Yurt

07 May 2013

Hatırlarsınız, geçtiğimiz hafta manşetleri İstanbul’a 3. Havalimanı ve Sinop’anükleer santral haberleri kapladı. Kullanılan iri puntolardan yağlar damlıyordu adeta. Birbirleriyle yarıştaydı yandaş ile rehine medya. Tarihi yatırımlar, diyorlardı, biri 25 milyar avroluk diğeri 10 milyar avroluk iki yatırıma imza atılmıştı. Soran eden yoktu, ne oluyor, bu yatırımlar ne kadar doğru yatırımlar, kim yapacak, neyle yapacak? Yapacak da ne olacak? Yağcılık için fırsat çıkmış olması her şeyin önüne geçmişti.

20 Mar 2013

Önce bu paralı sağlık hizmetinden somut bir örnek vermek istiyorum. Gemi adamı olan bir akrabam, kuvvetli öksürük sorunu nedeniyle evinin yakınındaki Kızılay dispanserine gitti. Kendisi yabancı gemilerde çalıştığı için işverenleri sigorta yapmıyor, o da Bağ-Kur’dan isteğe bağlı sigortalı oldu, yani Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) kayıtlı bir sigortalı. Ayda 313 TL. sigorta primi ödüyor.

Kızılay, kamu yararına çalışan bir kuruluş statüsünde. Kamu yararına bir dernek olduğu için daha insaflı davranacağını düşünüyorsunuz. Hayır, o da diğer özel sağlık kuruluşları gibi bir tarife uyguluyor. Akrabam, öksürük sorunu olduğu için Göğüs Hastalıkları uzmanına başvuruyor, tabii başvuru öncesinde 29.5 TL. muayene farkı yatırıyor. Doktor, röntgen ve kan tahlili yaptırmasını söylüyor, vezneye 66.5 TL. daha yatırıyor.

18 Mar 2013

Telefonun özelleştirilmesinden sonra PTT’nin resmi adı Posta ve Telgraf Teşkilatı oldu. Bu ayın başında Meclis’e sunulan “Posta Hizmetleri Kanunu Tasarısı” ile de “posta sektörünün serbestleştirilmesi” amaçlanarak kurum bir anonim şirkete dönüştürülüyor.

Telefondan sonra posta hizmetlerinin de özelleştirilmesinin amaçlandığı yasa tasarısında personelin sözleşmeli olarak istihdamı öngörülüyor. Yeni personel statüsünü güvencesiz olarak niteleyen Haber-Sen Genel Başkanı Ufuk Beytekin, yasanın taşeronlaşmanın önünü açacağını belirterek, PTT’nin aslında Posta Taşeron Teşkilatı’na dönüştürülmek istendiğini söyledi.

Konuyu detaylı olarak açmaya çalışalım. Tasarının 27. maddesinde PTT AŞ’de istihdam edilecek personelin “657 sayılı kanun ve diğer kanunların sözleşmeli personel hakkındaki hükümlerine tabi olmaksızın idari hizmet sözleşmesi ile istihdam edileceği” belirtiliyor.

22 Oca 2013

Sosyalist Yeniden Kuruluş’un düzenlediği “Ortadoğu’da Dönüşüm Dinamikleri” panelde konuşmak üzere Türkiye’ye gelen Filistin Halk Kurtuluş Cephesi (FHKC) Merkez Komite üyesi Leyla Halid, Ortadoğu coğrafyasındaki emperyalist planları ve buna karşı direnişi YURT’a anlattı.

Ortadoğu’daki son gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz? Ortadoğu toprakları yüzyıllardır çatışma alanı. Halklar özgürlük savaşı veriyor. Filistin topraklarından Avrupa sömürgecileri geçti ve gittiler. Osmanlı geçti ve gitti. Şimdi İsrail geldi. Tüm dünyaya yalan söyleyerek ve dini kullanarak geldi. Bu toprakların Allah tarafından kendilerine vaadedildiğini iddia ettiler. Biz reddediyoruz. Niye? Allah emlakçılık mı yapıyor? Kimine toprak vadedip kimine sürgün… Böyle bir şeyi kesinlikle reddediyoruz.

14 Oca 2013

Türkiye Taşkömürü Kurumu’nun (TTK) bir taşeron firmaya ihale ettiği Kozlu kömür ocağında meydana gelen iş kazası, daha doğrusu iş cinayeti sonucunda 8 işçi yaşamını yitirdi. AKP, 2004’ten itibaren Zonguldak bölgesinde TTK’ya ait kömür ocaklarının işletilmesini özel sektöre, taşeron firmalara vermeye başlamıştı.

Bu taşeron firmalar, işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerini bir maliyet unsuru olarak gördüklerinden gereken önlemleri almamış, aşırı kâr hırsıyla esnek ve güvencesiz çalışma koşullarını yaygınlaştırarak iş cinayetlerine yol açmışlardır.

