CHP Edirne Milletvekili Okan Gaytancıoğlu, pancar üretimi için A kotada ton başına açıklanan 210 TL'ye karşılık C kota olarak belirlenen ek kotada fiyatın 140 TL'ye düşürmesine tepki gösterdi.
Şeker pancarına bu yıl çiftçi yoğun bir talep gösteriyor. Ancak kotalardan dolayı bu talebin önemli bir kısmı karşılanamadı. A kotası dolduğu için çiftçi C kotasına yönlendiriliyor. A kotasında çiftçi 210 liradan üretim yapacakken, C kotasında bu rakam 140 liraya düşüyor. Arada bu kadar fiyat farkı olmasına rağmen çiftçi C kotasına bile razı olmuş durumda. Pancar üretiminde yaşanan bu çarpıklığı CHP Edirne Milletvekili Okan Gaytancıoğlu gündeme getirerek, izlenen politikaları sert bir dille eleştirdi.
CHP Edirne Milletvekili Okan Gaytancıoğlu, AKP iktidarının yıllardır şeker pancarı ve şeker üretiminde nitelikli ve tutarlı bir tarım politikası izlemediği için şeker pancarı üretiminin azalmasına neden olduğunu söyledi. Gaytancıoğlu, C Kotaya verdiği fiyatla da AKP'nin adeta üreten çiftçiyi cezalandırdığını dile getirdi.
Şeker ithalatı hız kazandı
A kotasındaki ürünün de C Kotasındaki ürününde aynı maliyet ile üretildiğini belirten Gaytancıoğlu, “AKP iktidarında şeker kaynağı olarak şeker pancarı yerine ithalatçısı olduğumuz Nişasta Bazlı Şeker ithalatına hız vermiştir. AB ülkeleri Nişasta Bazlı Şekeri kullanmazken AKP Küresel Sermayenin baskılarına dayanamayarak Nişasta Bazlı Şeker kotalarını arttırmış, Türk çiftçisini ise adeta üretim yaptığı için cezalandırmıştır" açıklamasında bulundu.
Verilen ek pancar kotasında da fiyatın ton başına 210 TL olması gerektiğini söyleyen Gaytancıoğlu, “140 TL çiftçinin maliyetlerini karşılamaz. Çiftçiyi yıllardır mağdur eden AKP bu yanlıştan bir an evvel dönmelidir" ifadesini kullandı.
Pancar kotası nedir?
A kotası: Yurt içi talebe göre üretilen ve pazarlama yılı içinde iç pazara verilebilen şeker miktarını belirler
B kotası: A kotasının belli bir oranına,tekabül eden ve güvenlik payı için bulundurulmak üzere üretilen şeker miktarını belirler
C kotası: A ve B kotaları dışında üretilen ve yurt içinde pazarlanamayan şeker ile işlenmek üzere ihraç kaydıyla temin edilen ham ve beyaz şekeri ifade eder.
çiftçi
Sudan'da kiralanan Sivas büyüklüğündeki tarım arazileri nedeniyle çiftçileri zor günler bekliyor. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, Sudan’da kiralanan tarım arazilerinde sadece tropikal meyve ve sebze değil, aynı zamanda buğday, domates ve salatalık gibi çiftçimizin yetiştirdiği ürünlerin de üretilip Türkiye'ye gönderileceğini bildirdi.
On yıl öncesine kadar tarım ülkesi olarak bilinen, dünyaya sebze ve meyve ihraç eden Türkiye çiftçisine zor günler yaşatıyor. Türkiye, tarihinde ilk kez 2014 yılında yabancı ülkelerde toprak kiralayıp tarımsal ürün üretme kararı aldı. Bu karar ile Afrika ülkesi Sudan'da 7 milyon 805 bin dekar tarım arazisi 99 yıllığına kiralandı. Devlet-özel sektör işbirliği ile gerçekleştirilen projeye hükümet büyük destek verdi. Proje kapsamında kiralanan topraklarda ananas, mango, avokado, pepino, jambu, kanola, pamuk ve yağlı tohum gibi Türkiye'de yetişmeyen ya da üretim açığı olan tropikal tarım ürünlerinin 'ucuza' yetiştirileceği açıklandı. Sudanlı çiftçilerin üreteceği bu ürünler ile hem Türkiye'de iç piyasa ucuzlatılacak, hem de başka ülkelere ihraç edilecekti.
