Aydın Selcen

17 Haz 2019

S-400 alımı Türkiye Cumhuriyeti’ne zoraki eksen değiştirtecek. Bu ülkeyi iki yüzyıllık Batı’ya yönelen hattından ayıracak. Buna karşılık S-400 hangi ülkeden, nereden kaynaklanan hangi tehdide karşı bizi savunacak ve alımı neden zorunlu bilemiyoruz.

Prof. Dr. Serhat Güvenç, konuğum olarak katıldığı çarşamba günü ArtıTV’de yayınlanan Dünya ve Biz programımda S-400 alımının Türkiye’nin ABD ve NATO nezdinde “mavi kuvvetten kırmızıya olmasa da, sarıya geçtiği” anlamına geldiğini belirtti. Yine Serhat Hoca programın sonunda “siz olsanız nereden başlamayı önerirdiniz?” yollu varsayımsal soruma “Suriye siyasetini değiştirmekten” yanıtını verdi. Yalnızca İstanbul değil ülkemiz için önemli bir siyasal dönemeç olacağı anlaşılan 23 Haziran seçimlerine odaklanmışken bana öyle geliyor ki sanki perde açılacak ve korkarım, biz kendimizi bambaşka bir sahnede bulacağız. Bu bakımdan ben de, saygıdeğer Serhat Hoca’ya koşut biçimde, S-400 alımı ve Suriye konularının ülkemiz tarihi için merkezi önemi haiz olduklarını düşünüyorum.

07 Nis 2019

 

Hem Rusya’yla flörtün hem ABD ile sarsıntılı evliliğin sonuna mı geliyoruz? Çatık kaşlı Milli Savunma Bakanımız Akar’a bakacak olursak her şey yolunda. ABD’ye gidip hüsnükabul gördü, dönüşünde “sorun yok, Malatya hazır, F-35’leri bekliyoruz” dedi. F-35’ler Malatya yerine Arizona’da “boneyard” adı verilen piste çekildi, bir nevi ıskartaya çıktı.

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu özellikle Antalya’da yoğun biçimde belediye seçimi kampanyasına katıldı. Antalya meyve-sebze hali önünden kalktı apar topar Vaşington’daki NATO 70’inci Yıl Dışişleri Bakanları Toplantısı’na yetişti. ABD, seçimin yapılmasının hemen ardından, söz konusu toplantının hemen öncesinden, Türkiye’nin F-35 programına katılımının ve Türkiye için üretilen uçakların teslimatının askıya alındığını açıkladı. Üstelik, dosyamızda S-400 ısrarıyla gittiğimiz toplantının ana gündemi de genelde Rusya tehdidinin karşılanması ve özellikle Karadeniz’in Ruslara karşı tahkimi idi.