2021 Tüm Emekli Sen Mersin Şubesi 1. Olağan Genel Kurulu 10 Aralık 2022 tarihinde Petrol İş Sendikası salonunda yapıldı. Yurttaşların yoğun ilgi gösterdiği Genel Kurul, yazarımız Fatih Kaplan'ın selamlama konuşması ile başladı. Aşağıda Fatih Kaplan'ın konuşmasını iletiyoruz;
2021 Tüm Emekliler Sendikası Mersin Şube üyeleri ve dostları,
Demokratik kitle örgütleri ve siyasi partilerimizin temsilcileri,
2021 Tüm Emekliler Sendikası Merkez yöneticileri,
Sevgili basın emekçileri,
Hepinizi saygıyla selamlıyorum,
2021 Tüm Emekliler Sendikası Mersin Şube 1.Olağan Genel Kurulu'na hoş geldiniz.
Genel Kurulumuza katılmakla bizleri onurlandırdınız.
Geçmişi geleceğe bağlıyoruz
Bugün burada 1. Olağan Genel Kurulu gerçekleştiriyoruz derken aslında onlarca yıldır süren emeklilerin sendikal mücadelesinin yeni bir aşamasından söz ediyoruz. Emekliler mücadelesinin sendikal alana taşınmasının 30 yıla yakın bir geçmişi var. Emeklilerin anayasal hakkı olan sendikalarımız engeller çıkarılarak kapatılıyor. Böyle bir kapatılma sonrası el ele vererek yeniden kurduğumuz 2021 Tüm Emekliler Sendikası Mersin Şubenin ilk Genel Kurulu geçmişi geleceğe bağlıyor. Sendikamızı bugüne taşıyarak bizlere emanet edenlere saygılarımızı sunuyoruz. Emekleri, çabaları boşa gitmeyecek.
Bizler işçi, memur, zanaatkar, çiftçi, eğitimci, sağlıkçı, bilişimci, inşaatçı, madenci, hukukçu, iç ve dış güvenlikçi olarak çalıştık, ürettik, ülkemizin sahip olduğu her varlığa emeğimizi kattık. Şimdi emekliyiz ve insanca yaşamak istiyoruz. Ama ne mümkün; hanelerimize ateş düştü, gıda başta olmak üzere temel ihtiyaç maddelerinin fiyatlarına yetişemiyoruz, emekli maaşı kiraya yetmiyor, maaşlarımız saat saat eriyor.
Söyleme değil, icraata bakarız
İktidar, ortalık yangın yerine dönmüşken üretim ekonomisine döndüğünü anlatıyor. Lafla peynir gemisi yürümüyor, biz hayatı içeriden yaşıyor, anlatılanın kof iddia olduğunu görüyoruz. Tüketici kredileri ve kredi kartlarına takla attırarak, banka kuyruklarında ömür tüketiyoruz.
EYT'lilere selam olsun
Emekliler bu kadar zor koşullarda yaşarken, emeklilik hakları 4447 sayılı yasayla gasbedilen EYT'liler emekli olabilmek için destansı mücadeleler veriyorlar. Mücadeleleri şimdiden sonuç verdi, seçimlerden önce bir milyondan fazla çalışanın emekli olabileceği anlaşılıyor.
Ancak, emekli olacak EYT’li yurttaşlar bu defa da açlık ve yoksulluk sınırının altında bağlanacak olan emekli maaşları yüzünden, 14 milyon emeklinin yaşadığı ağır yoksulluk ve geçim sorunları ile baş başa kalacaktır.
2008 yılında yapılan yasa değişikliği ile Aylık Bağlama Oranları değiştirildi. EYT'liler bu ABO ile emekli edilirlerse en yoksullarımız olurlar. Önümüzde ABO oranlarının 1999 öncesine döndürülmesi mücadelesi var. Bu mücadelenin başarısı aktif çalışanların ve emeklilerin güçbirliğiyle sağlanabilir.
