CRI Türkçe

22 Şub 2023

Pazarcık 7.7 ve Elbistan 7.6 depremleri, sadece Türkiye’yi değil, Suriye’yi de etkiledi. Suriye’de de çok sayıda can kaybı var.

Yani iki komşu ülke olarak, deprem felaketinden birlikte etkilendik.

Haliyle iyi komşuluk ilişkilerine, komşuluk dayanışmasına her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var.

Ne yazık ki Atlantik kampının 12 yıldır Suriye’ye sürdürdüğü saldırı nedeniyle, komşumuz dünyanın çok az ülkesinden yardım ve destek alabilmektedir. Kabaca kıyaslarsak, Türkiye’ye yardım yapan ülkelerin yaklaşık dörtte biri, Suriye’ye yardım ediyor…

ÇİN’İN ABD’YE SURİYE BASKISI

Çin’in diplomatik baskısı nedeniyle ABD Suriye’ye uyguladığı yaptırımları 180 günlüğüne “kaldırdı.” ABD yaptırımları “kaldırdığı” için de bazı Batılı ülkeler sonradan Suriye’ye kısmi destekler verdiler.

“Kaldırıldı” kelimesini şundan tırnak içine aldım: ABD 180 günlüğüne kaldırdığı yaptırımları, ayrıntılarda çeşitli şartlara bağlamış görünüyor…

30 Mar 2022

Editörün notu: Çin-AB ilişkileri, her iki taraf da kapsamlı stratejik ortaklıklarına bağlı kalsalar da, özellikle son on yılda köklü değişiklikler geçirdi. Çin ile AB Covid-19 salgını, iklim değişikliği ve jeopolitik çatışmalar gibi sorunların üstesinden gelmek için nasıl birlikte çalışabilir? Dört uzman bu konudaki görüşlerini China Daily ile paylaştı.

Çin’in Ukrayna-Rusya çatışmasına tepkisi Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve Avrupa Birliği’nin (AB) tepkisinden farklıydı ve bunun sonucunda üç tarafın bu krizden ne kazanıp ne kaybedecekleri konusundaki spekülasyonlar arttı. Ancak çatışmanın, Avrupa güvenlik yapısı ve dünya düzenini sarstığı için Çin-AB ilişkilerini etkilemenin yanı sıra, jeopolitik üzerinde muazzam bir etkisi olacak.

Çin, Avrasya anlaşmazlığı dâhil hiçbir çatışmada taraf tutmamasına rağmen, Batı yaptırımlarının ve jeopolitik çatışmaların dolaylı kurbanı oldu. Ukrayna krizi, istikrarsız tedarik zincirleri ve ABD’nin tasarladığı artan ideolojik ve stratejik çatışmalar çinin dış ortamına ciddi hasarlar verdi ve böylece gelişmesini etkiledi.

08 Ara 2021

Putin ile Modi’nin zirvesi öncesi şöyle diyor TRT: “Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in yarın Hindistan’a yapacağı ziyarette savunma iş birliği ve Çin’e karşı ortaklık konularını görüşmesi bekleniyor.” (trthaber.com, 5.12.2021).

Kim bekliyor? Uluslararası ilişkiler uzmanları mı? Diplomatik kaynaklar mı? Amerikalılar mı? TRT yöneticileri mi? Belli değil!

Özne, gizli…

TRT’nin bu “haber”inin alındığı adres Anadolu Ajansı. Ancak orada da bir kaynak yok!

Haber dedik ama gazetecilik ölçülerine göre bu bir haber değil elbette… Hatta başarısız bir yorum-analiz bile değil. Temenni içeren kaba bir propaganda çalışması en fazla…

Yazık ki vergilerimizle uluslararası ilişkilere takla attırılan işler yapılıyor Anadolu Ajansı’nda ve TRT’de!

