banka

Vatandaş borçla yaşıyor!
Tüketici kredileri 1,2 trilyon lirayı aştı BDDK tarafından yayımlanan haftalık bültende halkın borçla yaşadığı bir kez daha görüldü. Tüketici ve ihtiyaç kredilerinden kredi kartlarına kadar yurttaşlar bir haftayı daha da borçlanarak geçirdi. Kredi kalemlerinde yüksek artış Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) bültenine göre tüketici kredileri 1,2 trilyon lirayı aştı. Verilere göre, tüketici kredileri tutarı, 3 Mart itibarıyla 17 milyar 414 milyon lira artışla 1 trilyon 202 milyar 849 milyon liraya yükseldi. Söz konusu kredilerin 369 milyar 888 milyon lirası konut, 57 milyar 658 milyon lirası taşıt ve 775 milyar 303 milyon lirası ihtiyaç kredilerinden oluştu. Taksitli ticari kredilerin tutarı 4 milyar 314 milyon lira artarak 989 milyar 156 milyon liraya çıktı. Bankaların bireysel kredi kartı alacakları da yüzde 2,1 artışla 514 milyar 44 milyon lira oldu. Bireysel kredi kartı alacaklarının 260 milyar 114 milyon lirası taksitli, 253 milyar 930 milyon lirası taksitsiz oldu. 1 hafta 94 milyar 564 milyon lira Verilere göre, bankacılık sektöründe takipteki alacaklar, 3 Mart itibarıyla bir önceki haftaya göre 1 milyar 371 milyon lira azalarak 159 milyar 95 milyon liraya geriledi. Söz konusu takipteki alacakların 138 milyar 882 milyon lirasına özel karşılık ayrıldı. Sektörün kredi hacmi 3 Mart itibarıyla 86 milyar 752 milyon lira arttı. Söz konusu dönemde toplam kredi hacmi 8 trilyon 1 milyar 643 milyon liradan 8 trilyon 88 milyar 395 milyon liraya çıktı. Bankacılık sektöründeki toplam mevduat, geçen hafta 94 milyar 564 milyon lira arttı. Söz konusu haftada yüzde 1 artan bankacılık sektörü toplam mevduatı, 9 trilyon 530 milyar 761 milyon lira oldu. Aynı dönemde bankacılık sisteminin yasal öz kaynaklar 105 milyon lira artışla 1 trilyon 756 milyar 260 milyon lira oldu.
Halk karnını doyuramazken, bankalar kâra doymuyor!
Bankaların net kârı 2022'de yüzde 366 arttı BDDK verilerine göre 2022'de sektörün kârı bir önceki yıla göre yüzde 366 artış kaydetti. Net kârı, 2021 yılına göre yüzde 433,45 milyar TL’ye ulaştı. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre, bankacılık sektörünün toplam aktif büyüklüğü Aralık 2022 itibarıyla 2021 sonuna kıyasla yüzde 55,7 artarak 14 trilyon 344,4 milyar liraya ulaştı. Net kâr 433 milyarı aştı BDDK tarafından, Aralık 2022 dönemine ilişkin "Türk Bankacılık Sektörünün Konsolide Olmayan Ana Göstergeleri" raporu yayımlandı. Rapora göre, aralıkta bankacılık sektörünün aktif büyüklüğü 14 trilyon 344 milyar 402 milyon lira düzeyinde gerçekleşti. Sektörün aktif toplamı 2021 sonuna göre 5 trilyon 128 milyar 939 milyon lira artış kaydederken, bunun oransal karşılığı yüzde 55,7 oldu. Bankaların kaynakları içinde en büyük fon kaynağı durumunda olan mevduat, aralıkta 2021 sonuna göre yüzde 67,1 artarak 8 trilyon 861 milyar 858 milyon liraya yükseldi. Aralık ayında, önceki yılın aralık ayına göre en büyük aktif kalemi olan krediler yüzde 54,7 artarak 7 trilyon 580 milyar 668 milyon TL'ye, menkul değerler toplamı da yüzde 60,5 artarak 2 trilyon 370 milyar 22 milyon liraya yükseldi. Bu dönemde, kredilerin takibe dönüşüm oranı da yüzde 2,10 oldu. Aynı dönemde öz kaynak toplamı yüzde 97,1 artışla 1 trilyon 407 milyar 74 milyon liraya ulaştı. Sektörün aralık sonu itibarıyla dönem net karı 433 milyar 457 milyon lira, sermaye yeterliliği standart oranı yüzde 19,46 seviyesinde gerçekleşti.
