birleşik metal iş

Birleşik Metal-İş üyesi Bekaert işçileri bugün (8 Aralık) greve çıktı. Kocaeli'de kurulu Bekaert işvereni ile Birleşik Metal-İş Sendikası arasında toplu iş sözleşmesi görüşmeleri altı aydır sürdürülüyordu. Birleşik Metal'in birinci bir yıl için istediği yaklaşık %20 zam oranına karşılık işverenin önerdiği %11 zam oranı üzerine anlaşma sağlanamadı. İşverenin uzlaşmaz tutumu sonucu işçiler grev kararı aldı. Bugün (8 Aralık) sabah fabrika önünde toplanan işçiler ve sendika yöneticileri grev pankartını astı.
Birleşik Metal-İş ile patron sendikası EMİS’e üye General Elektrik/Grid Solutions ABB Elektrik, Schneider Elektrik ve Schneider Enerji işletmelerine bağlı işyerlerinde çalışan 2200 işçiyi ilgilendiren grup toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde uyuşmazlık tutulmuştu. Birleşik Metal-İş, EMİS patron grubunun uzlaşmaz tutumuna karşı “EMİS dayatmalarına hayır!” başlıklı bir basın açıklaması yayınladı. Açıklamada; “İşveren sendikası EMİS’e üye General Elektrik/Grid Solutions ABB Elektrik, Schneider Elektrik ve Schneider Enerji işletmelerine bağlı işyerlerinde çalışan 2200 işçiyi ilgilendiren grup toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde uyuşmazlık tutuldu. Şimdi arabulucu sürecindeyiz. 28.11.2016 da resmi arabulucu toplantısı yapılacak. Uyuşmazlık sonrası işveren sendikası EMİS’ten herhangi bir teklif ya da görüşme talebi gelmemiştir. Başta ücret ve sosyal haklarımız olmak üzere, çok sayıda idari madde de anlaşma sağlanamamıştır. İşveren, idari maddelerde bile ayak diremekte, kazanılmış haklara göz dikmektedir. Görüşme sürecinin ilk günlerinden itibaren işveren sendikasının uzlaşmaz tutumu devam etmiştir. İşveren, hem parasal sonuç doğuracak maddelerde, hem de idari maddelerde on yıllardır verilen mücadelelerle kazanılan ve kullanılan hakları geriye götürmek istemektedir. EMİS’e bağlı işyerlerindeki üyelerimiz, emeklerine ve geleceklerine sahip çıkıyorlar ve tepkilerini işyerlerinde ve fabrika önlerinde göstermeye devam ediyorlar. EMİS, metal işçilerinin insan onuruna yakışır yaşama ve çalışma koşullarına yönelik taleplerini yok saymaya devam ettikçe, metal işçilerinin mücadelesi de ona göre artarak sürecektir.” denildi. Birleşik Metal-İş, bugün (24 Kasım Perşembe) ABB Elektrik KARTAL fabrikası önünde bir basın açıklaması düzenleyecek. 24 KASIM PERŞEMBE Saat: 16.00 ABB ELEKTRİK / KARTAL FABRİKASI. Esentepe Mah. Milangaz Caddesi No.58, Kartal (E-5 Üzeri) / İSTANBUL
Sultanbeyli'de kurulu bulunan Günsan Elektrik, yakın bir zamanda Schneider grubu tarafından satın alındı. Günsan Elektrik'te çalışan 300 işçinin 200 kadarı Birleşik Metal-İş üyesi oldu. İşçilerin çoğunluğunun örgütlenmesine işverenin yanıtı 7 işçiyi işten atmak oldu. Günsan işçileri de, arkadaşları işe geri alınana kadar üretimi durdurma kararı aldılar. Dün (14 Kasım), fabrikada üretimi tamamen durduran işçilere gözdağı vermek için çevik kuvvet ve tomalar fabrika önüne yığıldı. İşçiler gece saat 23.30'da fabrikayı terk ettiler. Ancak, direniş bugün de (15 Kasım) devam ediyor. Tezgah başını terk etmeyen işçiler üretimi tamamen durdurdu. Günsan işçilerine, Birleşik Metal-İş üyesi diğer fabrikalardan da dayanışma destekleri sürüyor. Schneider Elektrik grubuna bağlı diğer fabrikalarda da birer saatlik iş durdurma yapılıyor. ABB işçileri de vardiya aralarında dayanışma gösterilerine devam ediyor. Ayrıca Schneider grubuna bağlı yurtdışı fabrikalarında da Günsan Elektrik işçileri için uluslararası dayanışma sürüyor. Günsan işçilerinin, ekmek ve onur mücadelesi, EMİS işveren grubu ile TİS görüşmelerinde uzlaşmazlık tutulduğu şu günlerde metal işçilerinin mücadele de kararlı olduklarını gösteriyor.        
Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Yönetim Kurulu, Kandıra’da kurulu Yüksel Endüstri işçilerinin tümünün işten çıkarılması ve yaşanan gözaltılarla ilgili çok sert bir açıklama yaptı. Genel Yönetim Kurulu, “Baskıya, zulme, zorbalığa izin vermeyeceğiz, hakkımızı kimseye yedirmeyeceğiz” dedi. Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Yönetim Kurulu’nun açıklaması şöyle: Bu ülkenin gerçek sahipleri olan emekçiler adına son günlerde ekmeği ve aşı için, geleceğine sahip çıkmak, çoluğunun çocuğunun rızkını kazanmak adına hak arayan metal işçisi üyelerimize amansız saldırılar düzenlenmektedir. Bu saldırıların boyutu ne yazık ki her geçen gün daha da farklılaşmakta giderek sertleşmektedir. Gözaltı, baskı ve her türlü engellemeleri artık bir yönetme biçimi haline getiren bu yaklaşımı son derece tehlikeli ve kışkırtıcı buluyoruz. Son bir hafta içinde sendikamız üyesi olan metal işçilerine yönelik olarak başta Kocaeli, Gebze olmak üzere yurdun dört bir yanında çevik kuvvet ve TOMA’lar aracılığıyla baskı ve engellemelerle karşılaşmaktayız. Önce Kandıra’da işten çıkartılan üyelerimize sahip çıkan yöneticilerimiz gözaltına alındılar, ardından işveren sendikası EMİS’in işçilere layık gördüğü komik zammı protesto etmek için basın açıklaması yapmak isteyen yönetici ve üyelerimiz engellendi. Daha geçtiğimiz hafta Kandıra’da kurulu Yüksel Endüstri işyerinde sadece ekmekleri için sendikalı olma haklarını kullandıkları gerekçesiyle toplam 57 işçinin hem de tazminatsız olarak işten çıkartılmasını bu ülkenin ileri gelenleri nasıl açıklayacaklar. İşsiz kalmalarından öte işsizlik parası almaları da engellenerek, anayasal haklarını kullandıkları için adeta iki kez cezalandırılan işçi arkadaşlarımıza sahip çıkan sendika yöneticilerimiz de zorbalıkla gözaltına alınmışlardır. Nihayet 11 Kasım Cuma günü yani bugün, toplu iş sözleşmesindeki taleplerini kamuoyuna açıklamak ve insanca yaşanacak bir ücret için yasal toplu sözleşme sürecini anlatmak adına basın açıklaması yapmak isteyen Alstom işyerinde çalışan işçilerin bu talebi Kocaeli Valiliğinden gönderilen bir yazıyla olağanüstü hal gerekçe gösterilerek yasaklanmıştır. Oysa olağanüstü hal ile ilgili kararın alındığı günlerde Başbakan Sayın Binali Yıldırım bu kararın halka karşı alınmadığını tam tersine devletin içinde çöreklenerek hizmetleri aksatan ve ortalığı karıştıran bir terör örgütüne karşı halkı rahatlatmak adına alındığını özellikle belirtmişti. Artık açıkça ve çok net bir biçimde görülüyor ki rahatlayan, yoksullukla, işsizlikle boğuşmak zorunda kalan işçiler, emekçiler değil sermaye sahipleri ile hükümete yakın çevreler olmuştur. Demek ki Sayın Başbakanın halktan anladığı milyonlarca emekçiden ziyade bir avuç sermayedarmış. Darbeye karşı methiyeler düzülen halk ne yazık ki bugün yine “en altta kalanın canı çıksın” sözünde olduğu gibi ezilmeye devam etmektedir. Zorbalık, zulüm, baskı ve tehdit ile bir ülkeyi yönetmek halkı ezmek demektir. Bu halk ne zulüm edeni sever ne de zulme uğramayı. Bu ülkede işçileri, emekçileri kısacası halkı ezerek demokrasiden bahsedilemez; çünkü demokrasi halkın halk tarafından yönetilmesi anlamına gelir. Bu ülkeyi yönetenler şunu çok iyi bilsinler ki biz bu ülkeyi, darbeye de, diktatörlüklere de, emperyalizme de yedirmeyeceğiz.  
