Çiftçiye büyük darbe

30 Haz 2017

Canlı hayvan, kırmızı et ve hububatta gümrük vergileri düştü.

27 Haziran 2017 tarihli ve 30107 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan İthalat Rejimi Kararına Ek Karar ile canlı hayvan, kırmızı et ve hububatta gümrük vergileri düşürüldü.

İthalat rejimine ek karar uyarınca, enflasyonu düşürmek bahanesiyle canlı büyükbaş hayvanlarda yüzde 135 olan gümrük vergisi oranı yüzde 26’ya, büyükbaş hayvanların etinde 100-225 arasında değişen gümrük vergisi oranları ise yüzde 40’a indirilirken, buğdayda yüzde 130 olan gümrük vergisi yüzde 45, arpada yüzde 130 olan gümrük vergisi yüzde 35, mısırda yüzde 130 olan gümrük vergisi yüzde 25 oldu.

Ziraat Odaları karşı

TZOB Genel Başkanı Bayraktar yaptığı açıklamada;“Et, canlı hayvan, buğday, arpa ve mısırda gümrük vergisi indiriminin, üreticiyi etkilememesi mümkün değil. Tarımın yapısal sorunları henüz çözülmeden, çoğu üründe verim rakamları yükseltilmeden, girdi fiyatları düşürülmeden, tarladan markete pazarlama kanallarındaki sorun çözülmeden ithalat kapılarını açmak, gıda fiyatlarını çok fazla etkilemeyeceği gibi, çiftçimizde de üretimde de sıkıntı yaratır” dedi.

Bayraktar; “TZOB olarak yerli üretimin desteklenmesi, verim artışı, ekilmeyen alanların ekilmesi, sulanamayan alanların sulamaya açılması gerektiğine inanıyoruz” diyerek, “Ekonomi Bakanlığı’nın ağırlıklı yönlendirmesiyle alındığını düşündüğümüz bu karardan, üreticimiz ve ülkemiz zarar görmeden acilen vazgeçilmelidir” sözlerine devam etti.

Üretici ithalatla 'terbiye' ediliyor

CHP Bursa Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Orhan Sarıbal ise; “Üretimini ve ihracatını artıramamakta, buna karşılık ithalata bağımlılığı devam etmektedir. AKP hükümetlerinin uyguladığı tarım politikaları, küreselleşen piyasalar ve acımasız rekabet koşulları nedeniyle ürün/girdi paritelerindeki çiftçi aleyhine gelişmeler; üretim maliyetlerini aşırı şekilde artırmış, buna karşılık ürün fiyatları reel anlamda yerinde saymış, hatta bazı ürünlerde gerilemiştir. 1980’li yıllara kadar büyük ölçüde kendini besleyebilen ülkelerden biri olan Türkiye’de; daha sonra uygulanan neoliberal politikalarla tarımı çökertme sürecinin temelleri atılmıştır. O yıllarda başlatılan ‘üreticiyi ithalatla terbiye etme’ politikası, günümüzde çok daha vahşi bir şekilde uygulanmakta; arz eksikliği nedeniyle fiyatı artan her ürünün fiyatının ithalatla düşürme kolaycılığına başvurulmaktadır. İthalatın çözüm olmadığı (pirinç, kuru fasulye, sap-saman ve kırmızı ette) defalarca görülmesine rağmen bu politika ısrarla sürdürülmektedir. Enflasyonu düşürmek bahanesiyle bu dönemde gümrük vergilerinin indirilmesinin, üreticinin elindeki hububat fiyatlarını baskılamaktan başka bir yararı olmayacaktır.” dedi.

paylaş