Kristal-İş'ten, grev yasağı açıklaması

24 May 2017

Kristal-İş, Şişecam işyerlerinde 24 Mayıs'ta çıkılacak grevin bakanlar kurulu tarafından yasaklanması üzerine başkanlar kurulunu toplayarak bir dizi karar aldı.

Kristal-İş'ten yapılan açıklamada, “işverene ve hükümete gereken cevap verilecektir” denildi.

Alınan kararlar şöyle:
1- “Sendikamızın, 25. Dönem Cam Grup Toplu İş Sözleşmesi görüşmelerinin her aşamasında uzlaşmadan yana olduğunu belirtmesine karşın, Şişecam işvereninin toplu pazarlık sürecini tıkayıcı ve uzlaşmaz tavırda olduğu konusunda görüş birliğine varıldı.
2- Şişecam işvereninin bu tavrının sebebinin, AKP hükümetinin grevi yasaklayacağı yönündeki garantisi olduğu bugün daha net anlaşılmaktadır.
3- AKP hükümeti, evrensel hukuk kurallarına, Türkiye’nin taraf olduğu Uluslararası Çalışma Örgütü’nün sözleşmelerine, Anayasa’ya, yasalara ve Anayasa Mahkemesi kararlarına rağmen 24 Mayıs’ta başlatacağımız grevimizi ertelemiş, fiilen yasaklamıştır.
4- AKP hükümeti işçi düşmanı tavrını sürdürmekte, özgür toplu pazarlık hakkını engellemekte ve işçi sınıfının grev hakkını gasp etmektedir. Artık bu duruma tüm sendikaların toplu bir şekilde tepki koyması ve dur demesi gerektiği yönünde görüş birliğine varıldı.
5- Şişecam işvereni, hükümetle kol kola hareket etmektedir. Grevlerimizin yasaklanması için ricacı olmakta ve Atatürk’ün kurduğu fabrikaları, çalışanın emeğinin karşılığını vermeyen, işçi haklarını gasp eden çalışma kamplarına dönüştürmeye çalışmaktadır. Şişecam kendi kültüründen uzaklaşmış, çalışanından uzaklaşmış, toplumdan kopmuş ve sırtını yasakçı zihniyetlere dayayan bir topluluk haline gelmiştir. Bu durum kabul edilemez ve sendikamız bu durumu değiştirmek için elinden geleni yapacaktır.
6- Sendikamız 22 Mayıs 2017 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren grev ertelemesi sonrası, bugün itibariyle Danıştay nezdinde yürütmeyi durdurma talepli iptal davasını açmıştır. Ulusal ve uluslararası tüm yasal başvurularını da yapacaktır. Bu başvuruların yanı sıra uluslararası sözleşmeler, Anayasa, yasalar ve Anayasa Mahkemesi kararlarından doğan tüm haklarını da kullanacaktır.
7- Sendikamız, grev ertelemesi sonrası üyelerimizin talepleri doğrultusunda hareket edecektir. Üyelerinin kararlarını uygulayan, üyelerinin taleplerine sırt çevirmeyen geleneğini bugün de sürdürecektir. Yaşanan grev ertelemesi sonrası, üyelerimizin talepleri ve genişletilmiş başkanlar kurulunun görüş birliğiyle, hukuk ve hakkaniyet çerçevesinde, işyerlerinde, işverene ve hükümete gereken cevap verilecektir. Üyelerimize saygıyla duyurulur.”

 

Sınıf dayanışması artıyor
Cam işçileri grevinin daha günü gelmeden bakanlar kurulu kararı ile yasaklanmasına sendikalardan da tepkiler gelmeye başladı.

Birleşik Metal-İş tarafından yapılan dayanışma açıklamasında”AKP Hükümeti Grev Yasaklamaya Doymuyor” denilerek, “Anayasal bir hak olan grev hakkının bu kadar uydurma ve ilgisiz nedenlerle işçilerin elinden alınması hukuk dışı olduğu kadar aynı zamanda insanlığa da aykırıdır.

Bu kararlarla açıkça haksızlığa, adaletsizliğe, sömürüye çanak tutulmakta, zalimin zulmüne ortak olunmaktadır.

Evlerine ekmek götürmek için Avrupa’nın en uzun süreyle çalışan emekçileri olarak alınteri dökenlerin hakları uğruna verdikleri mücadeleyi bir kalemde silip atanlar elbet bir gün bu emekçilere hesap vermek zorunda kalacaklardır.

