Odatv

15 Ara 2022

Geçen yıl Avrupa’yı vuran kuraklık yüzünden zeytinde dünya lideri olan İspanya’da üretimde düşüş yaşandı. Türkiye’de ise zeytin ve zeytinyağı üretiminde büyük bir artış elde etti. Türkiye 2022’de sofralık zeytin üretiminde dünya lideri olurken zeytinyağı üretiminde ise İspanya’nın ardından dünya ikincisi oldu. Ancak uzun süredir maden ve enerji projelerinin hedefindeki zeytinlikleri yıkıma açacak olan yasal düzenleme tam da üretimde rekorların geldiği bir dönemde yeniden meclisin gündemine getirildi. AKP’li milletvekillerinin hazırlayıp TBMM’ne sunduğu kanun teklifine göre Maden Kanunu’na eklenen geçici maddeyle ruhsat sahibi ya da kiracı olan maden firmaları zeytinliklerde madencilik yapabilecek. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ‘kamu yararı’ gerekçesiyle zeytinliklerde madencilik tesisleri inşa edilmesine izin verebilecek. Kamuoyunda tekiyle karşılanan düzenlemenin geri çekilmesi talep ediliyor.

13 Haz 2019

İsrail’in önemli gazetelerinden “Haaretz”, 11 Haziran Salı günü ülkesi için müjdeli bir analiz yayınladı. Makalenin başlığında Rusya-Türkiye S-400 anlaşmasının İsrail savunma sanayini çok olumlu yönde etkileyeceği yazılıydı. Bu makalenin içeriği İsrail’de, ABD’de ve dünyada konuyla ilgili olarak yapılan birçok analizle aynı görüşü paylaşmaktaydı. ABD’nin S-400 alımı bahanesiyle Türkiye’nin F 35 uçak programındaki rolüne son vermesi Ortadoğu’daki dengeleri değiştirecekti.

İSRAİL KARŞIYDI

İsrail medyasını ve ABD’nin özellikle Trump yanlısı yeni medyasını izleyenlerin dikkatinden kaçmamıştır: İsrail, uzun bir zamandır, daha ortada S-400 tartışması yokken bile Türkiye’ye F-35 uçaklarının verilmesine şiddetle karşı çıkmaktaydı. Özellikle de uçağın bazı yazılımlarının Türkiye’nin eline geçmesini engellemek için sistemli bir çalışma yürütmekteydi.

30 May 2019

 

Tarımsal üretimde aile işgücü temelli küçük ve orta ölçekli işetmeler ile yine küçük ve orta ölçekli gıda firmaları vede tüketiciler tekelleşme ve yabancılaşmadan  sürekli zarar  görüyorlar. Bunlara koşut olarak çevre sağlığı, gıda güvenirliliği ile küresel ısınma gibi sorunlar ortaya çıkıyor, beslenme açısından da tek tip insan oluşturuluyor  ve farklı kültürler yok ediliyor.

Bu bağlamda  tarım ve gıda sektörlerinde kooperatifleşme, diğer sektörlere göre daha yaşamsal öneme sahip.

1) TARIMSAL ÜRETİM VE GIDA SEKTÖRÜNDE KOOPERATİFLER NEDEN ÖNEMLİ?

Tarım ve gıda sektörlerinde üretim ve pazarlama etkinliklerinde; büyük dev tarımsal işletmeler,aile işgücü temelli küçük ve orta ölçekli tarımsal işletmeler,kamu kuruluşları, özel kuruluşlar(birim işyerleri/firmalar, kollektif girişimler , şirketler-günümüzde bu nitelikte kuruluşların kimileri uluslararası tekellerin ve bankaların denetimine girmiştir-) ve kooperatifler  gibi kurum ve kuruluşlar var.

Anılan kuruluşlar içinde kooperatiflerin niteliklerinden farklılaşan ayrı bir önemi var.