Bankalarda kâr yarışı!
Bankalar ilk 9 ayda kârını beş kat artırdı Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre, Türk bankacılık sektörünün toplam aktif büyüklüğü eylül itibarıyla 2021 sonuna kıyasla yüzde 42.2 artarak 13.1 trilyon liraya ulaştı. Yılın ilk 9 ayında sektörün net kârı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 402.5 artarak 286.2 milyar lirayı buldu BDDK tarafından, Eylül 2022 dönemine ilişkin "Türk Bankacılık Sektörünün Konsolide Olmayan Ana Göstergeleri" raporu yayımlandı. Rapora göre, eylülde bankacılık sektörünün aktif büyüklüğü 13 trilyon 99 milyar 876 milyon lira düzeyinde gerçekleşti. Sektörün aktif toplamı 2021 sonuna göre 3 trilyon 884 milyar 413 milyon lira artış kaydederken, bunun oransal karşılığı yüzde 42,2 oldu. Tüm kalemlerde yüksek artış Bu dönemde, sektörün en büyük aktif kalemi olan krediler yüzde 39,5 artarak 6 trilyon 835 milyar 941 milyon liraya, menkul değerler toplamı yüzde 44,2 yükselerek 2 trilyon 129 milyar 777 milyon liraya çıktı. Kredilerin takibe dönüşüm oranı eylül itibarıyla yüzde 2,28 seviyesinde gerçekleşti. Bankaların kaynakları içinde en büyük fon kaynağı durumunda olan mevduat, eylülde 2021 sonuna göre yüzde 51,8 artarak 8 trilyon 52 milyar 541 milyon liraya yükseldi. Aynı dönemde öz kaynak toplamı yüzde 66,5 artışla 1 trilyon 188 milyar 813 milyon liraya ulaştı. Sektörün eylül sonu itibarıyla dönem net karı 286 milyar 170 milyon lira, sermaye yeterliliği standart oranı yüzde 18,83 seviyesinde gerçekleşti.
Bankalar gayrimenkul zengini
Bankalar borcunu ödeyemeyen vatandaşın gayrimenkullerine el koyuyor Ödenemeyen krediler nedeniyle başta kamu bankaları olmak üzere toplam 20 banka 4 bin 444 gayrimenkule el koydu. Bunların 2 bin 550 adedi ise satışa çıkarıldı. Bankalarda batık kredi miktarı 162 milyar lirayı aşarken borçlular için de zorlu dönem yaşanıyor. Cumhuriyet’ten Şehriban Kıraç’ın haberine göre, Türkiye’deki 20 bankanın kredi borçlarına karşılık el koyduğu gayrimenkul sayısı 4 bin 444’e dayandı. Bankalar, fabrika, atölye, tarla, bağ, bahçe, dükkân, villa, çiftlik, arsa ya da konutu aldığı bireysel ve ticari krediye ipotek gösteren binlerce borçlunun gayrimenkullerine el koydu. Bankaların elindeki 2 bin 839 gayrimenkül satılık Bankaların resmi internet sitelerinde yer alan bilgilere göre kamu bankalarında halen satılık toplam 2 bin 550 gayrimenkul var. VakıfBank el koyduğu 1170 gayrimenkulle başı çekerken Ziraat Bankası’nın elinde 840, Halkbank’ın elinde 540 satılık gayrimenkul var. Özel bankalarda ise toplam 1555 gayrimenkul bulunuyor. Bu kapsamda DenizBank 500 gayrimenkulle ilk sırada yer alırken Şekerbank’ta 445, Garanti BBVA’da 236, İş Bankası’nda 144, TEB’de 78, Akbank’ta 68 satılık konut bulunuyor. Katılım bankalarının elinde ise toplam 339 gayrimenkul var. Albaraka Türk 162 gayrimenkul ile ilk sırada yer alırken Kuveyt Türk ve Türkiye Finans’ın elinde 70’er gayrimenkul bulunuyor. Tarımsal kredilerde ön plana çıkan Ziraat Bankası ve Şekerbank’ta satılık tarlaların sayısı yüksek.