Bizler sömürüye, haksızlığa, adaletsizliğe nasıl karşı çıkıyorsak zalimin zulmüne de her daim karşı olmaya devam edeceğiz.

Birleşik Metal-İş Sendikası olarak bu duygu ve düşüncelerle emek ve emekçi düşmanı kararı şiddetle kınıyor, grev yasaklarının derhal kaldırılmasını talep ediyoruz.” denildi.

 

Nakliyat-İş, “5700 Cam İşçisinin Grevinin Yasaklanması İşçi Düşmanlığıdır” başlıklı açıklamada, “Daha önceki dönemlerde de yine cam, lastik, metal işçilerinin geçtiğimiz günlerde de banka emekçilerinin grevi erteleme adı altında yasaklanmıştır. Bu yasaklamalar, anayasaya, altına imza atmış olduğumuz İLO sözleşmelerine, evrensel hukuk kurallarına aykırıdır.
Bundan dolayı da işçi düşmanlığına, bu yasaklamalar karşı direnmek mücadele etmek meşrudur.
Cam işçilerinin diğer işçiler gibi reel ücretlerinin giderek düştüğü, yoksullaştığı bir süreçte grev yasaklamak işçi düşmanlığıdır. Ülkemizde “milli güvenliği” tehlikeye sokanlar, ABD ve diğer emperyalistlerle işbirliği yapan sermayedarlar, onların ekonomik, siyasi örgütleridir.
Sendikamız, taşıma işçileri direnen cam işçileri ile her zaman dayanışma içerisinde olacaktır.” denildi.

 

TÜMTİS, “Cam grevinin ‘ertelenmesi’ kabul edilemez, Grev haktır yasaklanamaz!” başlıkllı açıklamasında, “Erteleme adı altında grev hakkına getirilen yasak, açık bir insan hakkı ihlalidir. Hükümet işçi sınıfının kazanımlarına ve haklarına yönelik bu tutumundan bir an önce vazgeçmelidir. Yasak, sadece cam işçilerini değil, tüm işçi sınıfını ve emekçileri hedeflemekte, hak ve kazanımlarını tehdit etmektedir. Bu nedenle işçi sınıfı ve emekçiler bu saldırıyı boşa çıkarmak için sendika ve konfederasyon ayrımı gözetmeden omuz omuza mücadele etmelidir.

Kardeş sendikamız Kristal-İş’in ve cam işçilerinin haklı ve meşru mücadelelerinin yanındayız. Haksız ve hukuksuz yasaklama kararına karşı Kristal-İş sendikamızla dayanışma içinde olacağız.” denildi.

 

Tekgıda-İş, “Grev bir haktır ertelenemez” başlıklı basın açıklamasında, “Hükümetlerin görevi yasalar çerçevesinde tüm kurumsal yapıları işletmektir. Sendikalar da bu kurumsal yapılardandır ve bizzat hükümet eliyle işlemez duruma getirilmektedir. Hiçbir grev “Milli güvenliği bozucu” nitelikte olamaz. İşçi sendikaları, işçilerin menfaatleri kadar, ülkenin de menfaatlerini korumayı görev bilir. Eğer en önemli hak alma aracı olan “Grev” sendikaların elinden alınırsa bu sendikaları fiili olarak kapatmak anlamına gelir.

Sendikacıların terör örgütü lideri olarak yargılandığı, işçilerin köle gibi kiralanabildiği, kazanılmış hak olan kıdem tazminatının gerçekdışı bahanelerle ortadan kaldırılmak istendiği, grevlerin geçersiz gerekçelerle uygulanamaz hale getirildiği bir süreçte, haktan, hukuktan, demokrasiden ve adaletten bahsetmek mümkün değildir.

Biz sendikalar olarak, kazandığımız yada anayasanın bize tanıdığı haklarımızın gasp edilmesini, kullanılamaz hale getirilmesini kabul etmiyoruz.

Cam işçisinin grev hakkının her seferinde ellerinden alınması ne demokrasi, nede “Milli Güvenlik” gerekçesiyle açıklanabilir. Tekgıda-İş Sendikası olarak, Kristal-İş Sendikası ve Şişe Cam işçisiyle dayanışma içerisinde olduğumuzu bildirir, sendikal örgütlülük üzerindeki baskıların derhal sonlandırılmasını talep ederiz.” denildi.

 

paylaş