Birleşik Metal-İş Sendikası ile EMİS'e üye General Elektrik/Grid Solutions ABB Elektrik, Schneider Elektrik ve Schneider Enerji işletmelerine bağlı 26 işyerinden 2200 işçiyi kapsayan grup toplu iş sözleşmesi için yapılan görüşmelerde uyuşmazlık tutanağı tutuldu. Elektromekanik Metal İşverenleri Sendikası (EMİS) ile yapılan görüşmelerde sunulan 83 maddeden 34'ü kabul edildi. 49 madde için ise uyuzmazlık imzalandı. Birleşik Metal-İş tarafından yapılan basın açıklamasında; “Bu kadar çok madde için uyuşmazlık tutulması işverenin yaklaşımı hakkında bir fikir vermektedir. Görüşme sürecinin başından beri işveren sendikasının uzlaşmaz tutumu devam etti. Kazanışmış haklarımızı bile tartışma konusu yaptı ve geriye götürmeye çalıştı. EMİS, metal işçilerinin insan onuruna yakışır yaşama ve çalışma koşullarına yönelik taleplerine karşı metal işçilerinin kazanılmış haklarını ortadan kaldırmayı amaçladı.” denildi. EMİS, 2014 yılında MESS’le yapılan grup toplu iş sözleşmesi döneminde Birleşik Metal-İş'in grev kararı ve uygulaması ile birlikte MESS’ten ayrılan 4 işletme olan Schneider Elektrik, ABB, GRİD Solutions ve Schneider Enerji metal işkolunda ikinci bir işveren sendikası olarak kuruldu.
Birleşik Metal İş sendikası Kandıra’da kurulu Yüksel Endüstriyel A.Ş’de örgütlenerek toplu sözleşme yapma hakkı kazanmıştı. Fabrika'da Birleşik Metal İş’e üye 65 işçi bulunuyor. Toplu sözleşme görüşmeleri sürerken patron, Birleşik Metal İş öncü işçilerden birini işten çıkarmıştı. İşçilerin direnişe geçmesi sonucu ise patron işten çıkarılan sendika üyesini yeniden işe almaya söz verdi. Arkadaşlarının işe iade edilmemesi üzerine işçiler topluca direnişe başladı. Bunun üzerine patron Birleşik Metal-İş üyesi tüm işçileri kazanılmış haklarını vermeden işten çıkardı. Birleşik Metal-İş üyeleri fabrika önünde direnişe başladı. Sendika Kocaeli Şube başkanı Talat Çelik; “Fabrika önündeki mücadelemiz sürecek” sözleriyle direnişlerinin devam edeceğini belirtti.