Yurttaş yoksullaşırken, bankalar zenginleşiyor
BDDK verilerine göre, Türk bankacılık sektörünün toplam aktif büyüklüğü aralık itibarıyla 2020 sonuna kıyasla yüzde 50,9 artarak 9 trilyon 213,2 milyar liraya yükseldi. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından, Aralık 2021 dönemine ilişkin "Türk Bankacılık Sektörünün Konsolide Olmayan Ana Göstergeleri" raporu yayımlandı. BDDK verilerine göre, Türk bankacılık sektörünün toplam aktif büyüklüğü aralık itibarıyla 2020 sonuna kıyasla yüzde 50,9 artarak 9 trilyon 213,2 milyar liraya yükseldi. Rapora göre, aralıkta bankacılık sektörünün aktif büyüklüğü 9 trilyon 213 milyar 196 milyon lira düzeyinde gerçekleşti. Sektörün aktif toplamı 2020 sonuna göre 3 trilyon 106 milyar 754 milyon lira artış kaydederken, bunun oransal karşılığı yüzde 50,9 oldu. Kredilerde artış Aralıkta 2020 sonuna kıyasla, sektörün en büyük aktif kalemi olan krediler yüzde 37 artarak 4 trilyon 900 milyar 955 milyon liraya, menkul değerler toplamı yüzde 44,4 yükselerek 1 trilyon 476 milyar 598 milyon liraya çıktı. Bu dönemde, kredilerin takibe dönüşüm oranı da yüzde 3,15 seviyesinde gerçekleşti. Net kâr 93 milyar 83 milyon Bankaların kaynakları içinde en büyük fon kaynağı durumunda olan mevduat, aralıkta 2020 sonuna göre yüzde 53,5 artarak 5 trilyon 303 milyar 348 milyon liraya yükseldi. Aynı dönemde öz kaynak toplamı yüzde 18,6 artışla 710 milyar 965 milyon liraya ulaştı. Sektörün aralık sonu itibarıyla dönem net karı 92 milyar 83 milyon lira, sermaye yeterliliği standart oranı yüzde 18,34 seviyesinde gerçekleşti.
