Nevşin Mengü, AKP iktidarının gadrine uğramış bir televizyoncu, CNN TÜRK televizyonunda uzun yıllar haber sunuculuğu yaptı. Kendine özgü tarzıyla ilgiyle izlenirdi programları. AKP iktidarının baskılarıyla işinden çıkarıldı. Laik, demokrat kamuoyunun dayanışma duygularını ve sempatisini haklı olarak kazandı. İşinden atıldıktan sonra Birgün gazetesinde köşe yazmaya da başladı. Yazık ki yazılarıyla, twitleriyle kendisini daha iyi tanımaya başladık.
Yazılarında emperyalizm yok, kapitalizm yok, idealize ettiği bir Batı hayranlığı var.
Dün akşam Halk Arenası'nın konuklarından biriydi.
Konuşmasının dış polikayla ilgili kısmında şöyle söyledi;
''Türk dış politikasına baktığımız zaman, yani dış siyasetine baktığımız zaman, eskiden, Türkiye dünya düzeninin, yani Batı bloğunun bir parçasıydı. Nedir bu düzen? Batı deniyor hep ama, aslında insanlık, iki dünya savaşından sonra birtakım genel prensipler üzerinde anlaştı. Yani dedi ki insanlar, 'Milyonlarca insan öldükten sonra birtakım prensipler üzerinde anlaşalım' denildi. Bunun başını Batı çekti. Buna da Batı'nın başını çektiği düzen deniyor. Türkiye bu düzenin bir parçasıydı ama...Türkiyenin yıkıcı bir etkisi var. Bu düzeni, bu prensipleri yıkmaya çalışıyor. Putin'in yanında duruyor, Putinizm, çok tehlikeli bir şey. Hatta bir yerde sanki Türkiye Putin'e rehin gibi. Bu uçak krizinden sonra çok acı bir reçete uzattı Putin Türkiye'ye, işte turist yollamadı. Türkiye'den gelen hiçbir meyveyi, sebzeyi almadı. Bunun faturası çok ağır çıktı, ve belli ki, öyle görünüyor, şu anda iktidar Putin'den korkuyor gibi görünüyor.
NATO'dan çıksak mı, bu tartışılıyor. Avrupa Birliğine sırt çevriliyor. İşte Şanghay beşlisi deniyor.Türkiye Rusya'yla, Kırgızistan'la mı olacak, orada mı duracak?
Türkiye'nin yıkıcı bir etkisi var. Bu sanki vatanseverlikmiş falan gibi satılıyor iktidar tarafından ama, bence tam tersi, bu gitgide Türkiye'nin daha antidemokratik bir yere sürüklenmesine yol açıyor.''
Neresinden tutsak elimizde kalan bir konuşma.
İki dünya savaşının ardından insanlık bir araya gelmiş, genel prensipler üzerinde anlaşmış, bu da başını Batı'nın çektiği düzenmiş.
Anlaşılıyor ki, kastettiği esas olarak NATO, yani Sovyetler Birliği'ni, sosyalist dünyayı yıkmak, bağımsızlığını kazanmış her ulusu, her devleti tekrar köleleştirmek için ABD emperyalizminin başını çektiği savaş ve yıkım örgütü.
Türkiye'de NATO'dan çıkalım deniyormuş, Avrupa Birliğine sırt çevriliyormuş diye üzülüyor.
NATO'dan çıkmak, sosyalistlerin, komünistlerin, demokratların ana taleplerinden biridir zaten.
İktidarınsa bu söylemleri pazarlıkta el yükseltmekten ibarettir, onların asıl özlemi NATO ile ilişkilerde eski güzel günlerine dönmektir.
Türkiye'nin, Putin'e rehin olduğunu, ondan korktuğunu söylüyor. Uçak krizinden sonra Putin çok ağır bir acı reçete uzatmış Türkiye'ye, faturası çok ağır çıkmış.
Nevşin Mengü ne bekliyordu acaba? Uçağımızı düşürdünüz ama canınız sağolsun, olur böyle şeyler mi denilecekti.
CNN yorumcusu Fareed Zakaria'dan apartma bilgilerle, Putinizm'den bahsetti, Şanghay beşlisi, Rusya ve Kırgızistan'la mı olacağız diye yazıklandı.
En önemli cümlesi en sonda, 'Türkiye'nin yıkıcı bir etkisi var, bu sanki vatanseverlikmiş falan gibi satılıyor iktidar tarafından' diyor, ama yanılıyor.
İktidarın NATO'yu yıkmak, NATO'dan çıkmak gibi bir derdi yok. NATO'nun yıkılması bütün dünya halklarının yararınadır. NATO'dan çıkmak ülkemizin, emekçi halkımızın yararınadır, laik demokratik cumhuriyeti inşa etmektir, sömürüsüz emeği sağlamaktır.
- Ali Uğur
