- Radikal
Suriye'ye müdahale edip Esad'ı Kremlin'de ağırlayan Putin, Irak'a da el atacak mı? Şimdi büyük soru bu. Başbakan İbadi, "Rusya gelsin" diyen ortakları ile "Ruslar gelirse biz yokuz" resti çeken ABD arasında sıkıştı.
ABD, Suriye’yi ‘direniş ekseni’nden çıkaramadıktan sonra Rusya’nın bu ülkeye el atmasını stratejik bir kayıp olarak görmeyebilir. “Suriye onlarca yıldır zaten Rusya’nın müttefiki” deyip teselli bulabilir. Ama sıra Irak’a gelince Suriye’deki ‘aylak’ duruş yerini birden bire ‘Ya bizdensiniz ya onlardan’ politikasına bırakıyor. “Saddam’ı devirip demokrasi getirdik” diyen George W. Bush, Bağdat’ta pabucu yemiş olsa da Irak hala ABD’nin müdahale alanı içinde. Bush’un ayak izlerinden gitmeyi reddetmesine rağmen Obama yönetimi de Irak’ın Rusya’ya kaymasına sessiz kalamıyor.
ABD, Suriye’de iki gücün çakışmasını önlemek için Rusya ile memorandum imzaladı. Bu, Rus müdahalesine rızanın zoraki olanı. Ama Irak semalarını Ruslarla paylaşmak istemiyor. 1 Ekim’de göreve başlayan yeni Genelkurmay Başkanı Joseph Dunford, 20 Ekim’de Bağdat’a gerçekleştirdiği ilk ziyarette Iraklıları uyardı: "Ruslar Irak’ta operasyon yaparsa biz operasyon yürütemeyiz.”
İBADİ, RUSYA KONUSUNDA SÖZ VERDİ AMA…
Başbakan Haydar el İbadi ve Savunma Bakanı Halid el Ubeydi Rus müdahalesi için çağrıda bulunmayacakları garantisi verdi. Dunford’un ziyareti tam da hükümetin büyük ortağı Hukuk Devleti Koalisyonu’nun Rusya’ya müdahaleye yeşil ışık yakan bir tasarıyı meclise sunmayı planladığı sırada gerçekleşti. Hukuk Devleti’ne eski Başbakan Nuri Maliki liderlik ediyor.
İbadi garanti vermiş olsa da mesele Bağdat’ta çözülmüş değil. Iraklılar arasında hakim olan görüş ABD’lilerin IŞİD’le gerçek anlamda mücadele etmediği yönünde. Hukuk Devleti’nden Saad el Matlabi sorti yapan Amerikan uçaklarının yüzde 75’inin silahlarını ateşlemeden üslerine geri döndüğünü önü sürüyor. ABD, IŞİD ile etkili mücadele etmediği gibi Irak hükümetinin silah siparişlerini de ağırdan alıyor. Matlabi’ye göre 2011’den beri beklenen 36 adet F-16 uçağından sadece 4’ü teslim edildi.
Haliyle Rusya’ya davet çıkarılması yönünde hükümet üzerindeki baskı artıyor. Mesela Bedir Tugayları’nın iki numaralı ismi Abdülkerim el Ensari, Fars Haber Ajansı’na IŞİD’e karşı uluslararası koalisyonun kayda değer başarı elde edemediğini, buna karşın gönüllü milis güçlerinin daha büyük zaferlere ulaştığını belirterek Rus müdahalesinin elzem olduğunu savunuyor. Maliki döneminin Ulusal Güvenlik Danışmanı Muvaffak Rubai de ay sonunda meclise sunulması öngörülen tasarının çoğunluğun desteğini alacağından emin: “Meclisteki gruplar, Rusya’dan IŞİD’in elindeki askeri üsler ve petrol tesislerinin bombalanmasını istiyor.” Rubai’ye göre ABD hava kuvvetleri operasyonlar sırasında Irak hükümeti ve ordusu ile işbirliğinden kaçınıyor. Bu da operasyonların etkinliğini düşürüyor.
Iraklı güvenlik uzmanı Hişam el Haşimi de Bağdat-Washington arasındaki ortak güvenlik anlaşmasının üçüncü bir ülkeden askeri yardım istenmesine mani olmadığının altını çiziyor.
İbadi ise “Rusya’ya çağrı yapmanın zamanı değil, bu ABD ile ilişkileri çıkmaza sokar” diyerek baskıları savuşturmaya çalışıyor.
SAHADA RUSYA YOK AMA HİBRİD ORTAKLIK VAR
ABD, Rusları ne kadar uzak tutmaya çalışırsa çalışsın IŞİD’le savaşta Rusya bir şekilde var.
Bir kere Suriye’deki operasyonlara paralel olarak Bağdat’ta Rusya, Irak, İran ve Suriye ile birlikte askeri istihbarat odası kuruldu. İstihbarat odasından gelen bilgiler ışığında Irak uçakları IŞİD mevzilerini vurmaya başladı. Geçen hafta Beyci rafinerisinin alınmasında da bu merkezden gelen istihbarat işe yaradı.
İkincisi IŞİD ile mücadelede Rus silahları da devrede. ABD’den beklenen silahların gecikmesi üzerine yüzünü Rusya’ya dönen Irak, TOS-1 tipi roket sistemleri ve Mi-28 helikopterleri satın aldı.
Üçüncüsü Iraklılar Amerikalıları sinir edecek şekilde silahları entegre etme yoluna gidiyor.
Defense News’e göre Iraklılar Amerikan Abrams tanklarına Rus yapımı silahları monte edip İran yapımı mermi kullanıyor. Pentagon hibrid silaha pek bozulmuş. Iraklılar ise IŞİD’e karşı ellerinde ne varsa kullanmak zorunda olduklarını söylüyor. Iraklılara göre hibrid silahlar özellikle patlayıcı yüklü araçları bertaraf etmede işe yarıyor. Sözgelimi IŞİD, Beyci’de bir günde 28 bomba yüklü araç kullanmış. Ertesi gün Ramadi’de 15 bombalı araç infilak ettirilmiş.
Rusya’nın Irak’ta operasyonlara girişmesi İran-ABD arasındaki örtülü mutabakatla şekillenen Bağdat siyasetine üçüncü bir ortağın çıkması anlamına geliyor. ABD için 8 yıl işgalci güç olarak kaldığı Irak’ı Rusya ile paylaşmak büyük bir hezimet demektir. Burada Iraklıları teskin için IŞİD ile mücadeleye daha fazla sahicilik katmak ve Iraklıların istediği silahları ivedilikle teslim etmek zorunda. Aksi halde Iraklılar günün birinde dümeni Rusya’ya kırabilir. İran’ın da etkisiyle Irak siyasetinin Şii kanadı bunun için çok istekli.