Bankalar kâra doymuyor
Kasım sonu itibarıyla bankacılık sektörü net kârı 75,3 milyar TL oldu. Bankaların kârı bir önceki ayda 66,1 milyar TL düzeyindeydi. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu ( BDDK), bankacılık sektörü kasım ayı bilanço verilerini açıkladı. Buna göre Kasım 2021 döneminde sektörün aktif büyüklüğü 8 trilyon 949 milyar 231 milyon TL oldu. Sektörün aktif toplamı 2020 yılsonuna göre 2 trilyon 842 milyar 789 milyon TL arttı. Sektörün net karı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 31,4 artarak 75 milyar 319 milyon liraya çıktı. Kasım 2021 döneminde en büyük aktif kalemi olan krediler 4 trilyon 787 milyar 516 milyon TL, menkul değerler 1.445.682 milyon TL olarak gerçekleşti. 2020 yılsonuna göre sektörün toplam aktifi yüzde 46,6, krediler toplamı yüzde 33,9, menkul değerler toplamı yüzde 41,4 büyüdü. Geçikmiş alacaklar azaldı Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun açıkladığı verilere göre, bankacılık sektöründe tahsili gecikmiş alacakların toplam kredilere oranı kasım itibarıyla yüzde 3,22 oldu, Ekim 2021 döneminde bu oran yüzde 3,5 seviyesindeydi. 2020'nin aynı döneminde ise yüzde 3,97 seviyesindeydi. Mevduatlar arttı Bankaların kaynakları içinde, en büyük fon kaynağı durumunda olan mevduat 2020 yılsonuna göre yüzde 50,6 artışla 5 trilyon 203 milyar 976 milyon TL’ye çıkarken 2020 yılsonuna göre özkaynak toplamı yüzde 14,5 artışla 686 milyar 678 milyon TL’ye yükseldi. Kasım 2021 döneminde sektörün dönem net kârı 75 milyar 319 milyon TL, sermaye yeterliliği standart oranı ise yüzde 17,79 seviyesinde gerçekleşti. Çekirdek sermaye yeterlilik oranı yüzde 13 oldu. Kasım 2020’de bu oran yüzde 15 olmuştu. Sermaye yeterlilik oranı ise yüzde 18’e geriledi. Geçen yılın Kasım ayında yüzde 19’du.
kredi ve kredi kartı kullanımı arttı
Takipli alacaklar 151 milyarı aştı BDDK haftalık bültenine göre, bankacılık sektörün kredi ve kredi kartı kullanımında artış yaşanırken, sektörde takipteki alacaklar 22 Ekim'den bu yana 800 milyar TL artarak 151.1 milyar liraya ulaştı. BDDK haftalık bültenine göre, bankacılık sektörün kredi hacmi 22 Ekim haftası itibarıyla 68.4 milyar lira arttı. Söz konusu dönemde toplam kredi hacmi 4 trilyon 89,9 milyar liradan 4 trilyon 158,3 milyar liraya çıktı. Bankacılık sektöründeki toplam mevduat (bankalararası dahil), 22 Ekim haftası itibarıyla 108.6 milyar lira artış kaydetti. Sektörün toplam mevduatı, 4 trilyon 355,1 milyar lira oldu. Sektörde ticari ve diğer krediler 3 trilyon 232,5 milyar liraya yükselirken 15 Ekim haftasında bu rakam 3 trilyon 168,1 milyar lira seviyesindeydi. Bireysel kredi kartları 15 Ekim’deki 184.6 milyar liradan 22 Ekim’de 185.2 milyar liraya yükseldi. Sektörde tüketici kredileri 3.2 milyar lira artarak 740.5 milyar liraya ulaştı. BDDK haftalık verilerine göre, bankacılık sektöründe takipteki alacaklar, 22 Ekim haftası itibarıyla 800 milyon lira artarak 151.1 milyar liraya çıktı.    
kredisini ödeyemeyenler için önemli karar maaştan kesilen para iade edildi
