Bianet

04 Ara 2014

En son Yavuz Bingöl'ün röportaj kaydında karşımıza çıktı. Başı sıkışan "ilk hafta" iyiydi, ne güzeldi diye başlayıp sonra iktidarın dilinden devam etti. Hatırlatalım ilk hafta neler oldu, şiddeti kim kullandı?

“İlk haftasında Gezi’yi ben de destekledim ama” diye bir klişe var. Bu klişe, iktidarın kullanılmasından en çok memnun olduğu cümlelerden biri olsa gerek.

Gezi Direnişi’ni eleştirenlerin “ama”lı cümleleri AKP'nin ve dönemin başbakanı Erdoğan’ın söyleminden farklı bir biçimde gelişti. Genellikle kasıt çevreci, ağaçsever olunduğu, ama sonradan işlerin değiştiği için desteklemediklerini açıklayan gazeteci, akademiyse, ünlüler art arda dizildi. Gezi Direnişi'nin haklılığı en bariz biçimde karşılarına konulduğunda bu klişeyi kullandılar. Ardından iktidarın diline savruldular.

İlk başlarda Gezi Parkı’nı korumak isteyenler masumdu, sonra gelenler “terörist”, “çapulcu”, “bir kaç kendini bilmez”, “marjinal” vesaire vesaire.Dönemin başbakanı Erdoğan'ın kent kent gezip, meydanlarda daha sert biçimde ifade ettiklerini haklı çıkartma yolunda başlangıç cümlesi oldu bu...

19 Ara 2013

Eski kocasının öldürdüğü öğretim görevlisi Serpil Erfındık toprağa verildi. Avukat Ayşegül Altınbaş, kısa süreli koruma kararlarının etkisizliğine ve çocuk görüşü sırasında yaşanan şiddetin yaygınlığına dikkat çekti.

 

Öğretim görevlisi Serpil Erfındık’ın cenazesi, Dokuz Eylül Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde düzenlenen törenin ardından Buca Kaynaklar’da toprağa verildi.

V.A. eski karısı Erfındık’ı bir aylık koruma kararının bittiği gün, çocuğunu görme bahanesiyle geldiği evde bıçakla öldürmüştü.

bianet’e konuşan İzmir Barosu Kadın Hakları Merkezi Koordinatörü Ayşegül Altınbaş, kısa süreli koruma kararlarının etkili olmadığını, kolluk kuvvetleri tarafından ciddiye alınmadığını söyledi. İhmalde bulunan tüm yetkililerle ilgili suç duyurusunda bulunacaklarını belirtti.

29 Kas 2013

Tiyatro Hal'den Özer Arslan, Gri Sahne'den Ümit Doğan ile Bursa Devlet Tiyatrosu'nden emekli Ali Soyluoğlu ve sanatçı Deniz Türkali bakanlığın ödeneksiz tiyatrolara desteğinde "genel ahlak" kriteri aramasına tepki gösterdi.

Özel tiyatrolar Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın ödeneksiz tiyatrolara desteğinde "genel ahlak" kriteri aramasına tepki gösterdi.

Cumhuriyet'te yer alan habere göre Bakanlık Değerlendirme Komisyonu desteklemeye değer görülen tiyatrolara "Özel Tiyatroları Destekleme Yardımları Protokolü" gönderdi.

Tiyatroların bakanlıktan yardım alabilmek için imzalamakla yükümlü oldukları söz konusu protokolün 14. maddesine göre Tiyatrolar alacakları yardım karşılığında "genel ahlak kurallarına uygun" oyun sahnelemek zorunda olacaklar.

Yardım alan tiyatrolar bu koşulu yerine getirmezse Bakanlık verdiği yardım 15 gün içinde yasal faiziyle birlikte geri alacak.

18 Eki 2013

Asistanlar genelde hafta sonu çalışmaktan şikâyetçi, yarısına yakını haftada 30 saat veya daha fazla çalışıyor. Yüzde 98’i ise yaptıkları asistanlık işlerinin karşılığında sosyal güvenceleri olması gerektiğini düşünüyor.

Üniversiteler açılırken biraz da, özellikle vakıf üniversitelerindeki, emek sömürüsü hakkında birkaç kelime etmek isterim. Ne yalan söyleyeyim, 800 lira maaşla başlayıp iki yılın sonunda 1000 lirayla devam ettiğim şirketten sonra Koç Üniversitesi’ndeki 1,675 liralık burs ilaç gibi gelmişti ve çok mutluydum; burslar ayın biri dedin mi yatıyordu.

12 Tem 2013
Kahire - BİA Haber Merkezi

Şimdi ihtiyacımız olan devrimin ilkelerini gerçekleştirebileceğimiz bir anayasa yapılması; yani herkesin cinsiyet, din ve sınıf ayrımı olmadan eşit kılınması. Cumhurbaşkanı ve parlamento seçme konusunda aceleci davranmamalıyız. Eski hatalarımızı tekrarlamamalıyız.

Tarih boyunca her devrim, karşı-devrimini yaşadı. Mısır örneğinde de görüldüğü üzere, iç ve dış mihraklar Ocak 2011 Devrimi’ni alaşağı etmek için birleşti.

Ancak bu mihraklar 30 Haziran 2013 günü yaşanan devrimde kaybettiler ve kaybetmeye de devam edecekler, çünkü Müslüman Kardeşler’e karşı ayaklanan Mısırlı binlerce genç kadın ve erkek geçmişten dersini aldı. Bilinç düzeyleri örgütlenme ve birlik düşünceleriyle yükseldi.

12 Ara 2012

İnsan hakları haftasında yine KCK operasyonları yapıldı, yine Kürt siyasetçiler, gazeteciler göz altına alındı. Bildiğimiz, alıştığımız, alıştırıldığımız haller! Gözaltı sürecinden sonra ne olacağını da, iddianamelerde yer alacak delilleri de şimdiden söylemek mümkün. Televizyon dizileri nasıl anlatı klişeleri kullanıyorsa, bu operasyon silsileleri de benzer klişeleri kullanıyor, hep beraber  bildiğimiz hikayenin bildiğimiz sonunu bekliyoruz. Özellikle 2009'dan bu yana devam eden davaların seyri, davaların ana akım basında çerçeveleniş biçimi - eğer habere konu olurlarsa elbette- , davaların toplumun büyük segmentlerinde meşrulaştırılma halleri artık pek tanıdık. Tanıdıklaştıkça, rıza üretiyor, rıza ürettikçe de kendini yeniden doğuruyor.