Sendikal faaliyetlerin engellenmesi Anayasa’ya ve TCK’ya göre suçtur ve cezalandırılmalıdır

Birleşik Metal İşçileri Sendikası (BMİS) Genel Yönetim Kurulu 5 Aralık 2019 tarihinde yaptığı basın açıklamasında; “Ankara Kazan ve Sincan’da iki ayrı fabrikada faaliyet gösteren Bozankaya Otomotiv'de sendikaya üye olduğu için 45 işçinin işten atıldığını, 265 işçinin de sendikadan istifa ettirildiğini” duyurdu.

Açıklamada; “Birleşik Metal-İş’e üye olan işçilerin tek tek işyeri yöneticileri ve kısım amirleri tarafından işten atılmakla tehdit edilerek sorgulandığı, işçilerden e-devlet şifrelerinin alınarak ya da doğrudan telefonları üzerinden göstermeleri suretiyle 265 işçinin sendika üyeliğinden istifa ettirildiği, sendikadan istifa etmemekte direnen 45 işçinin ise işten atıldığı” belirtilmektedir.

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın “Sendika Kurma Hakkı” başlıklı 51. Maddesinde; “Çalışanlar ve işverenler, üyelerinin çalışma ilişkilerinde, ekonomik ve sosyal hak ve menfaatlerini korumak ve geliştirmek için önceden izin almaksızın sendikalar ve üst kuruluşlar kurma, bunlara serbestçe üye olma ve üyelikten serbestçe çekilme haklarına sahiptir. Hiç kimse bir sendikaya üye olmaya ya da üyelikten ayrılmaya zorlanamayacağı” belirtilmiştir.

Diğer taraftan, Türk Ceza Kanunu’nun “Sendikal Hakların Kullanılmasının Engellenmesi” başlıklı 118. Maddesinde; “Bir kimseye karşı bir sendikaya üye olmaya veya olmamaya, sendikanın faaliyetlerine katılmaya veya katılmamaya, sendikadan veya sendika yönetimindeki görevinden ayrılmaya zorlamak amacıyla, cebir veya tehdit kullanan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Cebir veya tehdit kullanılarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla bir sendikanın faaliyetlerinin engellenmesi halinde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunacağı” belirtilmektedir.

Bozankaya Otomotiv işyerinde yaşananlar açıkça göstermektedir ki, gerek işverenin ve işyerindeki yöneticilerinin, gerekse de işverenin çağrısı üzerine işyerine gelerek işçilere karşı zor kullanarak müdahalede bulunan polisin ve amirlerinin, sendikal faaliyetleri engelleyici tutum ve davranışları, Anayasa’nın 51. Maddesine ve TCK’nın 118. Maddesine göre hapisle cezalandırılması gereken suç kapsamına girmektedir. Benzer olaylarda daha önce verilmiş mahkumiyet kararları mevcuttur.

Bu nedenle, işyeri patronu ve yöneticileri ile söz konusu olayda kamu görevini kötüye kullanan resmi görevliler hakkında sendika avukatları tarafından adli makamlara suç duyurusunda bulunularak ilgililerin cezalandırılması için hukuki süreç başlatılmalıdır.

20 Ara 2019
paylaş