İngiltere, WikiLeaks'in kurucusu Julian Assange'ın ABD'ye iade edilmesini onayladı. Wikileaks, karara itiraz edileceğini açıkladı.
İngiltere İçişleri Bakanı Priti Patel, Irak ve Afganistan'daki suçlara ilişkin belgeleri yayımlayan WikiLeaks'in kurucusu Julian Assange'ın ABD'ye iade edilmesi kararını imzaladı.
İçişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, "Hem sulh ceza mahkemesi hem de yüksek mahkemenin değerlendirmesinin ardından 17 Haziran'da sayın Julian Assange'ın ABD'ye iadesine karar verildi" denildi.
Açıklamada, Assange'ın karara itiraz için 14 günlük süresi bulunduğu aktarıldı. Assange'ın itirazı reddedilirse, 28 gün içinde sınır dışı edilmesi bekleniyor.
‘Julian'ın hikayesini herkese anlatacağız’
WikiLeaks'ten yapılan açıklamada ise karara tepki gösterilerek, "Bugün, basın özgürlüğü ve İngiliz demokrasisi için kara bir gün. Doğru şeyi yapmak Britanya İçişleri Bakanı Priti Patel'in gücü dahilindeydi. Ama o daima ABD'nin araştırmacı gazeteciliği suç girişimine dönüştürme gündeminin suç ortağı olarak hatırlanacak. Britanya'da ifade özgürlüğünün sınırları nasıl olup da yabancı yasalar tarafından belirlenebiliyor. Gazetecilik iade gerektiren suç ve ölümle eşdeğer cezaya layık hale getirildi. Bu ülkede ifade özgürlüğünü önemseyen herkes, İçişleri Bakanı'nın Julian Assange'ın suikastını planlayan ABD'ye iadesini onayladığı için derin bir utanç duymalıdır" ifadesine yer verildi.
Assange'ın yanlış bir şey yapmadığı, suç işlemediği, gazeteci ve yayıncı olarak işini yaptığı için cezalandırıldığı vutgulanan metinde, "Bu hep siyasi bir dava oldu. Julian, iadesini isteyen ülkenin savaş suçları işlediğini, bunları örtbas ettiğini, kaçırıp, esir alıp işkence ettiğini, yabancı yetkililere rüşvet verdiğini, ABD'nin yanlış icraatlarına yönelik yargı soruşturmalarına yolsuzluk karıştırdığını gösteren kanıtlar yayımladı. Onun hayatının geri kalanında hapishane sistemlerinin en karanlık deliğinde kaybolması için uğraşarak intikam almaya çalışıyorlar ki, diğerlerini hükümetlere hesap sormaktan caydırabilsinler" denildi.
Karara itiraz edileceği ifade edilen açıklamada, "Bugün, savaşın sonu değil. Bu sadece yeni bir yasal savaşın başlangıcı. Hukuki sistem üzerinden temyize gideceğiz, bir sonraki temyiz, Yargıtayda olacak. Sokaklarda daha yüksek sesle mücadele edip, daha çok bağıracağız, örgütleneceğiz ve Julian'ın hikayesini herkese anlatacağız" ifadeleri kullanıldı.
Dava basın özgürlüğüne saldırı
Nisan 2019'dan bu yana İngiltere'de tutuklu bulunan Avustralya doğumlu Assange'ın ABD'ye iade edilmesi durumunda 175 yıl hapisle yargılanabileceği belirtiliyor. Özellikle Amerikan ordusunun Irak ve Afganistan'da "savaş suçu" olabilecek eylemlerine ilişkin binlerce gizli belge yayımlamakla suçlanan Assange'ı Washington casusluktan yargılamak istiyor.
Assange destekçileri de davanın basın özgürlüğüne ciddi bir saldırı olduğunu belirtiyor.
Dava süreci
Assange'ın kurduğu WikiLeaks, 2010'da aralarında ABD'nin Irak ve Afganistan'da işlediği suçları da delillendiren çok sayıda gizli belgeyi yayımlamıştı.
ABD'nin casuslukla suçladığı ve iadesini istediği Assange, hakkında tecavüz ve cinsel taciz suçlamalarıyla açılan davalar için İsveç'e iadesi gündemdeyken, Haziran 2012'de Ekvador'un Londra Büyükelçiliğine sığınmıştı.
Assange, Ekvador'un Londra Büyükelçiliğinden 11 Nisan 2019'da çıkarılarak gözaltına alınmış ve "kefaletle serbest bırakılma şartlarını ihlal etmekten" tutuklanarak Londra'daki Belmarsh Hapishanesi'ne konulmuştu.
Mahkeme, Assange'ı bu suçtan 50 hafta hapse mahkum etmişti. 50 haftalık cezasını dolduran Assange'ın iade talebi çerçevesinde tutuklu kalmasına karar verilmişti.
Duruşmaların ardından 4 Ocak 2021'de Assange'ın intihar riskinin yüksek olduğu ve ABD hapishanesinde özel idari önlemlere tabi tutulacağı, özellikle de istihbarat topluluğunun kendisine düşman olması nedeniyle "gerçek bir risk altında" olduğu gerekçesiyle ABD'nin iade talebi reddedilmişti. ABD ise karara itiraz etmişti.
ABD, temyizi kazanabilmek için WikiLeaks kurucusunun yüksek güvenlikli hapishanelerde tutulmayacağı ve hapis cezasını ülkesi Avustralya'da çekebileceği taahhüdünde bulunmuştu.
Savunma ekibi ise CIA'in, Assange'ı Ekvador'un Londra Büyükelçiliğinde saklandığı sırada kaçırma ve öldürme planı yaptığına ilişkin haberleri dayanak göstererek can güvenliğine vurgu yapmıştı.
10 Aralık 2021'de Yüksek Mahkeme, verilen teminatları yeterli bularak alt mahkemenin kararını bozmuş ve Assange'ın ABD'ye iade edilebileceğine hükmetmişti. Bunun üzerine Assange'ın savunma ekibi, davayı Yargıtaya taşımak için Yüksek Mahkemeye izin başvurusunda bulunmuştu.
Yargıtay da 14 Mart’ta verdiği kararla Assange'ın ABD'ye iade edilebileceği yönündeki karara itirazını reddetmişti.
20 Nisan'da da Westminster Sulh Ceza Mahkemesi'nin iadeye hükmetmesiyle konu nihai karar için İçişleri Bakanı Priti Patel'in önüne gitmişti.