Emperyalizmin tehditleri

Ocak / 1975

Amerikan Dışişleri Bakanı Kisincer “Business Week” dergisine bir demeç verdi. Petrol üreten Arap ülkelerine tehditler savurdu, petrol yataklarını bombalarız, dedi. Cumhurbaşkanı Ford da Kisincer’ın tehditlerini destekledi. Petrol üreten Orta Doğu ülkelerinin petrollerini diledikleri fiyattan satmalarına karşı çıktı. Yeni yılın ilk haftasında Amerikan emperyalizminin savurduğu bu tehditler, bütün dünyada sert tepkiler uyandırdı. Bu harpçi çıkışlar, petrol tüketicisi devletleri, petrol üreten ülkelere karşı koyma, kışkırtma girişimleri, dünya için somut bir tehlikedir. Bu bir baskı politikası belirtisi olarak yorumlandı. Kisincer’ın ve Ford’un çıkışları, bunalımların derinleştiği, hızlandığı, çöküş sürecinin arttığı bir dönemde Amerikan emperyalizminin saldırganlığının, barbarlığının da arttığını gösteriyor.

 

Türkiye, petrol üreten Orta Doğu ülkeleriyle yakın, hatta kapı komşudur. Bu bakımdan yurdumuz, Amerikan emperyalizminin bu ülkelere karşı girişeceği saldırının doğuracağı harp tehlikesinin karşısında, topun ağzında bulunuyor. Üstelik, memleketimizde sayıları yüzü aşan Amerikan ve NATO harp üsleri, radar istasyonları, yeşil bereli komando yuvaları vardır. Bu üslerde 20 bini aşkın Amerikan askeri, nükleer silâh depoları, atom başlıkları vardır.

 

TKP, komünistler, memleketimizin, ulusumuzun varlığını, güvenliğini, geleceğini atom ölümüyle tehdit eden bu üslere karşı savaşta şehitler vermiş ve tehlike çanları çalarak halkımızı uyarmıştır. TKP, Kisincer’ın, Ford’un saldırgan çıkışları üzerine, atom ölüm tehlikesi karşısında halkımızı uyaranların başında gelmektedir. Türkiye’de hiçbir burjuva partisi, Kisincer’ın, Ford’un tutumları

karşısında emperyalizmi kanayan bir çift söz etmedi. Bu davranış, bu partilerin Anayurt ve halk düşmanlığını bir kez daha gözler önüne serdi.

 

Nükleer silâhlar döneminde, Türkiye’nin Orta Doğu’da Amerikan emperyalizminin, NATO’nun elinde bir araç, bir üs olarak kullanılması, yurdumuz, halkımız için yeryüzünden silinmek tehlikesi yaratıyor. Kodaman burjuvazinin, İkinci Dünya Harbi’nden bu yana artan bir hızla yurdumuzu, amerikan emperyalizminin, NATO ve SENTO’nun boyunduruğuna koşması, işte böyle büyük bir tehlike yaratmıştır. TKP, bu tehlikenin ortadan kaldırılması için ikili kölelik anlaşmalarının bozulmasını, Türkiye’nin NATO’dan çıkmasını, yurdumuzdaki Amerikan ve NATO üslerinin sökülmesini kesinlikle istiyor ve bu uğurda bütün yurtsever güçleri, örgütleri savaşa çağırıyor.

02 Mar 2019
paylaş