Tarım Dünyası

23 Eki 2020

Yem pahalı, süt ucuz olunca inekler kesime gidiyor

Çiğ süt üreticisi, 12 yıl aradan sonra yine yoğun olarak süt ineklerini kesiyor. Yem fiyatının son 11 ayda yaklaşık yüzde 50 oranında artmasına rağmen, çiğ süt fiyatının 11 aydır hiç artmaması üreticiyi çaresiz bıraktı. Üretici zarar ettiği için süt ineklerini kestiriyor. Fakat, kesimhaneler 2-3 ay sonrasına gün veriyor.

Çiğ süt fiyatının düşük yem fiyatlarının yüksek olduğu dönemlerde zarar eden üretici süt ineklerini kestirmek zorunda kalıyor. Kesilen ineklerle birlikte hayvan varlığı azaldığı için ve doğurganlık yok olduğu için hem damızlık hem de kesimlik ve besilik hayvan ithalatı gündeme geliyor.

13 Eki 2020

Tarım konusunda önemli değişiklikler öngören “Gıda, Tarım ve Orman Alanında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı” Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde görüşülmeye başlandı. Tasarının geneli üzerinde görüşmeler tamamlandı. Haftaya maddeler üzerinde görüşmelere başlanması bekleniyor.

Hobi bahçeleri, tarım arazilerinin korunması, tütün ile ilgili düzenlemeleri daha önce yazmıştık. Tasarıda gıdada ifade özgürlüğünü tehdit eden, gıda konusunda yayın yapan, açıklama yapan, görüş bildirenlere yönelik cezaların öngörüldüğü iki madde var. Bu maddelerin gıda konusunda ifade özgürlüğünü ortadan kaldıracağı endişesi var.

29 Eyl 2020

Et, süt, yumurta üreticilerinin en önemli sorunu, yem fiyatlarındaki yüksek artışlar. Hayvancılıkta üretim maliyetinin yüzde 50-60’ını oluşturan yemin fiyatları neden kontrol edilemiyor?

Türkiye karma yemde kullandığı hammaddeler bakımından yüzde 50’nin üzerinde dışa bağımlı. Ürettiği tarım ürünleri hem gıdaya hem hayvan yemine yetmiyor. Üretimi artırmak yerine ithalat yapılıyor. Hem de öyle az buz bir ithalat değil.

Türkiye Yem Sanayicileri Birliği’nin verilerine göre, 2019 yılında 13 milyon 123 bin ton yem hammaddesi ithalatı yapan Türkiye, bunun için 4 milyar 818 milyon 598 bin dolar ödedi. Türkiye’nin toplam tarım ürünleri ithalatının yaklaşık üçte birini oluşturuyor.

İthalat rakamlarını verince hemen birileri çıkıp “ithal ediyoruz ama bunu işleyip ihraç ediyoruz” diyor. Yazdığımız her yazıda, yaptığımız her konuşmada ithalat verileri ile birlikte ihracat verilerini de veriyoruz. Keşke, Tarım ve Orman Bakanlığı, hükümet yetkilileri dahil herkes aynı hassasiyeti gösterse. Onlar genellikle ihracat verilerini verir, ithalatı görmezden gelir.

04 Eyl 2020

Türkiye İstatistik Kurumu(TÜİK) ikinci çeyrek büyüme rakamlarını açıkladı. Türkiye ekonomisi ikinci çeyrekte yüzde 9.9 küçüldü. Aynı dönemde tarım sektörü ise yüzde 4 büyüdü. Ekonomi bu kadar küçülürken tarım nasıl büyüdü?

Gayri Safi Yurt İçi Hasıla verilerine sektör bazında bakıldığında, en fazla büyüme yüzde 27.8 ile finans ve sigorta sektöründe gerçekleştiği görülüyor. Bilgi ve iletişim faaliyetlerinde yüzde 11 ve tarım sektöründe ise yüzde 4 büyüme olduğu dikkat çekiyor. En büyük daralma yani küçülme ise yüzde 25 ile hizmetler sektöründe oldu. Sanayi sektörü ise ikinci çeyrekte yüzde 16.5 küçüldü. Bütün çabalara,kampanyalara rağmen inşaat sektörü de yüzde 2.7 küçüldü.

05 Ağu 2020

Türkiye, cevizin gen merkezi ve anavatanı olan ülkelerden birisi. Fakat, bu avantajını değerlendiremediği için dünyanın en çok ceviz ithal eden ülkesi oldu. Türkiye, 2019’da 129 milyon dolarlık ceviz ithalatı yaptı.

Yaklaşık 15 yıldan bu yana ceviz yetiştiriciliği moda halinde yayıldı. Sadece kırsalda yaşayanlar değil, çoğunlukla şehirde yaşayan yatırımcılar, girişimciler, özel sektör şirketleri cevize yatırım yaptı. Yatırımların artmasında, Türkiye’nin ceviz ithalatçısı olması etkili oldu. Tarım Bakanlığı’nın fidan desteği, düşük faizli krediler ve devletin hazine arazilerini veya bozuk orman alanlarını tahsis etmesi, kiraya vermesi ile her yıl on binlerce sayıda ceviz fidanı dikildi.

Tarım Bakanlığı TÜBİTAK destekli , “Türkiye Ceviz Yetiştiriciliğini Geliştirme Entegre Projesi” uyguladı. Bu proje ile ceviz üretiminin 100 bin ton artırılması öngörülüyordu.

21 Tem 2020

Fındıkta yeni sezona günler kala rekolte tartışması alevlendi. Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin 665 bin ton olarak açıkladığı 2020 rekoltesi tartışılıyor.