SETA’NIN AA VE TRT’Yİ DÜŞÜRDÜĞÜ DURUM

16 Kas 2021

Belarus’tan Polonya’ya (yani AB’ye) geçmek üzere sınırda bekleyen yaklaşık 2 bin göçmen nedeniyle dünya alarmda…

Avrupa Birliği’nin (AB) çeşitli kurumları toplantı üzerine toplantı yapıyor, AB, Belarus’a uyguladığı yaptırımları genişletme kararı alıyor. Birleşmiş Milletler (BM) ve NATO üst üste açıklamalar yayımlıyor. Amerika Birleşik Devletleri (ABD), Rusya’yı suçluyor.

Ukrayna alarmda. Letonya Belarus sınırında askeri tatbikat başlattı. Türkiye, AB baskısı nedeniyle Irak, Suriye ve Yemen vatandaşlarına İstanbul-Belarus uçak bileti satmama kararı aldı. Konu, Irak Kürt Bölge Yönetimi ile PKK arasında bile krize neden oldu.

FRANSA-İNGİLTERE GÖÇ KRİZİ

Oysa bu süreçte, Fransa ile İngiltere arasında da bir göç krizi var ve neredeyse haber değeri bile görmüyor. Üstelik Belarus-Polonya sınırında bekleyenlerin yaklaşık iki katı göçmen, Fransa’dan İngiltere’ye geçmiş durumda ve Paris ile Londra karşılıklı birbirini suçluyor.

12 Ağu 2021

Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) ünlü savunma, ulusal güvenlik ve dış politika dergisi National Interest, Amerikan hegemonyasının durumunu inceledi.

Mark Katz imzalı inceleme, ABD’nin dünyadaki hegemonyasının sona ermekte olduğunu belirtti ve buna dair işaretleri sıraladı.

HEGEMONYA SONUNA İŞARET EDEN 6 KONU

Katz, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nin (SSCB) dağılmasının ardından ABD’nin dünyanın tek baskın gücü haline geldiğini ancak 21. yüzyılın başından beri var olan tehditlerin bu iddiayı artık şüpheli hale getirdiğini savundu.

Katz’a göre, Amerikan hegemonyasının sora ermekte olmasının işaretleri şunlar:

1) ABD, Afganistan ve Irak’taki geniş çaplı ve uzun süreli operasyonlarda üstünlük sağlayamadı. Afganistan’dan ve 2021 sonunda Irak’tan çıkmayı planlaması, ABD’nin nüfuzunun tükendiğini gösteriyor.

2) ABD, 2008’de Gürcistan’da, 2014’te Ukrayna’da Rusya’ya yanıt verebilmekte zayıf kaldı.

05 May 2021

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Joe Biden’ın ilk 100 günü, Washington’ın üç geri adımı ile tamamlandı. Kuşkusuz her üç geri adım da nihai geri adım değil; ABD uygun şartlar buldukça hamle yapmaya, kararlılık karşısında da geri adımlar atmaya devam edecek…

Hegemonyası zayıflamakta olan ABD için “ileri-geri” hareket etmek, kaçınılmaz artık…

ABD, ÇİN KARŞISINDA GERİ ADIM ATTI

Biden yönetimi işbaşı yaptıktan sonra Çin’e karşı yüksek perdeden açıklamalar yaptı. Hint-Pasifik stratejisi gereği Çin’i Hindistan’dan Japonya’ya uzanan geniş hat üzerinde çevreleme stratejisini yoğunlaştıracağını ortaya koydu. Bunun gereği olarak Asya’ya çıkarma yaptı ve Japonya’dan Avustralya’ya, Hindistan’dan Güney Kore’ye temaslarda bulunarak Çin’e karşı bir cephe inşa etmeye çalıştı. Hatta Pentagon içinde “Çin Görev Gücü” kurarak, silahlı mesaj da verdi.

28 Mar 2021

1999’da Amerika Birleşik Devletleri (ABD) öncülüğündeki NATO, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) iznini almadan Yugoslavya’yı alenen bombaladı ve 3 Çinli gazeteci dâhil olmak üzere çok sayıda masum sivilin ölümüne neden oldu. 22 yıl geçti, NATO’dan atılan 15 ton seyreltilmiş uranyum bombası hala insanlara zarar vermeye devam ediyor.

