İbrahim Kiras

08 Ara 2020

Aşı konusu da maske işi gibi olmasın demiştim bir iki ay önce. Ne yazık ki oldu. Hem de daha kötü oldu... Çin aşısına kalmayalım diye manşet atmıştı KARAR. Ne yazık ki kaldık… Vaktinde atılmayan adımların bu saatten sonra atılmaya başlanması kayıpları geri getirmeyecek.

Şu anda dünyada Korona Virüsü’ne karşı aşı geliştiren çok sayıdaki ilaç firması içinde Almanya’da çalışan iki Türk bilim insanının buldukları ve Amerikan Pfizer firmasıyla ortak ürettikleri “Biontech aşısı” üçüncü faz testlerinin ara sonuçları ilk açıklanan ürün. Bu bakımdan ve ayrıca yeni bir teknolojiyle üretildiği için dünyanın en fazla ilgisini çeken de bu aşı oldu. İngiliz AstraZenca ve Amerikalı Moderna firmalarının aşı çalışmalarının da üçüncü faz ara sonuçları açıklandı. Rus devlet kuruluşu Gamaleya’nın aşısı da bu kategoride.

23 Kas 2017

Aktüel gelişmeler bağlamında yeniden gündeme gelen Türkiye-Rusya ilişkileri konusunu aktüalitenin dışında ele almak gerektiği açık. İki ülke arasındaki son iki yüz yıllık mücadelenin esasen okul kitaplarında “Rusların sıcak denizlere inme arzusu” diye ifade edilen jeopolitik zorunluklarla ilgili olduğu ve son iki yüz yıl boyunca geçerli olan şartların-coğrafi özellikler değişmediği için-bugün de geçerliğini koruduğunu söylemeye bile gerek yok.

Geçenlerde klasik jeopolitikçilerin “deniz gücü-kara gücü” tasnifi çerçevesini de denkleme dahil ederek iki ülke arasındaki doğal çelişkilerin görmezden gelinmesinin risklerine dikkat çekmiştim burada.

Diğer yandan, Türkiye’nin İkinci Dünya Savaşı sonrasında yeniden oluşan dünya dengeleri içinde NATO’da veya daha genel bir ifade ile Batı Bloku içinde yer alma tercihinin dayanaksız olmadığını da kabul etmek durumundayız.