Mata işçileri, Birleşik Metal-İş Sendikası’nda örgütlenerek, ilk toplu sözleşmelerini imzaladılar. Mata Ahşap ve Otomotiv San. Tic. A.Ş. patronu ile sürdürülen görüşmeler 25 Temmuz 2016 tarihinde TİS ile sonuçlandı. Mata işçilerinin, Birleşik Metal-İş'te örgütlenmelerine patron 12 işçiyi işten atarak karşılık vermişti. Şubat ayında işten atılan arkadaşlarına sahip çıkan Mata işçileri şalter indirip üretimi durdurmuşlardı. İki gün süren direniş sonunda patron işten atılan işçileri geri alarak sendika ile görüşmelere başladı. İşçiler sözleşme ile birlikte 1.yıl için ücret ve ikramiye artışıyla işçiler ortalama net 458 lira gelir elde edecekler. Bu tutar yüzde 32,45 artışa denk gelmektedir. Sosyal haklarla (sadece Bayram, izin ve yakacak) birlikte ortalama gelir artışı 511 lira ve yüzde 36,17’e ulaşıyor. Sözleşme kapsamında kimi sosyal hakların ve ücret zammının yanı sıra kritik öneme sahip maddeler de yer almaktadır. Özellikle emekçiler için birçok sorunu beraberinde getiren kiralık işçiliğin engellenmesine dair maddenin, toplu sözleşme kapsamında yer alması önümüzdeki dönem açısından kritik öneme sahip olduğu görülmektedir. Bunun yanında 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününün ücretli izinli olması bir diğer önemli madde olarak öne çıkmaktadır. Elde edilen kazanımlar: Sözleşme 3 yıllık imzalandı, Ücreetlere yüzde 30 oranında zamlandı, Saat ücretlerine 0,85 zam, İkinci yıl enfalasyon artı yüzde 3 puan zam, Üçüncü yıl enflasyon artı 4 puan + 5 kuruş zam, İkramiye birinci yıl 60 gün, ikinci yıl 90 gün, üçüncü yıl 105 gün uygulanacak (ikramiye uygulaması daha önce yoktu), İşyerinde kiralık işçilik engellendi, 8 Mart Emekçi Kadınlar Günü kadın işçiler ücretli izinli olacak, Bayram arifeleri tam gün tatil, Yıllık izinler 5 yıldan az çalışanlarda 16 gün, 5 yıl üzeri 23 gün, Fazla mesailer zamlı uygulanacak, gece çalışması zamlandı.  
Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Temsilciler Kurulu 4 Haziran 2016 tarihinde Gönen Kemal Türkler Eğitim ve Tatil Tesislerinde toplandı. Zafer Aydın ve Melih Biçer tarafından hazırlanan KAVEL direnişinin belgesel gösterimi ile başlayan genel kurulda Genel Başkan Adnan Serdaroğlu’nun açılış konuşmasının ardından söz alan temsilciler ülkemizde ve dünyada meydana gelen siyasi gelişmeleri değerlendirildi. İşçi sınıfının ve sendikaların içinde bulunduğu durumu, kazanılmış haklara yönelik sermaye ve hükümetin saldırılarını değerlendiren konuşmaların ardından bir de sonuç bildirisi yayınlandı. Aşağıda Birleşik Metal-İş Sendikasının sonuç bildirisini ve Genel Başkan Adnan Serdaroğlu'nun yaptığı konuşmanın video kaydını iletiyoruz; Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Temsilciler Kurulu Sonuç Bildirgesi   AKP Hükümetinin emek düşmanı politikaları hız kesmeden devam ediyor. Art arda sermayenin çıkarları doğrultusunda yasalar meclis gündemine getiriliyor. Kiralık işçilik Cumhurbaşkanı tarafından jet hızıyla onaylanarak yasalaştı. İşkur’a bağlı işçi çalıştırmanın süresi uzatılarak fabrikalarda yeni bir güvencesiz işçi topluluğu oluşturuldu. Yıllık izinlerin patronların inisiyatifine göre bölünebilmesinin önü açıldı. Kıdem tazminatının fona geçirilerek tasfiyesinde hazırlıklar son aşamaya geldi. Biz işçilerin cebinden patronların cebine doğrudan kaynak aktarımı anlamına gelen zorunlu Bireysel Emeklilik Sistemi sıraya alındı. İş Mahkemeleri Kanunu’nda değişiklik yapılarak işçilerin neredeyse dava açma hakkını elinden