Çiftçiye Sudan darbesi
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Tarım Bakanı Faruk Çelik'e, Sudan'da kiralanan tarımsal arazide hangi ürünlerin yetiştirileceğini, özel sektörün yanı sıra devlete ait kuruluşların da bu ülkede toprak kiralayıp kiralamadığını sordu.
Çelik, soruya verdiği yanıtla, artan üretim maliyetleri nedeniyle kendi toprağını dahi ekip biçemez hale gelen, tarlaları ve traktörleri bankalar tarafından haciz yağmuruna tutulan Türkiye'deki çiftçilerin şimdi de Sudan riskiyle karşı karşıya kaldıklarını ortaya koydu.
Çelik, Sudan'da sadece Türkiye'de yetişmeyen tropikal ürünlerin değil, aynı zamanda Türkiye'de en çok üretilen buğday ile domates, biber, patlıcan ve salatalık gibi yazın ülke genelinde, kışın seralarda üretilen bitkilerin de üretileceğini açıkladı.
Tarım Bakanlığı'na bağlı Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü'nün (TİGEM) Sudan'da kiralanan arazinin içerisinde 125 bin dekarlık bir alana örnek çiftlik kuracağını açıklayan Çelik, TİGEM'in bu arazide yapacağı üretimle özel sektörü yönlendireceğini bildirdi.
Çelik, TİGEM'in örnek çiftlikte pamuk, soya, ayçiçeği, susam, buğday, mısır, şeker kamışı, bakla, yonca, domates, patlıcan, hıyar ve biber üretimi yapacaklarını açıkladı.
6 ilin tarım arazisine eşit
Toplam 239 milyon 430 bin dekar tarımsal alana sahip Türkiye'nin en büyük tarım arazisi 19.1 milyon dekarla Konya. Bu ili 12.2 milyon dekarla Ankara ve 11.8 milyon dekarla Şanlıurfa izliyor. Sivas 8.1 milyon dekarla dördüncü. Sudan'da kiralanan tarım arazinin büyüklüğü Sivas'a yakın bir genişlikte. Dolayısıyla Sudan'daki arazi Yozgat, Diyarbakır, Kayseri, Eskişehir, Çorum ve Manisa'nın da yer aldığı en büyük ilk 10 ilin 6'sından daha geniş bir alanı kaplıyor.
Adana'da patates üreticisi çiftçiler protesto eylemi yaptı. Patates fiyatlarının düşük olduğunu söyleyen çiftçiler yolu trafiğe kapattı. Polis eylem yapan çiftçilere saldırdı.
Yanlarında getirdikleri patates çuvallarını yola döken çiftçiler, "Dönümünü 2 bin liraya mal ettik. 700 liraya satamıyoruz. Perişan olduk, senetlerimiz protesto edildi. AKP hükümetinin dış politikasının zayıf olmasından dolayı dışarıya ihracatımız yok. İç piyasa da kaldırmıyor" dedi.
Bir başka çiftçi ise, ekim için 1 milyon lira harcadığını söyleyerek "Herkese kafa tutuyorlar. Komşu ülkelerden kimseyle irtibatımızı bırakmadılar. Geçen sene 3 kuruş para kazandık, bu sene kat be kat fazlasını geri aldılar" diye konuştu.
Eylem bitirildikten sonra yolun açılmasına rağmen, bir polis memuru uzun namlulu silahla havaya ateş etti. Polis memurunun çiftçilere yumruk atması üzerine kavga çıktı. Çıkan kavga sonucu bazı çiftçiler gözaltına alındı. Çiftçiler, "Bu oyun karşılığı bu mu? AKP'ye oy verdim, haram zıkkım olsun, o verdiğim oy" diyerek tepkilerini dile getirdiler.