Yeni Şafak

22 Oca 2017

 

Anayasa değişiklik paketi, 339 Evet oyuyla geçti.

Devleti ele geçiren iki asırlık İngiliz-Yahudi güdümlü ittihatçı bürokratik oligarşi bitecek, dün olduğu gibi bugün ve yarın da herkese kol kanat gerecek Yeni Türkiye adım adım inşa edilecek biiznillah.

İKİ ASIRLIK İNGİLİZ-YAHUDİ NÜFÛZUNA SON VERİLECEK...
Tanzimat'tan itibaren Türkiye'de ipler bu ülkenin çocuklarının elinde değil.

Osmanlı, Karlofça ve Pasarofça Anlaşmalarıyla birlikte ilk kez toprak kaybetti ve kendine olan güvenini yitirdi. Şerif Mardin, bu kırılma anını “Osmanlı'nın statüsünü kaybetmesi” olarak tarif eder.

Statüsünü, yani hem devletler dengesindeki belirleyici konumunu hem de tarih yapmasını mümkün kılan özgüvenini ve zihnî, siyasî ve stratejik zeminini kaybetti bu toprak kayıplarından sonra.

Dolayısıyla devlette bir özgüven bunalımı ve ontolojik boşluk oluştu: İngilizler, dönemin dünya gücü olarak bunu çok iyi değerlendirdiler ve Osmanlı elitokrasisine derinlemesine nüfûz ettiler Tanzimat'ta.

18 Oca 2017

 

ABD'nin Trablus Büyükelçisi Christopher Stevens'ın, 11 Eylül 2012 akşamı Libya'nın Bingazi kentindeki CIA karargâhında öldürülmesi, Ortadoğu'nun son yıllarda şahit olduğu en sıra dışı gelişmelerden biriydi. Sıra dışıydı, çünkü Amerikan dış politikasının en keskin dönüşlerinden biri, bu gelişmenin tesiriyle yaşanmıştı.

Henüz ortada kesin kanıtlar yok, ancak bütün işaretler, Stevens'a düzenlenen saldırının ABD'yi Müslüman Kardeşler başta olmak üzere Ortadoğu'daki tüm İslâmi hareketlere cephe almaya ittiğini gösteriyor. O ana kadar Arap Baharı'nı kendi menfaatleri doğrultusunda yönlendirmeye çalışan ve bunu da kısmen başaran Amerikan yönetimi, Libya'da büyükelçisinin öldürülmesinden sonra bölgede eski statükonun korunmasının daha 'akıllıca' olduğunda karar kıldı. “Bölgeyi daha fazla özgürleştirirsek, altından ne çıkacağını bilemediğimiz bir patlama yaşanabilir” düşüncesi hâkim oldu.

18 Oca 2017

 

Biliyor muydunuz?

“Körpe beyinler” lafını bu ülkede en fazla Kemalistler kullanmıştır.

Niye?

Beyin yıkama tekelini kimselerle paylaşmak istemedikleri için.

Mesela, az önce arama motoruna 'Körpe beyinler' diye yazınca karşıma çıkan ilk haberlerden biri, CHP'nin Meclis Eğitim Komisyonu Sözcüsü Gaye Usluer'in yakın zamanda yaptığı bir açıklama oldu.

Habere göre, din eğitimiyle ilgili bir konudan dolayı Diyanet, “Körpe beyinlere format atmak istiyordu” ve bu durum Gaye Hanım'ı ziyadesiyle rahatsız etmişti.

Bugünkü konumuz, eğitimde müfredat değişikliği.

Malum, Milli Eğitim Bakanlığı, ders müfredatında köklü bir yeniliğe gitme planları yapıyor.

Bakan İsmet Yılmaz, geçen gün kameraların karşısına geçti, yeni müfredatı, kamuoyuna sunup tartışmaya açtı.

13 Oca 2017

Önce şunu bilelim: Bu ülkede, çoğunluğun azınlığa değil, azgın azınlığın sessiz çoğunluğa tahakkümü var.
İşte bu bitecek. Buna tahammül edemiyorlar.

Durumdan vazife çıkaran, darbe yapan, milleti hizaya getiren laik / oligarşik kurumların vesayeti bitecek.

Onca gürültünün nedeni bu!

Şunu söylüyorum: Azgın azınlığın egemenliği bitsin.

Ama hiç kimse kendini dışlanmış hissetmesin.

Bunu başarabilirsek bizi kimse durduramaz.

ALMAN RUHU, HEGEL VE WEIMAR RÖNESANSI

Türkiye, zor bir dönemeçten geçiyor. Zorlu, uzun ve yorucu bir yolculuk bizi bekliyor...

Ama şunu aslâ unutmamak gerekiyor:

Bütün zor zamanlarda, zorlu zamanlarda, toplumlar, o zorlukları aşacak bir ruh arayışına soyunurlar.

Almanlar böyle yaptılar. Ruslar, böyle yaptılar...

Hegel, yüzlerce prensliğin cirit attığı bu darmadağın Almanya'yı birleştirecek ruhun izini sürdü. O yüzden devleti kutsadı, putlaştırdı.

05 Oca 2017

İstanbul'da bir eğlence mekanına yapılan alçakça saldırı, okuduklarından, dinlediklerinden etkilenmiş, asosyal, içe kapanık bir psikopatın “dur şu yılbaşı kutlayanları cezalandırayım” diyerek gerçekleştirdiği manyakça bir saldırı değil.

Saldırganın arkasında bir örgüt, hem de DAEŞ'i bile aşan bir örgüt olduğu besbelli.