Ankara'da bir kamu kurumu çalışanı, bankadan çektiği ihtiyaç kredisini ödeyemeyince banka icra takibi başlattı. Maaşından 4'te 1 oranında kesinti yapılan M.Ö., Tüketici Mahkemesi'nde dava açtı. Mahkeme, kesilen paranın iadesine karar verdi. Sputnik Türkiye’nin haberine göre, Kamu kurumunda çalışan M.Ö., ihtiyaç kredisini ödeyemeyince banka tarafından icra takibi başlatıldı ve sözleşmeden doğan takas mahsup hakkı öne sürülerek, maaşından 4'te 1 oranında kesinti yapıldı. M.Ö., avukatı Fırat Bilici aracılığıyla Tüketici Hakem Heyeti'ne başvurdu. Dilekçede, icra takibinin sonucu beklenmeden maaşa el koyulmasının, hukuk devleti ilkelerini zedeleyici olduğu ve bankanın hakkını hukuki yollara başvurmadan zorla aldığı ileri sürüldü. Tüketici Hakem Heyeti ise bankayı haklı bularak, itirazı reddetti. Önce banka haklı bulundu Avukat Bilici, bunun üzerine 'İcra İflas Kanunu’nun ilgili maddeleri ve Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin daha önce bu tür uyuşmazlıklara ilişkin kararlarına atıfta bulunarak, Ankara Batı 1. Tüketici Mahkemesi’nde dava açtı. Bilici, dava dilekçesinde, müvekkilinin onayı olmadan bankanın, maaşın 4'te 1'ine el koyduğuna dikkat çekti. Bankanın, sözleşme imzalarken müvekkiline maddeleri yeteri kadar anlatmadığı, kredi sözleşmesinin ilgili hükümlerinin bu nedenle iptal edilmesi gerektiği belirtildi. Mahkeme de Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'nin benzer davada verdiği kararı örnek göstererek, davayı reddetti. Kararla bankanın ilgili sözleşmeden doğan takas mahsup hakkını kullanmasının yasal olduğuna hükmedildi. Aynı mahkeme bu kez tüketiciyi haklı buldu Avukat Bilici, davanın reddedilmesi üzerine, 'Türk Borçlar Kanunu’nun takas hükümlerini düzenleyen ve 'alacaklının rızasıyla takas edilebilir alacaklar' başlıklı 143. maddesi ile Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun kararlarını gerekçe göstererek, karara tekrar itiraz etti. Bu kez davayı kabul eden mahkeme, yargılama sonucunda, önceden imzalanan sözleşmeyle bankaya böyle bir yetkinin verilmesinin 'İcra İflas Kanunu'na aykırı olacağı ve hak arama yollarına güveni sarsacağı gerekçesiyle tüketiciyi haklı buldu. Mahkeme kararında, kesilen paranın iadesi ile Tüketici Hakem Heyeti kararının iptaline karar verildi. 'Bu şekilde birçok kişi mağdur ediliyor' Konuya ilişkin açıklama yapan avukat Bilici, icra yetkisinin sadece icra dairelerine ait olduğunu belirterek, şu değerlendirmeyi yaptı: "Bu şekilde birçok kişi mağdur ediliyor. Tüketici Hakem Heyeti düzgün bir inceleme yapmadan itirazımızı reddetti. Biz ret kararının iptali için mahkemeye gittik. Mahkeme, bazı Bölge Adliye Mahkemesi ve yerel mahkeme kararlarını örnek göstererek davayı kabul etmedi. Bunun üzerine biz Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2020’de bu konuda aldığı bir kararı mahkemeye sunarak, itiraz ettik." Mahkemenin bu kez itirazı haklı bularak yeniden yargılama kararı verdiğini belirten Bilici, "Yargılama sonunda da haksız bir şekilde yapılan kesintinin iadesine karar verildi. Yerel mahkemenin verdiği kararlarla mağdur edilen tüketiciler, bu işin peşine düşerlerse haklarına kavuşurlar" dedi. Kaynak: Sputnik Türkiye  
yeni türkiye’nin normali elini kime uzatsan borç sahibi
