Cenk Başlamış

17 May 2022

Üç aya yaklaşan Rusya-Ukrayna savaşına ilişkin hem uluslararası kamuoyunda hem de Türkiye'de yapılan değerlendirmeler iki farklı uca savruluyor. 

Bir yanda Rusya'yı acımasızca eleştirenler, öte yanda bir futbol takımının fanatik taraftarı gibi ölümüne savunanlar var. Taban tabana zıt iki yorumun ortak noktası ise, bu değerlendirmeleri yapanların neredeyse tamamının “gerçek” Rusya hakkında kitaplardan edindikleri bilgiler dışında fikirleri olmaması. 

Geçenlerde Moskova Devlet Dil Üniversitesi Uluslararası İlişkiler ve Sosyo-Politik Bilimler Enstitüsünden Doç. Dr. Mehmet Emin İkbal Dürre'nin, bu yazıyı yazmama vesile olan bir Twitter paylaşımını gördüm. Dürre, “Her kim ki Rusya büyük bir ülke olarak bütün siyasi ve askeri adımlarını çok ayrıntılı ve uzun vadeli hesaplanmış planlara göre yürütür diye düşünüyor ise Rusya’yı tanımıyor” diyordu. 

22 Ara 2016

Soğukkanlı katilin silahından çıkan 11 kurşunun nerede atıldığı elbette önemli ama kime sıkıldığı daha çok önemli. Bu çerçeveden bakıldığında Karlov cinayetinin aslında birinci sırada doğrudan Rusya’ya yöneldiği ve nedenin büyük olasılıkla Suriye meselesi olduğu görülüyor.