Mehmet Y. Yılmaz
VATANDAŞA “Orası askeri sığınmacıların bulunduğu kamp, herkes gidemez” diye yutturulmaya çalışılan Apaydın Kampı ile ilgili olarak Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, ağız değiştirdi.
“Biz başbakanımızla da istişare ederek bu talebi olumlu karşıladık. TBMM’nin ilgili komisyonu ve sorumluluk içinde davranacağına inandığımız bütün o komisyon üyelerinin Apaydın Kampı dahil her yere ulaşımları sağlanabilir” dedi.
Biliyorsunuz hepimizi kandırmaya çalışmışlardı. “Kadınlar ve çocukların bulunduğu kamplar ile askerlerin bulunduğu kampların statüleri farklıdır” demişler ve buna inanmamızı ummuşlardı.
CHP milletvekili Hurşit Güneş’in ziyaret etmesine izin verilmeyen Apaydın Konaklama Tesisleri için Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç şöyle söyledi:
“BM’nin mevzuatında da kadınların, çocukların kaldığı kamplar ile asker kişilerin kaldığı kampların statüsü ayrıdır. General de var, albay da var. Kimliklerinin tespit edilmesi halinde hem kendilerinin, hem de ailelerinin zarar görmesi ihtimali vardır.”
Resmi açıklamalardan kuşku duymak, gazeteciliğin olmaz ise olmazlarındandır. Ben de bu sözler üzerine kuşkuya düştüm ve dün internetten Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği’nin (www.unhcr.org.tr) sitesine girdim.