Hürriyet

02 Şub 2018

 

Gazeteciliğe başladığım 90’lı yılların başlarında da Ortadoğu meselesi diplomasinin en önemli gündemiydi.

Sınır aşan sular, Filistin davası, Körfez Savaşı, Kuzey Irak/Çekiç Güç ve İran hep sıcak konulardı.

Gazeteye geldiğimde güne merhum Mehmet Ali Birand’ı ve Cengiz Çandar’ı satır satır okuyarak başlardım güne. Faik Bulut’un Filistin analizlerini akıcı bir roman gibi okurdum. Cümlelerin altını çizer, bazen de yazıları keser saklardım. O yazılardan, analizlerinden çok fazla ipucu yakalayıp araştırmışlığım vardır.

Daha sonra Sedat Ergin, Murat Yetkin, Soli Özel ve Semih İdiz girdi okuma listeme. Bilgi dolu yazıları, aydınlatan analizleri, farklı açıları sunmaları sadece biz genç gazeteciler için değil, ülkenin diplomasisini yönlendirenler için de ders niteliğindeydi.

12 Oca 2018

 

2017’de Suriye’de IŞİD’le mücadelenin askerî ayağının büyük ölçüde halledildiğini düşünen ABD yönetimi, Noel tatilinin sona ermesinin ardından hızla Suriye’deki siyasi geçiş sürecine odaklandı.

Washington’da kapalı kapılar ardında yapılan toplantılardan sızan bilgiler, ABD’nin uzunca bir süre daha Suriye’den çıkma niyeti olmadığını ortaya koyuyor. Zaten Rusya ve İran’ın Suriye'deki etkinliklerini giderek arttırdıkları bir dönemde ABD’nin sahayı terk etmesini beklemek saflık olurdu.

ABD’nin bir anda çekilmesinin Ankara tarafından tercih edilen bir durum olmadığını biliyoruz. Ancak öte yandan ABD’nin Suriye’de kalması Türkiye-ABD ilişkilerinin PKK’nın Suriye’deki izdüşümü olan PYD/YPG üzerinden tanımlanmaya devam edeceği anlamına da geliyor. Zira ABD’nin Suriye’de rahat hareket edebilmesinin tek teminatı YPG komutasındaki Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) kontrol ettiği alanlardaki otoritesinin sürmesi.

29 Ara 2017

BAŞTAN söyleyeyim: Türkiye-Rusya ilişkilerinin dengeli bir şekilde gelişmesi, iki ülkenin de lehinedir ve önemlidir. O nedenle, Rusya ile ilişkilerin geliştirilmesine kategorik olarak karşı çıkılmasını doğru bulmuyorum.

Ancak, Türkiye ile Rusya arasındaki ilişkilerin mevcut durumu ile gidişatı, açık bir şekilde Rusya’nın lehine olan, Rusya’nın baskın bir şekilde yönlendirdiği bir hal aldı.

En önemli sorun şu: Rusya, Türkiye’yi doğalgaz, petrol, S-400, (orta vadede) nükleer enerji sattığı/satacağı, karşılığında on milyarlarca dolar aldığı/alacağı bir pazar olarak görüyor. Bununla da kalmıyor, Türkiye’nin Avrupa Birliği ve ABD ile yaşadığı sorunları, bariz bir şekilde bu durumun kalıcı hale gelmesi için koz olarak kullanıyor.

Rusya’daki Türk yatırımcıların yaşadığı sıkıntılar, Rusya’ya seyahat eden Türklerin halihazırda sınır kapılarında karşılaştığı muamele, yüksek vize ücretleri, Rusya’ya ihracat yapan firmaların, nakliyecilerin, TIR şoförlerinin yaşadığı sorunlar aynen devam ediyor.

09 Ara 2017

 

HERKES ayakta... İnfial yine zirve yapıyor...

Bense umutsuzca, “Aman dikkat” diyorum...

*

“Aman” diyorum... İç kamuoyunu ayağa kaldırırken şu soruyu da kendinize sorun:

Yeni bir intifadanın kime yararı olur?

*

Sanıyor musunuz ki Filistinli garibana bir yararı dokunur yeni bir ayaklanmanın...

Sanmayın...

Sanıyor musunuz ki Arap âlemi ayağa kalkar, o intifadanın arkasında durur, aslanlar gibi savaşır...

Sanmayın...

*

Hiç düşündünüz mü, bugün hangi Arap’ın Filistin için savaşa girecek hâli, gücü, mecali var Allah aşkına...

*

En Filistincisi Suriye zaten kendisi darmadağın...

*

Suudi Arabistan, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri desen, kendi meselelerinden bitap düşmüş...

Mısır desen...

Zaten başında El Kaide, IŞİD, Müslüman Kardeşler sorunu var...

*

Vallahi de billahi de Suriye’de olduğu gibi yine tek başımıza kalırız...

