Tayfun Özkaya

08 Kas 2015

Dünya Sağlık Örgütü’ne (WHO) bağlı olarak çalışan Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı’nın (IARC) işlenmiş et (sucuk, sosis vb.) ve kırmızı etin ne ölçüde kansere yol açtığı konusunda yaptığı bir değerlendirme sonuçlandı. WHO 26 Ekim 2015’te yaptığı açıklamada kırmızı et tüketimini kendi ifadesi ile ‘muhtemelen kanser yapıcı’ buldu. WHO kanserojen olabileceği düşünülen maddeleri birden beşe kadar sıralanan beş ana grup şeklinde sınıflandırıyor. 10 ülkeden 22 uzmanın oluşturduğu bir ekip kırmızı et ile ilgili sınıfı Grup 2A şeklinde belirledi. Grup 2A herhangi bir madde hakkında insanlarla ilgili kısıtlı kanıtın olduğu ve bununla birlikte deney hayvanları (kobay vb.) üzerinde yeterli kanıt bulunduğu durumları belirtmektedir. Kırmızı etin daha çok kalınbağırsak kanserine yol açtığı ileri sürüldü, ancak pankreas ve prostat kanseri için de bu kanserojen ilişki saptandı. Hatırlanacağı gibi bir süre önce aynı kuruluş Türkiye’de de kullanılan ve dünyada ise GDO’lu ürünlerde yaygın kullanılan ot öldürücü olan glyfosatı da (etken maddenin ismi) Grub 2A’ya koymuş idi.

12 Kas 2013

Tarım, Gıda ve Hayvancılık Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı tarafından kurulan bir ortak komisyonun, nüfusu on bini geçen kentlerde ‘evlerde yemek yapmayı’ yasaklamak için bir yasa taslağı üzerinde çalışmalar yaptığını öğrendik. Komisyon üyelerinden bir uzman “evde yapılan yemeklerde sağlık koşullarına yeterince dikkat edilmediği için gıda zehirlenmeleri olduğunu ve tasarının halkın sağlığını korumayı amaçladığını” söylüyor.