Türkiye, fındık üretiminde ve ihracatında açık ara dünya birincisi. Fakat, üretimin ne kadar olduğu konusunda güvenilir, inandırıcı bir tespit yapılamıyor.

Üreticinin beklediği 2020 ürünü fındık fiyatının Kurban Bayramı öncesinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanması bekleniyor. Geçen yıl Toprak Mahsulleri Ofisi’nin fındık alım fiyatı Giresun kalite için kilo başına 17 lira, levant kalite için 16 lira 50 kuruş ve sivri fındık için 15 lira 50 kuruş olarak açıklandı.

Şimdi 2020 ürünü fındık fiyatının ne olacağı merakla bekleniyor.

15 Tem 2020

Tarımda teknoloji kullanımı bugünlerde en çok konuşulan konulardan birisi. Akıllı tarım, modern tarım, hassas tarım, tarım 4.0, dijital tarım, sensörler, yüzey tarama cihazları, kameralar, robotlar, uydular, uzaktan algılama sistemleri ve benzeri kavramlar günlük yaşamımıza girdi.

Bir yandan sağlıklı, güvenilir gıdaların üretimi için ilaç, gübre gibi kimyasalların azaltılması gündemde, bir yandan da artan nüfusun beslenmesi için verimliliğin artırılması tartışılıyor.

Verimliliğin artırılması, tarımda sorunların hızlı çözümü için teknoloji kullanımı yaygınlaşıyor. Kırsalda nüfusun yaşlanması, emek gücünün zayıflaması, çalışacak işçi bulma sıkıntısı ve diğer bir çok faktör teknoloji kullanımını zorunlu kılıyor.

Tarımda teknoloji kullanımı konusunda Türkiye, dünyada benzeri olmayan çok kapsamlı bir sistemi bundan yaklaşık 10 yıl önce gündemine aldı. “Dünyada eşi benzeri olmayan bir sistem” olarak tanıtılan, “Tarım Sektörü Entegre Yönetim Bilgi Sistemi”, AKP iktidarının tarımdaki önemli projelerinden birisiydi. Fakat, yine AKP tarafından rafa kaldırıldı.

18 Haz 2020
Tarımda zararlılara karşı kullanılan ürünler, çok farklı şekilde tanımlanıyor. Bilimsel adıyla pestisit, bu ürünleri üretenlerin ve bakanlık yetkililerinin deyimi ile “bitki koruma ürünleri”, çiftçilerin deyimi ile zirai ilaç veya böcek öldürücü, tüketicilerin ve sivil toplum kuruluşlarının deyimi ile tarım zehirleri. Adına ne derseniz deyin zararlılara karşı kullanılan bu ürünlerin kullanımı/tüketimi son yıllarda hızla artıyor.
Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre 2015 yılında 39 bin ton olan pestisit kullanımı 2018’de 60 bin tona ulaştı. Ayrıca, kayıt dışı, kaçak kullanımının çok yaygın olduğunu da unutmamak gerekir.
Bu hızlı tüketim artışı bir çok sorunu beraberinde getiriyor. Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği bu sorunlara dikkat çekmek için “zehirsiz sofralar” adıyla bir kampanya başlattı. Bir çok sivil toplum örgütünün de destek verdiği kampanya ilk sonuçlarını vermeye başladı.
11 Haz 2020
Süt sektörü Çin’e ihracat izni almanın sevincini yaşıyor. Tarım ve Orman Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğü’nün 2012 yılından bu yana sürdürdüğü çalışmalar sonucunda Çin ile anlaşmaya varıldı.
Çin Halk Cumhuriyeti Gümrükler Genel İdaresi, Türkiye’den 54 işletmenin bu ülkeye süt ürünleri ihraç edebileceğini duyurdu.
Daha önce de yazdığımız gibi, Türkiye’nin üretim potansiyeli ve sanayi altyapısı Çin’e süt ürünleri ihracatı için yeterli. Ancak, ihracat izni almak kadar ihracatı gerçekleştirmek, pazarda kalıcı olmak, rekabet edebilmek çok önemli.
İhracat izni alındıktan sonra Tarım ve Orman Bakanlığı Gıda Kontrol Genel Müdürlüğü’nün ihracat izni alan şirketlerin yöneticileri ve sektör temsilcileri ile bir toplantı yaptı. Toplantıda da ifade edildiği gibi ihracat izni verilen ürünler peyniraltı suyu tozu, peynir, süttozu, krema ve tereyağı.
İzin alınan ürünlerde Türkiye’nin dış ticaretine bakıldığında tereyağı dışındaki ürünlerde Türkiye’nin ihracatı ithalatından fazla.

İhracat izni alınan ürünlerde dış ticaret

20 May 2020

Bugünlerde pamuk ekimi tamamlanmak üzere. Sahadan aldığımız bilgilere göre üretim alanlarında ciddi bir düşüş var. Üretici pamuk ekiminden kaçıyor. Bu nedenle Türkiye yine ürettiğinden daha fazla pamuk ithal edecek.

Geçen sene 11 Eylül’de “Pamukta ithalatı durduracak tarihi fırsat” başlığı ile yazdığımız yazıda üreticilerin pamuk üretimine dönüşünü yazmış ve bunu bir fırsat olarak değerlendirilmesi gerektiğini dile getirmiştik. Üreticilerin taleplerine kulak verilmesini, ithalat yerine üretimin artırılması için atılması gereken adımları tek tek yazmıştık.

Sayfalar