Saldırganın istihbarat toplaması, Kalaşnikof silahı bu kadar ustaca kullanması, üst üste defalarca şarjör değiştirmesi, mekandan kılık değiştirip çıkması ve hiç iz bırakmadan sırra kadem basması bir örgüt tarafından sıkı yetiştirildiğini gösteriyor.

Saldırı için seçilen mekan ve zaman da son derece sembolik.

Türkiye'de her yılbaşı öncesinde kutlamalara ilişkin tartışmalar olur. Gazeteler manşet atarlar, duvarlara ilanlar asılır, hutbelerde nasihatler verilir, dernekler, vakıflar, örgütler tavsiye niteliğinde uyarılar yaparlar, konu televizyonlarda tartışılır... Ancak, kimse kimseye saldırmadı, saldırmaz. Eğlenenler yine eğlenir, protesto edenler de ışığı erkenden söndürüp yatarlar.

21 Ara 2016

 

ABD liderliğindeki rejim değişikliği geleneği, Avrupa, Afrika, Ortadoğu ve Güneydoğu Asya da dahil olmak üzere dünyanın diğer bölgelerinde ABD’nin dış politikasının bir parçasıydı. Rejim değişikliği savaşları Amerika Birleşik Devletleri için maliyetli olmakla birlikte, çoğu zaman bu ülkelerde yıkıcı etkileri olmaktadır.

15 Ara 2016

Suriyeli olup halen bir başka İslam ülkesinde yaşayan âlim bir kişi ile geçtiğimiz hafta sohbet ediyorduk.

“Türkiye niçin Haleb'i almadı” diye sordu.

Bu soru birçok düşünce ve duygunun ruhumu altüst etmesine sebep oldu.

Ben kendime bu soruyu sormuyordum; çünkü durumumuzu biliyordum, buna halen gücümüzün yetmeyeceğini, Esed'i destekleyenlerin tamamına karşı böyle bir hareketin bize çok pahalıya mal olacağını, sonuç da alınamayacağını müdrik idim.

Muhatabım ise Türkiye'yi, bir zamanlar Avrupa'daki kralların yardım ve adalet için başvurdukları muhteşem Osmanlı sanıyor, böyle bir algı içinde bulunuyor olmalıydı ki bana bu soruyu sormuştu.

Onu fazla hayal kırıklığına uğratmadan söylenebilecekleri söyledim.

Şimdi kendi ülkemdeki insanlarla dertleşmek istiyorum.

Niçin bu hale geldik, neden Müslümanlar bir ve beraber değiller, bırakın birliği barış içinde bile yaşayamıyor, elin gâvurunun oyununa gelerek birbirini kırıyor, vekâlet savaşları yapıyorlar?

01 Ara 2016

Yüzlerce yıl sürecek acı, yüzlerce yıl sürecek öfke biriktirdik biz.

Ülkelerimiz için, milletimiz için, şehirlerimiz için, aşağılanan değerlerimiz için, kadınlarımız için, çocuklarımız için çok ağır bedeller ödedik.

Coğrafyamız talan edilirken, şehirlerimiz harabeye döndürülürken, insanlarımızın üzerine ateş yağarken, sivil katliamların her çeşidine tanık olurken bize susmayı, ağır başlı olmayı, soğukkanlı olmayı öğretenlere, yumuşak huylu olmayı önerenlere söyleyecek çok sözümüz var.

Daha kötüsü, daha çirkini, daha alçakçası varmış…

Irak'ta Ebu Gureyb yaşanırken, Afganistan'da Bağram yaşanırken, Kunduz'da binlerce insan vagonlarda boğulurken daha fazlası olamaz demiştik. Bundan daha kötüsü, daha çirkini, daha ötesi olamaz demiştik.

29 Eki 2016

Feridun Sinirlioğlu, özetle, “Ortadoğu'yu laiklik kurtaracak” demiş! Sinirlioğlu'nun bu açıklamasından yeni haberdâr oldum. Sinirlerim tepeme bindi!

*

Bu, stratejik açıdan basiretsizce bir açıklama değil yalnızca; en hafif ifadeyle, sinir edici bir açıklama bu!

*

Ortadoğu'yu köleleştiren şey laiklik oysa!

İSLÂM DÜNYASINI LAİKLİKLE KÖLELEŞTİRDİLER!

Batılılar, özellikle de İngilizler, önce Osmanlı'yı çökerttiler; Balkanları, Kafkaslar'ı ve Ortadoğu'yu “böl, parçala, yönet” stratejisiyle paramparça ettiler, cetvelle yapay sınırlar çizdiler, yapay kabile devletleri icat ettiler, yapay sorunlar ihdas ettiler; sonra da İkinci Dünya Savaşı'ndan itibaren postkolonyal süreçte güya Osmanlı coğrafyasında icat ettikleri bu devletlere kendi kontrollerindeki, uzaktan kumanda ettikleri kukla laik diktatörler diktiler.

24 Eki 2016

15 Temmuz darbe ve iç savaş girişimi başarılı olsaydı, bugün Suriye ve Irak'ın kuzeyi Türkiye için ne hale gelirdi? Türkiye'nin iç savaşa sürüklendiği, Türkiye-İran kapışmasının ateşlendiği, Türkiye-Rusya krizinin çatışmaya dönüştüğü bir ortamı hayal edin.

Birilerinin PKK ve PYD üzerinden Akdeniz'den İran sınırına kadar Suriye ve Irak'ın bütün kuzey bölgesini denetim altına aldığını, bu kuşağın Türkiye'yi Suriyeleştirme projesinin dışarıdan saldırı üssü haline getirildiğini hayal edin. Bir yanda İran'la çatışma diğer yanda Rusya ile çatışma, ABD ile PKK/PYD üzerinden güneyden vurulma, Gülen ve teröristleri üzerinden içeride parçalanma…

Sayfalar