27 May 2019

Malumu ilan edercesine atılmış bir başlık gibi duruyor. Ama ben küreselleşmeyi anlatmayacağım, küreselleşme gibi muazzam bir etkiyi bir yana koyup tüm analizlerimizi münferit ülkeler ya da siyasiler üzerinden yapma gerekçemizi sorgulayacağım. Evet, küreselleşme kavramı dilimizden düşmüyor, ama küreselleşme olgusu analizlerimize hak ettiği boyut ve etkisiyle girmiyor. Oysa küreselleşme hem oluşum nedeni, hem de sonucu itibariyle hemen hemen tüm ülke ekonomilerini ve siyasetini çok derinden etkisi altına alan bir süreçtir. Bu süreçte, ne münferit ülke ekonomileri tahlil edilebilir, ne de münferit ülke siyasetleri mercek altına yatırılabilir. Zira küreselleşme olgusu tüm ekonomileri farklılaştırarak birleştiren, tüm siyasi yapıları düzleştiren, bu yönü ile geçmiş küreselleşme olgularından fevkalade ciddi farkları olan ilginç, ilginç olduğu kadar da tümel analizi bir o kadar güç bir süreçtir. Böyle bir yazı boyutuyla sınırlı olarak, ilk anda değinilebilecek konulara değinirken, dolaylı olarak da münferit ülke ve siyasi portre analizlerini mercek altına almış olacağım.

15 May 2019

000 IMF reçeteleri kasıtlı değildi, ancak kışkırtıcı idi. Küresel serseri sermayenin bol kazanç sağlayacağı mekân araması döneminde, finansal piyasalarına serbesti getiren Türkiye bu talebe olumlu yanıt oluşturdu. Tasarruf açığı olan bir ülkenin dış kaynak kullanımı anlamlı olabilir. Ne var ki, bu kaynaklar anlamsız siyasi amaçlara kurban edilmeyip, bir ekonomik plana uygun şeklide kullanılmalıydı.

TÜRKİYE’NİN ALDIĞI KONUMU ÖRTÜLÜ EMPERYALİZM UYGULAMASINA ÖRNEK

Kapitalizmin içinden geçtiği derin kriz nedeniyle uluslararası piyasalarda üretim ve tüketim piyasası arayan firmalar da etrafı kolaçan ediyordu. Türkiye uyguladığı IMF politikaları ile üretim ve tüketim piyasası konumuna gelmeye amade hale geçirildi. Ekonominin serbestleştirilmesi hem özelleştirilen değerli kamusal birikimin devrine hem de ithal ürünlerin iç piyasada alıcı bulmasına olanak sağlıyordu.

05 May 2019

Daha önce Başkan Trump dahil ABD yetkilileri S-400 tedarikinden vazgeçirmek amacı ileTürkiye’yi baskı altına alan ve hatta tehdide varan söylemlerde bulunmuştu.

ABD Savunma Bakan Vekili Shanahan ise, ‘S-400 alması halinde Türkiye’nin F-35’e el süremeyeceğini’ söyleyerek noktayı koydu ve Türkiye’yi ciddi bir tercih ile baş başa bıraktı.

Objektif bir tehdit ve harekat ihtiyacı değerlendirilmesi yapıldığında, içinde bulunduğumuz güvenlik ortamında Türkiye’nin, kısa menzilli, tombul, pahalı, ABD kuvvet komutanları tarafından da beğenilmeyen F-35'ler yerine, S-400 hava savunma sistemi tedarikine öncelik vermesi ve tercihini S-400 tedariki için yapması gerekmektedir.

MİLLİ HAVA SAVUNMA SİSTEMİ GEREKLİDİR

Çünkü, Türkiye’nin güvenlik ve ekonomik çıkarlarına tevcih edilmiş tehditler, Suriye’de ABD himayesindeki PKK-PYD; Doğu Akdeniz’de ABD desteğindeki İsrail, Yunanistan ve Güney Kıbrıs; Ege Denizinde ise ABD himayesindeki Yunanistan’dan kaynaklanmaktadır.

06 Nis 2019

 

Türkiye yerel seçimleri geride bıraktı. Seçimlerin en çok tartışılan yeri İstanbul oldu.

Resmi olmayan sonuçlara göre İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığını Millet İttifakı’nın CHP’li adayı Ekrem İmamoğlu kazandı.

Ancak AKP’nin itirazlarının ardından sandıklar sayılmaya devam ediliyor.

Bu seçim sürecinin en çok tartışılan konularından birisi geçersiz oylar oldu. AKP’nin itirazlarının temel noktasını da bu geçersiz oylar oluşturuyor.

“GEÇERSİZ OYLARI TEKRAR SAYAMAZSINIZ”

Bilgisayar Yüksek Mühendisi Bilgehan Turhan “Geçersiz Sayılan Oylara Yapılan İtirazların Hileyi Yasallaştırma Olasılığı” başlıklı bir yazı kaleme aldı.

