Sarı muhalefette NATO sevdası

Rusya’nın Ukrayna müdahalesi Avrupa’nın güvenlik kaygılarında artışa neden oldu.

AB’nin güvenlik kaygılarını fırsata çeviren ABD, sahte Rusya korkusu ile süreci NATO’nun genişlemesinin bir aracı olarak değerlendiriyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliğine karşı geliştirdiği tutum, sarı muhalefet saflarında da tartışmalara yol açtı.

Kuvayi Milliyeci kesildi!
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, MHP lideri Bahçeli'nin, "Eğer şartlar içinden çıkılmaz hale bürünürse NATO’dan ayrılmak bile alternatif bir tercih olarak gündeme alınmalıdır. NATO’yla var olmadık, NATO’suz da yok olmayız" sözlerine "Bahçeli de NATO’dan çıkmayı önermiş. NATO, Türkiye için gereklidir. Ancak iktidar olarak ne kadar samimiler görmek isterim. ABD Yunanistan’ı üslerle doldurdu. Hedefleri net. Türkiye’deki ABD askeri tesislerini kapamayı getirsinler Meclis’e, Kuvayi Milliye ruhuyla destekleyeceğiz” diyerek yanıt verdi.

Bir ona bir buna
İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, yeni üyeliklerle ilgili, İsveç ve Finlandiya’yı PKK’yi korumakla suçlarken, Rusya’ya vurmaktan da geri durmadı.

Akşener, yaptığı açıklamada, "Birincisi Avrupa'daki PKK varlığını sonlandırmak ve terör örgütünün Avrupa yapılanmasını çökertmek. İkincisi ise Çarlık rüyaları gören Putin'in saldırgan Rusya'sına karşı Avrupa güvenliğini güçlendirmek. Bizim anlayışımıza göre bunlar birbiriyle çelişen hedefler değildir. Çünkü Ukrayna topraklarının işgalinin daha ilk günlerinde, PKK terör örgütünün yaptığı Putin'in işgal tezlerini destekleyen açıklamaları, yıllarca Avrupa ülkelerinde kendine güvenli sığınak bulan terör örgütünün Avrupa'nın soğuk savaştan sonra yaşadığı en büyük güvenlik krizinde Putin'in yardakçılığına soyunduğunu gösterdi. Eğer İsveç ve Finlandiya, Rusya tehdidini ciddiye alıyor ve kendilerini korumak için NATO'ya üye olmak istiyorlarsa öncelikli olarak kendilerini kullanan ve ilk fırsatta sırtlarından bıçaklayacak olan PKK'ya karşı gerekli tepkiyi göstermeli ve terör örgütünü topraklarından çıkartmalıdır. Ayrıca bunu sadece İsveç ve Finlandiya değil, Batı güvenlik mimarisinin geleceğini önemseyen Almanya, İngiltere ve Fransa gibi ülkeler de yapmalı. İçlerindeki Putin uzantılarından derhal kurtulmalıdır." dedi.

Gönüllü NATO’cu
CHP Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Başdanışmanı Emekli Büyükelçi Ünal Çeviköz Fin basınından 'Helsingin Sanomat' gazetesine yaptığı açıklamada, Finlandiya'nın Soğuk Savaş sırasında bile NATO'ya üyelik için talepte bulunmadığını, Rusya ile olan güvenlik endişelerinde, Rusya’nın 'saldırgan' politikası nedeniyle haklı olduğunu savundu.
Gelen soru üzerine Çeviköz, CHP’nin Finlandiya'nın NATO üyeliğini desteklemeye hazır olacağını dile getirdi.

Çeviköz, Finlandiya’nın Türkiye'nin güvenlik endişelerine yeterli hassasiyetle cevap vermediğini söyleyerek “Bu konuyu Finlandiya'nın NATO üyeliğine engel olarak gündeme getirmek, dış politikada açık bir taktik hatadır. NATO ortaklarımızdan güçlü tepkiler alınmasına şaşmamalı.” ifadelerini kullandı.

Hem nalına hem mıhına
Sarı muhalefetin, ABD/NATO konusunda bir bu yana  bir o yana savrulan açıklamaları, halkın genel eğiliminden ne kadar bihaber olduklarının açık göstergesidir. Türkiye halkının ezici bir çoğunluğu ABD/NATO karşıtı bir konumdadır.

Sarı muhalefetin, en yetkili ağızlarından dökülen ABD/NATO sevdası vatandaşların bağımsızlık tutkusu ile taban tabana zıttır.

Vatandaşların ezici çoğunluğunda yerleşik ABD/NATO karşıtlığını görmezden gelen/görmeyen muhalefet yetkilileri Türkiye’yi yönetme ehliyetine sahip değillerdir.
Ekonomide Dünya Bankası ve IMF’ye, dış ilişkilerde ABD/NATO’ya bağımlı politik hat Türkiye‘nin hiçbir sorununa çözüm üretemez.

Çözüm var
Tarihimizde ders alacağımız süreçler ve uygulamalar mevcuttur. Türkiye’nin sorunlarına çözüm için Ulusal Kurtuluş Savaşı’nı başaran kadroların izlediği ulusal demokratik güçlerin birliği ve kurucu meclis iradesi bugünümüze ışık tutmaktadır. Türkiye’nin biriken sorunlarına çözüm ancak bu anlayışın güncellenmesi ile mümkündür.

ABD/NATO’dan bağımsız bir Türkiye için derhal toplumcu ekonomik uygulamalara geçilmelidir. Bağımsız Türkiye’yi ancak toplumcu ekonomi ile kurar ve koruruz.
Yolumuz açık, başımız dik olsun...

27 May 2022
paylaş