Bir kamu kurumu olan TTK’da örgütlü Genel Maden İşçileri Sendikası’nca Mayıs 2010’da hazırlanan “İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetimi: İyi ve Kötü Uygulamalar” isimli raporda ölümlü iş kazalarına ilişkin veriler bulunuyor. Bu verilerde özel sektör, yani taşeron firmaları ile TTK’daki ölümlü iş kazaları karşılaştırılıyor.

26 Kas 2012

DİSK’in 21 Eylül Cuma günü İstanbul’da yapılan Bölge Temsilciler Kurulu toplantısı, işçi sınıfının en ilerici sayılabilecek bir kesimi açısından değerlendirmeye değer bir toplantıydı. Toplantıya DİSK Yönetim Kurulu, genel merkezi İstanbul’da bulunan sendikaların yöneticileri, şube yönetimleri, işyeri baş temsilci ve temsilcileri çağrılıydı. Toplantı, Mecidiyeköy Kültür Merkezi’nde  yapıldı.

Başlangıçta salonun tamamı doluydu, toplantıya 270 kişi katıldı. DİSK Genel Başkanı Erol Ekici, gündemi değerlendiren bir sunuş konuşması yaptı. Erol Ekici, konuşmasının bir yerinde özeleştiri mahiyetinde şunları söyledi:

20 Kas 2012

AKP, işçilerin kolektif haklarına (sendikal örgütlenme, toplu sözleşme ve grev hakkı) yönelik emek karşıtı tutumunu bireysel haklarda da sürdürüyor. Yeni çıkarılan 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nda 12 Eylül darbe hukukunu güncelleştiren siyasal iktidar, şimdi de işçilerin yıllık ücretli izin, fazla mesai, kıdem tazminatı gibi çalışma yaşamıyla ilgili bireysel haklarının büyük ölçüde uygulanmadığı taşeronluk sistemini daha da yaygınlaştırmak için harekete geçti.

01 Eki 2012

DİSK'in 21 Eylül Cuma günü İstanbul'da yapılan Bölge Temsilciler Kurulu toplantısı, işçi sınıfının en ilerici sayılabilecek bir kesimi açısından değerlendirmeye değer bir toplantıydı.

DİSK'in 21 Eylül Cuma günü İstanbul'da yapılan Bölge Temsilciler Kurulu toplantısı, işçi sınıfının en ilerici sayılabilecek bir kesimi açısından değerlendirmeye değer bir toplantıydı. Toplantıya DİSK Yönetim Kurulu, genel merkezi İstanbul'da bulunan sendikaların yöneticileri, şube yönetimleri, işyeri baş temsilci ve temsilcileri çağrılıydı. Toplantı, Mecidiyeköy Kültür Merkezi'nde yapıldı.

Başlangıçta salonun tamamı doluydu, toplantıya 270 kişi katıldı. DİSK Genel Başkanı Erol Ekici, gündemi değerlendiren bir sunuş konuşması yaptı. Erol Ekici, konuşmasının bir yerinde özeleştiri mahiyetinde şunları söyledi:

11 Eyl 2012

 

Başbakan Erdoğan, yaklaşan seçimler ve sendikalann tepkileri üzerine kıdem tazminatı konusunun gündemden çıktığını, bir anlamda rafa kalktığını ifade etti. Ancak bu durum konunun tamamen gündemden kalktığı anlamına gelmiyor.

Başbakan aynı zamanda "tarafların mutabakatı olursa gerekli adımı da atarız" demek suretiyle "açık kapı" da bırakıyor. Çok ciddi hak gasplarına yol açacak olan kıdem tazminatının fona devredilme konusu, AKP'nin uzun zamandır gündeminde bulunuyordu. Ancak ilk kez net bir biçimde Haziran 2011 seçimlerinden sonra kurulan 61. Hükümet programında yer aldı.

Programda şöyle deniyor: "İşçilerin büyük çoğunluğunun alamadığı, işletmeler üzerinde ödeme baskısı oluşturan, çalışma hayatının en önemli sorun alanlarının başında gelen kıdem tazminatı sorunu, kazanılmış hakları koruyan ve bütün işçilerin kıdem tazminatlannı garanti altına alan bir fon oluşturularak çözülecek."

29 Ağu 2012

Geçen hafta AKP’nin “müjde”lerine bir yenisi daha eklendi. Gazete haberi şöyle: “İşsizlik maaşına süper zam: Hükümetin uzun süredir üzerinde çalıştığı, 2012-2023 dönemini kapsayan ‘Ulusal İstihdam Stratejisi’ tamamlandı. Bu belgeye göre halen 300-500 lira arasında değişen işsizlik maaşının yeni dönemde brüt asgari ücretin 1.5 katı düzeyine çıkarılması öngörülüyor. Bu rakam bugünkü asgari ücretten hesaplandığında 1. 500 lirayı buluyor” (20 Ağustos 2012 tarihli Star gazetesi).

Sayfalar