Yıl 2000. Galatasaray UEFA Kupası’nı kazanmış. Türkiye, her renkten taraftarıyla sevinçten coşmuş. Hele Ali Kırca... Eşine evlenme teklif etmeden önce “hangi takımı tuttuğunu” soracak kadar fanatik bir Galatasaraylı olarak, zafer sarhoşu.
Final maçından bir süre sonra, 18 Mayıs 2000 akşamı Siyaset Meydanı işte o zaferi konuşmak için toplanıyor.
Kimler yok ki! GS Başkanı Faruk Süren’den, yıldız futbolculara.. Ali Sami Yen’in eşinden teknik adamlara...
Zaferde imzası olan herkes orada. Fatih Terim hariç!
O, nedense bir türlü gelmiyor. Telefonlara çıkmıyor. Yardımcıları aracılığıyla gönderdiği işaretlerden de “gelmeye niyetinin olmadığı” anlaşılıyor.
Ama biz bu arada, habire altyazı döndürüyoruz: “Fatih Terim birazdan Siyaset Meydanı’nda.”
Öyle ya, Terim bizzat söz verdi Ali Kırca’ya. Hazırlıklar da ona göre yapıldı. Gelmemesi skandal olur!
Sonunda yardımcılarından birine telefonda çıkışıyorum: “Fatih Terim sadece Ali Kırca’ya değil, Türkiye’ye söz verdi. Eğer gelmezse, bunu altyazıda belirteceğim. Haberiniz olsun.”