 

Turhan yazısında geçersiz oylar hakkında detaylı bilgiler verdi:

“Söyleyeceğimi başta söyleyeyim:

Geçersiz oyları tekrar sayamazsınız çünkü ‘aynı nehirde iki kere yıkanılamaz’ (Heraklitos).

08 Oca 2019

Lozan Konferansında, Türk heyetinin Fener Rum Patrikhanesinin yurt dışına çıkarılması ısrarına karşı, Patrikhanenin Türk hukukuna tabi olacağı, Türk uyruklu Ortdokosların dini işlemlerinin dışında bir yetkisinin söz konusu olamayacağı teminatı verildi. Bu sözlü teminat üzerine, Patrikhanenin Türkiye dışına çıkarılması gerçekleşmedi.

Türkiye Cumhuriyeti, yakın zamana kadar, Patrikhanenin iç hukuk sınırları içinde kalması, uluslararası teopolitik bir dinamiğe dönüştürülmemesi konusundaki devlet duyarlılığını titizlikle sürdüregelmiştir.

Ulus devlet ve üniter yapı, yaşadığımız günlerin gerçekliği değil, artık mazide kalmış bir devlet mimarisinin hikayesidir. Milli devletin miladı olan 29 Ekim 1923 kuruluş felsefesine sırt çevirmenin ölümcül sonuçları son dönemde birer birer ortaya çıkmaktadır.

TEOPOLİTİK TASARIM

ABD ve AB'nin, Patrikhaneyi Türk hukukuna tabi dini kurum olmaktan çıkarıp, uluslararası platformda hem dinsel, hem siyasal bir aktör haline getirme stratejisinin son derecede başarılı olduğu görülmektedir. 

02 Eki 2018

Samsun’un Bafra ilçesinden Karadeniz’e dökülen Kızılırmak, binlerce yılda bu bölgede büyük bir delta yarattı. Zengin bir yaşam alanı oluşturan delta yüzlerce yıldır bölge insanına da bereket taşıdı. Ancak son yıllarda özellikle deltanın kıyı bölgesinde yoğunlaşan kaçak yapılaşma Türkiye’nin en önemli kuş cennetlerinden birini tehdit eder boyutlara ulaşmıştı. Kızılırmak Deltasını korumak ve UNESCO Dünya Mirası listesine eklemek için kolları sıvayan Samsunlu yöneticiler, örnek bir işbirliği sergileyerek son 5 yılda adeta bir mucize yarattılar ve Kızılırmak Deltası bugün Türkiye’nin en iyi korunan sulak alanı haline geldi. Samsun Büyükşehir Belediyesinin önceki Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz’ın oy kaybı hesabı yapmadan deltadaki 300 kaçak villayı yıkma kararlılığı göstermesinin ardından geçtiğimiz Ağustos’ta alan taşıt trafiğine de kapatıldı. Yüzlerce kuş türüne ev sahipliği yapan deltada kaçak avcılık son bulurken, ulaşım bisiklet ya ücretsiz tur otobüsleriyle sağlanıyor. Jandarmanın koruduğu Kızılırmak Deltası artık gerçek bir kuş cenneti niteliğine dönüşmüş durumda.

08 May 2018

Evet, Sayın Cumhurbaşkanları, Sayın Başkanlar, Sayın Adaylar… Bu netameli işteki olası riskler öyle Patriot alarak, Papaz vererek sıfırlanamayacağına göre; kapora mı yakıla, F-35 mi, NATO üyeliği mi?

 

Türkiye seçimlere kilitlenmişken, Rusya S-400’de mengeneyi sıkmaya başladı. ABD ise gardını almaya hazırlanıyor.Bu durumda,10 Milyar TL’lik alımda kapora(peşinat) mı yanacak, F-35 mi, NATO mu?

Moskova’dan gelen “zamanlaması manidar” açıklamaya göre, sözde Türkiye’ye sevk edilecek S-400 üretimine başlanmış! Peki, seçilecek Cumhurbaşkanı kendi iradesiyle kötünün iyisine mi karar verecek, yoksabaşkalarının vereceği kararlarla ülke yeni maceralara mı sürüklenecek? Bu yazı analiz ediyor…

S-400 İLE F-35İLİŞKİSİNİN ARKA PLANIPEKANLAŞILMAMIŞ

Sayfalar