Aziz Çelik

11 Eyl 2015

İzmir’de ticaret mahkemesinde görülmekte olan bir dava sendikal hakların kullanımını 19. yüzyıla geri götürebilir. Sendikal kamuoyunda pek dikkat çekmeyen bu dava sendikal faaliyet için vahim sonuçlar doğurabilir. Dava SF Leather (Deri) şirketi tarafından Deriteks Sendikasına açıldı.

20 Ağu 2015

Petrol-İş Sendikası 27. Genel Kurulu 5-6 Eylül 2015 tarihinde toplanıyor. Petrol-İş Türkiye’nin en köklü sendikalarından, emek örgütlerinden biri. 1950’de kurulan Petrol-İş 65 yıl boyunca sendikal hareket içinde bir gelenek ve sendikal model yarattı. Mücadeleci, sendika içi demokrasiyi işleten, işverenler ve siyasi iktidarların müdahaleleri karşısında bağımsızlığını koruyan, dik durabilen bir gelenek ve model bu. Petrol-İş, Türk-İş’in “uslu” çizgisine hep karşı durmuş ve demokratik ve bağımsız sendikacılığı savunmuş nice greve, direnişe, eyleme ve işçi haklarına imza atmış bir örgüt.

28 May 2015

Metal işçilerinin isyanı ikinci haftasını doldururken bir yandan kazanımlar elde ediliyor, bir yandan yayılıyor. Tofaş’ın ardından Renault işçileri de önemli kazanımlarla direnişi sonlandırdı. Birçok işyerinde ise direniş devam ediyor. Türkiye emek tarihinin en kapsamlı işçi direnişlerinden biri olan metal isyanı, sadece metal işçilerinin birikmiş sorunlarına değil, Türkiye’de çalışma ilişkilerinin ve sendikacılığın kangren haline gelmiş sorunlarına da neşter atma imkânı sunuyor.

Metal isyanı bir sendikal zihniyetin ve bir endüstri ilişkileri sisteminin sonunu ilan ediyor. Şimdi yeni çalışma ilişkileri ve yeni bir sendikacılık inşa etme zamanı.

Öncelikle metal işçilerinin şimdiden önemli kazanımlar elde ettiğini vurgulamak lazım. Bu kazanımların kalıcı hale getirilmesi önemli. İşçiler açısından Türk Metal fiilen muhatap olmaktan çıktığı için iyileştirmeler protokol yoluyla değil bordroya yansıtılarak yapılmalı.

01 Şub 2015

Metal grevine ilişkin Bakanlar Kurulu kararı yok hükmündedir.

Grev erteleme kararı yapılmamış bir Bakanlar Kurulu toplantısında, hayali bir toplantıda alınmış bir karardır.

Bakanlar Kurulu en son 26 Ocak 2015 tarihinde toplanmıştır. Oysa grev erteleme kararında erteleme kararının 29 Ocak 2015 tarihinde alındığı yazmaktadır.

Metal greviyle ilgili Bakanlar Kurulu’nun 2015/7215 sayılı erteleme kararında “Ekli listede belirtilen işyerlerinde Birleşik Metal İşçileri Sendikası tarafından uygulanmakta olan grevin, millî güvenliği bozucu nitelikte olduğu görüldüğünden altmış gün süreyle ertelenmesi; 18/10/2012 tarihli ve 6356 sayılı Kanunun 63 üncü maddesine göre, Bakanlar Kurulu’nca 29/1/2015 tarihinde kararlaştırılmıştır” denmektedir.

08 Ağu 2014

Hukuk devleti, yurttaşların temel hak ve özgürlüklerini güvence altına alan, kullanılmaları için etkin olanaklar sağlayan ve hak ihlallerini önleyen/gideren rejimin adıdır. Anayasa, Türkiye devletini bir “sosyal hukuk devleti” olarak tanımlıyor. Dolayısıyla bir adım öteye gidiyor, yurttaşların sosyal ve ekonomik hakları da güvence altına alınıyor. Devlet çalışan ve iktisadi olarak zayıf yurttaşları diğerleri (varsıllar, sermayedarlar) karşısında daha etkin bir biçimde korumakla yükümlü. Peki, devlet bu ödevlerin hiçbirini yapmıyorsa işçiler ne yapsın?

Sendika üyeliği anayasal bir hak. Ancak gün geçmiyor ki, sendikalaşma nedeniyle işçiler işlerinden atılmasın. Hem de sadece merdiven altı şirketlerde değil; koca koca, küresel “vizyon ve misyon” sahibi şirketlerde. Eski TÜSİAD Başkanı Muharrem Yılmaz’ın patronu olduğu Sütaş’ta Tek Gıda İş’e üye olan işçiler işten atılmakla kalmıyor, direnen işçilere karşı jandarma kullanılıyor ve işçiyi yıldırmak için bekledikleri yerin önüne dışkı dökülüyor.