Bu nedenle EYT’lilerin emekli olabilmek için yürüttükleri onurlu mücadele, emeklilerin toplu sözleşmeli sendika hakkı mücadelesi ile ortaklaştırılmalıdır.
Asgari altı emekli olmayacağız
Asgari ücret, işe ilk olarak başlayan deneyimsiz işçiye verilebilecek en az tutarı gösterir. Çalışan kıdem aldıkça, ustalaştıkça maaşı da artar, belki de artardı demek gerekiyor. En azından 70'li yıllarda böyleydi. Şimdilerde çalışanların önemli çoğunluğu asgari ücret veya asgari ücretin az üstünde maaşlar alıyor. Düzensiz, sendikasız çalışanların bir kısmı da iş yasasına aykırı olarak asgari ücretin altında rakamlarla yetinmek zorunda kalıyor.
Asgari ücret insanca yaşamaya yetmiyor, acilen yükseltilmelidir. Emekli, çalışma yaşamının sonuna gelip usta bir işçi-emekçi olarak emekli olduğunda asgari ücretin üzerinde bir maaşı hak etmiştir. Bu hakkımızı alabilmek için sendikal mücadelemizi yükseltiyoruz.
EMEKLİ ve EMEKÇİ'nin sorunları ve çözümleri ortaktır
Neoliberal ekonomi uzmanlarının çok sevdiği, sürekli olarak tekrar ettikleri bir söylem var. Üç çalışan bir emekliyi finanse ediyorsa bu ideal, sürdürülebilir bir ekonomidir derler. Şimdi ülkemizde bir emekliye karşılık iki çalışan var. EYT'liler emekli olursa bu oran 1.2 çalışana düşecekmiş. Bu kadar az çalışanla bu kadar çok emekliye bakmak olanaksızmış, ekonomik dengeler bozulurmuş. Bu nedenle EYT sorununun çözümünü sınırlandırmaya çalışıyorlar.
Sözde uzmanlar böylece çalışanların yoksulluğunun emekliler olduğu zehirli fikrini topluma yedirmeye çalışıyorlar.
Emekliler çalışırlarken ürettiler, çoğalttılar, primlerini ödediler ve şu anda sizden alacaklılar. İktidar olarak bu zenginlikleri bir avuç tekele, şirkete, yandaşa peşkeş çektiğiniz için ekonomik dengeler bozuldu. Emanete hıyanet ettiniz, ülkenin varlıklarını hiç ettiniz. Kendi yanlışlarınızı unutturup emekliyi çalışana düşman etme çabanız boşuna.
Emeklilerden ve bütün emekçilerden fedakârlık istiyorsunuz, bir avuç tekelin, şirketin lehine fedakârlık yapmayacağız. Ülkemiz yeteri kadar zengin, olanağı bol. Biz yüzde 99'uz. Servet ve para bizim dışımızda kalan yüzde 1'in elinde. Dolar milyarderlerinden bir defalık servet vergisi alsanız bile ülke düze çıkar. Hiçbir iktidar, ekonominin düze çıkması için emekçinin emeklinin çiftçinin üretenin yoksulluğa razı olacağını beklemesin.
Çözüm belli
Biz “ekonomik kurtuluş savaşı” kavramını ciddiye alıyoruz. Desteğimiz halkımızın refahı ve vatanımızın birliği bütünlüğü için, temelleri cumhuriyetle atılan ulusal ekonomi anlayışını benimseyenleredir.Desteğimiz emeklilere toplu sözleşmeli sendika, herkese insanca, onurlu, huzurlu ve mutlu bir yaşam, çocuklarımıza ve torunlarımıza sosyal güvenlik hakkı ve güvenli bir geleceği proğramının en başına yazana olacaktır.
Yaşasın 2021 Tüm Emekliler Sendikası
Yaşasın Tüm Emeklilerin ve EYT'lilerin Birliği
- Fatih Kaplan