Esnafından çiftçisine salgın boyunca desteksiz kalan ve geliri azalan yurttaşın tek çaresi kredi çekmek oldu. Son bir ayda 30 bin KOBİ borçlanırken icra dairelerindeki dosya sayısı geçen seneye göre 1 milyon 752 bin arttı. Ekonomik kriz ve salgın nedeniyle geliri azalan yurttaş çareyi yüksek faize rağmen kredi çekmekte buluyor. Salgının başından bu yana açıklanan ekonomi paketlerindeyse özellikle kamu bankalarını kredi vermeye zorlayarak piyasaya para pompaladı. Bu süreçte bankacılık sektörünün kredi hacmi genişledi. Bankaların verdiği krediler mayıs ayının son haftasında 36,5 milyar liralık genişlemeyle 3 trilyon 855 milyar liraya yükseldi. Yurttaşın bankalara ve finansman şirketlerine olan borcu mayısın son haftasında 10,1 milyar lira artarak 882,3 milyar liraya yükseldi. Bu borcun 18,2 milyar lirası ise takipteki alacaklar kısmında bulunuyor. Öte yandan borcun 722,9 milyar lirası tüketici kredilerinden, 159,3 milyar lirası da kredi kartlarından kaynaklanıyor. Son hafta halkın çektiği kredilerde 4,3 milyar liralık, kredi kartı borçlarında ise 5,8 milyar liralık artış yaşandı. Yurttaşların vadesinde ödeyemediği için bankalar tarafından icraya verilen takipteki borçları toplamı 18,2 milyar lira düzende gerçekleşti. Takipteki borçların 12,9 milyar lirası tüketici kredilerinden, 5,3 milyar lirası ise kredi kartı borçlarında oluşuyor. Ayrıca bankaların zamanında tahsil edemediği için takibe aldıkları ancak daha sonra da varlık yönetim şirketlerine sattıkları alacaklarından kaynaklanan borç da Mart 2021 sonu itibariyle 30,3 milyar lira olarak açıklandı. Dört ayda 34,5 milyar lira faiz ödendi İktidarın doğrudan destek vermek yerine borçlandırmaya teşvik ettiği yurttaşın, bankalara ödediği faiz de artan borçlarına paralel olarak artıyor. BDDK’nin verilerine göre bu yılın ilk dört aylık döneminde vatandaşlar tüketici kredisi ve kredi kartı borçları nedeniyle bankalara toplam 34,5 milyar lira faiz ödediler. Ödenen faiz geçen yılın aynı dönemindeki 25,9 milyar liraya göre yüzde 33,7 oranında artış gösterdi. 30 bin KOBİ bir ayda borçlandı KOBİ’lerin bankalara olan borcu nisanda bir önceki aya göre 3,5 milyar lira daha artarak 939,1 milyar liraya yükseldi. Bu kredilerin 57,2 milyar liralık kısmı zamanında ödenmediği için bankalar tarafından takibe alınan kredilerden oluşuyor. Bankalara borcu bulunan KOBİ sayısı da Nisanda 29 bin artarak 4 milyon 229 bine yükseldi. Bunların da 280 bini borcunu ödeyemediği için bankalar tarafından icraya verilmiş durumda. KOBİ kredilerinde yılın ilk dört aylık döneminde ise 33,1 milyar liralık büyüme yaşandı. Aynı dönemde borçlu KOBİ sayısında 131 bin artış oldu. Çiftçinin borcu 143,6 milyar lira Tarım sektörünün bankacılık sektörüne olan borçları da nisanda bir önceki aya göre 3,2 milyar lira, geçen yılın sonuna göre ise 21,2 milyar lira artarak 143,6 milyar liraya yükseldi. Tarım sektörünün kredi borçlarının 106,4 milyar lira ile büyük bölümü kamu bankalarına olan borçlardan kaynaklanıyor. Özel bankalar da sektöre 37,2 milyar liralık kredi kullandırdı. Sektörün zamanında ödeyemediği için bankalar tarafından takibe alınan kredi borcu ise 4,9 milyar lira düzeyinde bulunuyor. İcra dosyaları 1,7 milyon arttı Ulusal Yargı Ağı (UYAP) üzerinden alınan verilere göre yılbaşından bu yana icra ve iflas dairelerine toplam 3 milyon 132 bin yeni dosya geldi. Yeni gelen dosya sayısı geçen yılın aynı dönemine göre 1 milyon adet arttı. Geçen yıl nisan ayından itibaren üç ay süreyle icra dairelerine başvurular ertelenmişti. Bu yılki yüksek artışın önemli bir nedenini de bu ertelemenin etkisi oluşturuyor. İcra dairelerinde derdest bulunan dosya sayısı ise bir yıl öncesine göre 1 milyon 752 bin adet artarak 22 milyon 98 bine çıktı. Kaynak: BirGün      
