suriye ve Irak’la bozuşuyor. Kendi halklarını toplu öldürmeye ve toplu ölüme mahkûm ediyor. Durduk yerde düşmanlaştırdığı komşularının tepkisinden ürküp yeni Amerikan füzeleri almaya koşuyor. Tekrar halkın ekmeğinden, sağlığından, eğitiminden kısıyor. Kısacası, AKP, Amerikan çıkarları için ülke ve bölge halklarını ateşe atıyor. Amerikan savaş şirketlerine para kazandırırken kendi yurttaşlarını daha da yoksullaştırıyor. AKP yönetimi bu akılsızlığa razı oldu. Peki bizler, ekmeğini alnının teriyle kazanan sade yurttaşlar, bu akılsızlığa razı olacak mıyız? Füze tuzağını kabul edecek miyiz?