19 Haz 2014

Hükümet yeni bir torba yasa cinayetine hazırlanıyor. Yasama faaliyetinin özünü zedeleyen bir yaklaşımla onlarca benzemez yasa değişikliğini tek bir torbaya koyarak bir taşla bir sürü kuş vurmak istiyor.
Hükümet tarafından 30 Mayıs'ta 60 madde olarak Meclis'e sunulan torba yasa tasarısı alt komisyonda 106 maddeye çıkarıldı. Taşeron işçiye ve madenciye müjde diye ilan edilen torba yasa tasarısında madenciye verilen sözler tutulmadığı gibi kamu çalışanlarına yönelik "kara haber" ve hukuk cinayeti çıktı.
36 saat çalışma hilesi Bilindiği gibi Soma faciasından sonra madencilerin çalışma süresinin 36 saate düşürülmesi gündeme gelmiş ve torba yasa tasarısında bu yönde bir maddeye yer verilmişti.
Hükümet tarafından meclise sunulan tasarı ile İş Yasası'nın 63. Maddesi'ne "yeraltı işlerinde çalışan işçiler için çalışma süresi haftada en çok otuz altı saat olup günlük çalışma süresi altı saatten fazla olamaz" hükmünün eklenmesi öngörülüyordu. Böylece yeraltı maden işçilerinin 36 saatten fazla çalıştırılması mümkün olmayacaktı.

07 Haz 2014

Müjde dediler yine kof çıktı. Hükümet taşeron sistemine devam kararı aldı. 31 Mayıs 2014 Cumartesi günü yazdığım “Müjde yok, ilelebet taşeronluk” yazısının mürekkebi kurumadan hükümet taşeron çalışmayla ilgili yasa tasarısını TBMM’ye sundu. Böylece yazıda “gayri resmi” olarak nitelediğim taslak resmi bir tasarı haline geldi.

30 Mayıs 2014 tarihinde TBMM’ye sunulan “İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı” başlıklı 61 maddelik torba yasa tasarısında yok yok. Madencinin çalışma koşullarını iyileştiren hükümlerden taşeron çalışmaya, tüp bebek deneme hakkını artıran düzenlemeye kadar çok sayıda konu aynı torbaya konmuş durumda.

27 Şub 2014

Malum AKP-Cemaat kavgasında kullanılmayan araç yok. Bu araçların arasına sendikalar da katılmış durumda. Sendikal alanda da ilginç gelişmeler yaşanıyor. Cemaat’in bu alanda da silahını çektiği anlaşılıyor. Kamu çalışanları alanında Ufuk Sendikaları ve Cihan Konfederasyonu kurulurken, işçi sendikaları alanında Pak ön adını alan sendikalar kurulmaya başlandı. Öte yandan Memur-Sen hükümete kayıtsız şartsız destek konusunda vites yükseltti.

Bilindiği gibi Cemaat daha önce de kamu çalışanları alanında Aktif Eğitim-Sen adıyla örgütlenmeye başlamış, ancak daha sonra bu çalışma durdurulmuştu. 17 Aralık sonrasında Cemaat’in yeniden kamu çalışanları sendikaları kurmaya karar verdiği anlaşılıyor. AKP-Cemaat savaşı memur sendikalarını da vurmuş durumda.

Cemaat’in bu hamlesine karşı Memur-Sen hükümete olan yakınlığını daha da pekiştirmek üzere atağa kalktı. Önce 17 Ocak 2014 tarihinde bazı işveren örgütleriyle birlikte hükümete destek veren bir bildiriye imza attılar. Ardından Memur-Sen ile Başbakan’ın büyük buluşması gerçekleşti.

07 Oca 2014

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik,  2 Ocak 2013 tarihinde Anadolu Ajansı Editör Masası'nda çeşitli soruları yanıtladı. Bakan Çelik’in değindiği konular arasında çalışma hayatının gündemden düşmeyen konusu iş kazaları da yer aldı.

Bakan Çelik, işçi ölümleri konusunda son yıllarda hızlı bir iyileşme yaşandığını ileri sürdü. Bakana göre, 2012 yılına kadar yılda yüz bin işçide 17 işçi iş kazası sonucu ölürken, artık yüz bin işçide 7 işçi ölüyor. Bakan bunun nedeni olarak da 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nu gösterdi. Bakan Çelik’in verilerini ve yaklaşımı ele almadan önce konuya ilişkin değerlendirmesinin özgün metnine bakmakta yarar var: Anadolu Ajansı tarafından yayınlanan metin şöyle:

“Çalışma hayatının en önemli konularından bir tanesinin iş sağlığı ve güvenliği konusu olduğunu belirten Bakan Çelik, güvenli ve sağlıklı bir ortamda çalışma gerçekleşmiyorsa bunun çağdaş dünyanın çok gerisinde olunduğunun bir göstergesi olduğuna işaret etti.Müstakil bir İş Sağlığı Güvenliği Yasamız yoktu" diyen Bakan Çelik, şunları söyledi:

07 Eyl 2013

Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu istifa etti. Genel Başkanın istifası Türk-İş tarihinde pek rastlanır bir durum değil. 27 Mayıs öncesinde Menderes’e bağlılık (aslında yağcılık) telgrafı çeken Nuri Beşer 27 Mayıs’ın hemen ardından istifa etmek zorunda kalmıştı. Bunun dışında Türk-İş Genel Başkanları genellikle kongrelerde değişti. Ancak uzun süredir yönetim krizi yaşayan Türk-İş’te Kumlu’nun istifası sürpriz olmadı. Hatta gecikmiş bir istifa söz konusu.

Sayfalar