her ay binlerce yeni icra dosyası ekleniyor
Bu yılın ilk 4 ayında icra ve iflas dairelerinde dosya sayısı 2,5 milyona yaklaştı CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, hayat pahalılığı, ekonomik krizler ve salgın sürecinin neden olduğu sorunlarla boğuşan Türkiye'de, dosyaların icra ve iflas dairelerine sığamaz duruma geldiğini söyledi. Ekonomik buhran nedeniyle, vatandaşın kredilerle yaşamaya çalıştığını söyleyen Ömer Fethi Gürer, “Bu yılın ilk 2 ayındaki verilere göre, tüketici kredisini ödeyemeyen 75 bin kişi ve kredi kartı borcunu ödeyemeyen 76 bin kişinin bankalar tarafından icraya verilmesi, yaşanılan sorunun boyutlarını gösteriyor” diye konuştu. Gürer, Türkiye'de her kesimden insanın gelirleri daralırken zorunlu giderlerinin arttığına işaret ederek “Son 5 yılda bankalara tüketici kredisini ödeyemeyen 2 milyon 357 bin, kredi kartı borcunu ödeyemeyen 2 milyon 475 bin kişinin olması ekonomide yaşanan tıkanmanın yansımasıdır” dedi. Milyonlar işsiz kaldı Gürer, icra ve iflas dairelerine bu yılın ilk 4 ayında 2,5 milyona yakın yeni dosya açıldığına vurgu yaptı. Yeni dosya sayısının geçen yılın aynı dönemine göre 500 binden fazla artığına dikkat çeken Gürer, icra dairelerindeki derdest olan dosya sayısının da 22 milyon civarında olduğunun saptandığını kaydetti Gürer, “Salgın sürecinde doğrudan ihtiyaç sahiplerine yeterli destek sağlanmadı. Milyonlarca kişinin iş yeri kapandı ve bu kişiler işsiz kaldı. Esnafın yanında, tarımla ilgilenenler de süreçten en çok etkilenen kesim oldu. Yanlış tarım politikaları çiftçi ve besiciyi bitirdi. Üreticiler ve çiftçiler tarlasını, bağını, bahçesini ve traktörünü sattığı halde borçlarından kurtulamadığı gibi icra kıskacıyla da baş başa kaldı. Aracılar nedeniyle tüketici de pahalı ürün almak zorunda kalıyor. Ne yazık ki kilo ile ürün alan tüketiciler gram ile ürün alır duruma geldi” diye konuştu. Toplum yoksullaşıyor Çiftçilerin yaşadığı sorunların benzerinin esnafların da yaşandığını anlatan Gürer, “Artan maliyetler, insanların alım gücünün zayıflaması ile birlikte işçinin ve emeklinin açlık sınırının altında ücret alması bu kesimlerin alım gücünü zayıflatıyor. Bu durumda da esnaf ciddi derecede kan kaybediyor. Her yıl yüzbinlerce esnaf, bankalara ve kredi kefalet kooperatiflerine olan borçlarını ödeyemediği için icralık duruma düşüyor. Borçlarını ödeyemediği için canına kıyan esnaf ve sanatkarların varlığı büyük acı veriyor. Toplum her kesimi fakirleşiyor ve yandaş müteahhitler dışında işi tıkır tıkır yürüyen yok” şeklinde konuştu. ‘Esnafa ayrımsız destek sağlanmalı’ CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, iktidarın salgın sürecinde esnaf için açıkladığı desteklerin de yetersiz kaldığını belirtip "Zorda olanların yeni krediye ulaşmaları için getirilen şartları karşılama şansı olmadığı için sorunlar giderek daha da derinleşiyor. Aylardır kapalı olan iş yerleri kira, elektrik gibi sabit giderler ile SGK ve vergi dairesine süresi gelen ödemeleri nedeniyle büyük sıkıntı içindedir. Kredileri döndürmekte ciddi zorluk yaşamaktadırlar. Çok daha etkili ve can suyu olacak destekler, ayrımsız olarak tüm esnafa sağlanmalıdır” diye konuştu.  

Sayfalar