4+4+4 sistemi ilk bir ayını şantiyeye dönen okullar, eziyet çeken öğrenciler, öğretmenler, veliler ve rezalet bir tabloyla tamamladı.
2012-2013 eğitim öğretim yılı, yangından mal kaçırırcasına yeterli altyapı oluşturulmadan uygulamaya konan 4+4+4’le başladı. Öğrenciler bu yıl hızla yasallaştırılan 4+4+4 kademeli eğitim modeliyle ders başı yaptı.
AKP iktidarının eğitimdeki mevcut gericileştirme ve ticarileştirmeyi somutlama yolunda dayatma hâline getirdiği 4+4+4 sistemi öğrenciler, öğretmenler ve veliler için tam bir kaosa dönüştü.
4+4+4 kademeli eğitim modeliyle okula başlama yaşı beş buçuk yaşa indirildi. 4+4 kademesinden sonra örgün eğitime devam zorunluluğu kaldırıldı. Ortaokulların imam hatibe çevrilmesinin önü açıldı.
Eğitim biliminin verilerine, dünya ve ülke deneyimine ters düşen 4+4+4 modeli ilk bir ayını tamamladı.
Eğitim-Sen İstanbul şubeleri, yaptıkları açıklamayla 4+4+4’ün ilk bir aylık uygulamasındaki bilançoyu gözler önüne serdi. Yapılan itirazların ve çekincelerin haklı olduğunu ortaya çıkaran tablo şöyle:
- Okula başlama yaşının 60-72 ay aralığına indirilmesiyle beraber fiziki yetersizlikler çile oldu. Bazı okullarda 30’u aşkın 1. sınıf açıldı. Sınıf mevcutları kimi okullarda 80-120 civarına dayandı.
- Henüz bilişsel, fiziksel, sosyal becerileri açısından gelişimini tamamlamamış, 72 aydan küçük çocukların okula başlaması hem öğrenciler, hem öğretmenler, hem de veliler açısından tam bir eziyet oldu. Tuvalete gidemeyen, okula mamayla gelen, derste uyuyakalan, sırasına yetişemeyen öğrenciler bu itirazların haklılığını ortaya koydu.
- Alelacele uygulamanın kabulüyle pek çok okul inşaat hâlinde eğitim öğretim yılına başladı. Öğrenciler kendilerini okul bahçelerinde değil, şantiyelerde buldu. Okula giden öğrenciler elektrik kabloları ve inşaat çukurları tehlikesiyle karşı karşıya kaldı.
- Seçmeli dersler konusunda, çoğu okulda öğrenci ve velilere yeterli seçme olanağı yaratılmadı. Belirlenen paket dersler seçilmek zorunda bırakıldı. Seçmeli derslerin bir kısmı öğretmen yok gerekçesiyle iptal edildi. Ancak din ile ilgili olan seçmeli dersler için kimi okullarda müftülükten atama yapıldı. Kimi okullarda çember sakallı öğretmenler din derslerine girdi. Pek çok okulda öğretmenler 4+4+4’ün ve muhafazakâr iktidarın verdiği güvenle derslere türbanla girdi.
-Dindar nesil çabasıyla ortaokulların imam hatiplere dönüşümü sağlandı. İmam hatip okullarının boş kalması pahasına birçok okulda dönüşüm gerçekleşti. Sınıf mevcudunun 80-120 arasında seyrettiği normal ilk ve ortaokullar da sınıflar tıklım tıklımken, imam hatip ortaokulları sınıf mevcutları 20’lerde kaldı. Öğretmen açığı imam hatiplerde her şekliyle kapatılırken, normal ilk ve ortaokullarda öğretmen açıkları bir ay geçmesine rağmen hâlâ giderilmemiş durumda.
- Artan öğrenci mevcudu, artan ders saatleri ile çözülmeye çalışıldı. Kimi okullarda sabahın ilk ışıklarından akşam karanlıktan sonraya öğrenim sürüyor. Yine artan ders yüküyle kimi yerlerde teneffüsler 5 dakikaya indirildi ve yeterli dinlenmeye olanak yaratılmadı.
- 138 bin öğretmen açığı bulunurken 68 bin öğretmen norm fazlası kadro durumuna getirildi. Sayısı 300 bini geçen atama bekleyen öğretmenler yem bekleyen güvercinlere benzetilirken alan değişikliği nedeniyle yer değiştiren öğretmenlerin yerine ücretli öğretmenler çalıştırıldı.
Bu sonuçlar AKP iktidarının eğitim politikasının neler getirdiğini açık bir şekilde ortaya koyuyor. Oysa eşit, parasız, bilimsel, laik ve anadilde eğitim herkesin hakkı. Eğitimdeki ticarileştirme ve gericileştirme çabalarına bu uygulamalarla temel sağlanılmasına izin vermemek gerekiyor.
- Büşra Yağmur