30 Eki 2017

Türkiye Cumhuriyeti dün 94 yaşına baştı. Cumhuriyetimizin özgürlükçü demokrasi, cinsiyet eşitliği, iç barış ve hukukun üstünlüğünü geliştirerek ilerlemesini diliyoruz.

Cumhuriyetimiz 94’üncü yaşına Türkiye’nin ülke olarak stratejik tercihlerine dair ciddi tartışmaların yaşanmakta olduğu bir dönemde bastı. Türkiye, önemli siyasi müttefiki ABD ve önemli ekonomik ortağı AB ile uzaklaşırken, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve AK Parti hükümeti bölgedeki tarihi hasımları Rusya ve İran ile daha yakın işbirliği arayışında. Diğer yandan da iç politikada dindar bir tabana dayanmasına rağmen Müslüman Arap ülkelerinin çoğunun yönetimiyle ters düşmüş görünümde ve bu çelişkilerden yararlanan Kürt milliyetçiliği PKK odaklı tehdidini artırıyor.

Türkiye’nin Batı dünyasından kopmakta olduğu eleştirileri böyle bir ortamda gündeme getiriliyor. O halde Türkiye’nin elindeki stratejik değerlerin ne olduğuna bakma zamanı gelmiş demektir.

Türkiye Cumhuriyeti’nin en temel iki stratejik değeri var.

27 Eki 2017

 

NATO’nun, Türkiye'nin Rus hava savunma sistemi S-400'leri satın alması durumunda 'kaçınılmaz sonuçlarla' karşı karşıya kalacağı açıklamasını değerlendiren Rus askerî uzman Aleksandr Jilin, ittifakın tepkisinin histerik olduğunu belirtti.

"ABD SERT TEPKİ VERİYOR ÇÜNKÜ ETKİSİNİ KAYBETMEK İSTEMİYOR"
Jilin bu açıklamanın, NATO’nun bugün herkesin tek patron Washington’a boyun eğdiği sıkı yönetim kampı olduğunu gösterdiğini belirterek şöyle konuştu:

"Bu patron, silahın kimden ve ne kadar alınacağını dikte ediyor. Bu ‘elebaşı’ bu kamptaki etkisini kaybetmek istemiyor. Bu yüzden bu kadar sert tepki veriyor.

"DELİNİN BİRİ TÜRKİYE'Yİ CEZALANDIRMAK İSTERSE S-400 DEVREYE GİRECEK"
Peki, aslında ne baş verdi? Şu baş verdi ki, S-400’ler alınırsa gerçekten Türkiye’yi koruyacak. Bir deli, baş eğmeyen Türkiye’yi cezalandırmaya karar verirse, ona karşı da koruyacak.

11 Eki 2017

 

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, ABD’nin Türkiye’nin vize başvurularını durdurma kararı almasına ilişkin "Her ne sebeple olursa olsun ABD’nin bu tutumu kabul edilemez. CHP olarak bu krizle ilgili hem hükümete hem ABD’ye karşı sağduyu çağrımızı yapıyoruz" dedi.

10 Eki 2017

25 Eylül’deki tartışmalı referandum sonrası Irak Kürt Bölgesel Yönetimi, 1 Kasım’da parlamento ve başkanlık seçimlerine gideceğini duyururken bir yandan da “Bugüne nasıl gelindi” sorusu gündeme oturdu. İşaret edilen nokta ortak: 1 Mart Tezkeresi. 2003’te Türkiye adına ABD ile müzakereleri yürüten heyetin başkanı, eski MHP milletvekili Deniz Bölükbaşı’yla bugünkü gelişmeler ile tezkerenin reddi arasındaki ilişkiyi konuştuk.

10 Eki 2017

ABD ile ilişkilerin dip noktası olarak 1975’te İncirlik üssünün NATO-dışı Amerikan uçuşlarına kapatılması gösterilir. Afyon ekim tartışmasının 1974 Kıbrıs harekâtı sonrası atmosferle birleşmesinden Türkiye’ye silah ambargosu kararı çıkınca, Amerikancılıkla suçlanan başbakan Süleyman Demirel vermiştir bu kararı. Ama o zaman bile ABD Türk vatandaşlarına vize işlemini durdurmamıştır. Şimdi bu noktadayız.

ABD İstanbul Başkonsolosluğu çalışanı Metin Topuz’un 5 Ekim’de tutuklanması üzerine ABD’nin Ankara Büyükelçiliği 8 Ekim Pazar günü açıkladı bu kararı; bir gün sonra, yani dün, 9 Ekim, Amerikalıların Kolomb Günü tatiliydi, bunun da hesaba katıldığı sanılıyordu.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın dün açıkladığı üzere, Dışişleri bakanı Mevlüt Çavuşoğlu kanalıyla ulaşan talimat sonrası Türkiye’nin Washington Büyükelçiliği de aynı gün içinde, Amerikan kararıyla benzer bir kararı, aynı ifadelerle açıklamıştı.

Sayfalar