Sırp biyolog Stankovic, Uranyumun çürümesinin 4,5 milyar yıl süreceğine ve radyoaktif maddelerin neden olduğu anormal fenomen ilk olarak hücre mutasyonlarına yol açacağını belirtti.

Sırbistan Acil Durum Merkezi Klinik Bölümü Müdürü Grujcic, bir klinisyen olarak yaşlılarda sık görülen tümörlerin gençlerde giderek daha fazla ortaya çıktığını ve çoğunun kötü huylu tümörlere dönüştüğünü fark etti.

26 Mar 2021

Dış politikayla ilgilenenler, kaçınılmaz olarak, zorunlu olarak, bir yandan ülkelerin içindeki sınıf mücadelesiyle; yani üretim, mülkiyet, bölüşüm ilişkileriyle; bir yandan da ülkelerin dışındaki pazar, ham madde, ucuz emek talebiyle ilgilenirler. İçeride baktıklarıyla dışarıda baktıkları birbirinin tamamlayanı, bütünleyenidir. Aralarında doğrudan ilişki vardır. Çünkü iktisat; siyasetle ve dış politikayla doğrudan ilgilidir. Bu nedenle, sıklıkla vurguladığımız üzere, büyük bir devletin, emperyalist bir gücün kurumsal dış politikası, bir partiden diğer partiye, bir başkandan diğer başkana değişmez. Aksini öne sürenler yanılırlar. Bunun somut örneği, Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) izlediği dış politikadır.

15 Oca 2021

Kongre binasındaki son karışıklıktan sonra, görev süresi bitmekte olan Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Donald Trump'ın sosyal medyada tercih ettiği Twitter'ı kullanması kalıcı olarak yasaklandı. Twitter bu kararın Trump'ın Twitter hesabında "gelecekteki silahlı protestolar için planlarının olduğunun" görülmesinden sonra alındığını bildirdi.

İronik olarak, Trump, küçük bir seçkinin tekelindeki geleneksel medyaya güven duymadığı için başkanlığı süresince Twitter'ı kendi halkına doğrudan seslenmek için kullanmıştı. Trump böyle yaparak, ABD merkezli uluslararası sermayenin (Trump bunlara "küreselciler" diyor) hizmetinde olduğuna inandığı ve güvenmediği medyanın tekelini kırabilmişti.

Aslında, internetin ve beraberindeki sosyal medyanın büyümesi geleneksel olarak güçlü yerleşik çıkarların gücünün kırılacağı alanlar olarak görüldü. Ancak Trump'ın Twitter'dan yasaklanması sosyal medyanın tarafsız bir alan olmadığını, aksine yerleşik tekelci çıkarların milyarder bir başkana karşı bile üstün geldiği bir alan olduğu yer olduğunu vurguladı.

09 Ara 2020

İstanbul'da yüzde 23,78 seviyesine düşen barajların doluluk oranı kuraklık endişelerinin artmasına sebep olurken, uzmanlar su tasarrufu yapılması uyarılarında bulunuyor. Koronavirüs (Covid-19) salgını nedeniyle su kullanımının artması, barajlardaki doluluk oranlarının düştüğü bu dönemde su tasarrufu konusunda daha dikkatli olmayı gerektiriyor.

İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Toros, CRI Türk'te Tuğçe Akkaş'ın hazırlayıp sunduğu "Manşet" programına konuk oldu. Toros, İstanbul barajlarındaki son durumu ve uygulanması gereken tasarruf planlarını anlattı. 

"SUYUN HER DAMLASI ÖNEMLİDİR"

İstanbul'daki barajların doluluk oranının yüzde 25'lerin altına düştüğünü ve düşmeye de devam ettiğini belirten Prof. Dr. Hüseyin Toros, buna neden olarak geçen eylül, ekim ve kasım aylarında beklenen yağışların gelmemesini gösterdi.

Sayfalar