alacak yeni bir yasa hazırlığı yapıldı. Biz, geçmişten bugüne yasalarla dize getirilen bir sendika olmadık. Sermayenin ve iktidarın bu saldırıları karşısında mücadeleden geri durmayacağız. Kiralık işçiliğin örgütlü olduğumuz fabrikalarda uygulanmasına izin vermeyeceğiz. Kıdem tazminatının değişik modeller adı altında gasp edilmesine karşı üretimden gelen gücümüzü kullanmaktan çekinmeyeceğiz. Genel Temsilciler Kurulumuz, işkolu ayrımı gözetmeksizin AKP Hükümetinin emek düşmanı politikaları karşısında tüm işçileri birlikte mücadele etmeye çağırmaktadır. *** Metal işçileri sendikamızda örgütlenmeye devam ediyor. Bir önceki Genel Temsilciler Kurulumuzdan bu yana ilk kez toplu iş sözleşmesi imzalanan fabrikalarda seçilen onlarca temsilci arkadaşımız aramıza katıldı. Ve bir o kadarı da sendikamızda örgütlenmek için mücadelesini sürdürüyor. Bu mücadelede işten atılan 17 Tor Demir işçisi 13 gündür fabrika önünde direnişte. Aynı şekilde Eskişehir NSK Armatür (Öznur Pres) fabrikasında sendikalaştıkları için işten çıkarılan iki kardeşimizin işyeri önündeki direnişi 65. gününü doldurdu. Genel Temsilciler Kurulumuz, direnişte olan işçi kardeşlerimizi selamlamakta, mücadelenin başarıya ulaşması için gerekli dayanışmayı yükselteceğini ifade etmektedir. *** Oyak Renault işçilerinin özgür bir sendikal düzen için mücadelesi devam ediyor. Geçtiğimiz aylarda MESS ve sarı sendikanın, arkalarına hükümeti alarak yaptığı büyük saldırıya rağmen Renault işçileri teslim olmadı. Oyak Renault işçilerinin Anayasadan ve ILO sözleşmelerinden kaynaklanan temel sendika seçme hakkını kullanabilmesi için mücadeleyi yükseltmek hepimizin görevidir. Oyak Renault işçilerinin mücadelesindeki başarısı aynı zamanda metal işçilerinin sarı sendika zincirinden kurtuluşu için atılan önemli bir adım olacaktır. Kurulumuz, yürütülen mücadelede Oyak Renault işçilerinin yanında olacağını bir kez daha ifade etmektedir. *** Sendikamızın geçtiğimiz yıl MESS’e karşı yürüttüğü büyük mücadele, grev ertelemesine ve yasaklamasına rağmen elde edilen kazanımlarla işçi sınıfı tarihine şimdiden altın harflerle yazıldı. 2015 MESS grevimiz yeni bir dönemi başlattı. Şimdi MESS’den ayrılan işletmelerin kurduğu yeni bir işveren sendikası var ve böylece metal işkolunda MESS tekeli kırılmış oldu. Bu yıl toplu iş sözleşmelerimiz 20’ye yakın işletmede başarıyla sonuçlandı. Yine bu yıl yeni işveren sendikası EMİS ile sözleşme süreci başlayacak. 2017 yılında ise MESS ile yeni dönem grup toplu iş sözleşmesi başlayacak. MESS ve EMİS üyesi işletmelerin dışında birçok işletmede de tek tek toplu iş sözleşmesi mücadelesi yaşanacak. Bu zorlu süreçte, toplu iş sözleşmelerimiz için yürüteceğimiz mücadeleye hazırlanıyoruz. Genel Temsilciler Kurulumuz, metal işçilerinin kazanımlarının ilerlemesi için kararlılığını ifade etmekte, mücadeleye hazır olduğunun altını çizmektedir. *** Konfederasyonumuz DİSK’in içinde bulunduğu örgütsüzlük durumu ve sınıf içindeki etkisizliği kabul edilemez. DİSK’in bu durumdan çıkarmak sendikamızın ve biz metal işçilerinin güncel olduğu kadar tarihsel görevidir. Sendikamız tüm dışlamalara karşın, kuruluş ilkelerinden en ufak bir taviz vermeden, DİSK içindeki mücadelesini sürdürecektir. DİSK, Birleşik Metal-İş olmadan, Birleşik Metal-İş de DİSK olmadan düşünülemez. Genel Temsilciler Kurulumuz, demokratik sınıf ve kitle sendikacılığına sahip çıkarak DİSK’in yeniden ayakları üzerinde doğrulması için üzerine düşen görevi yerine getirecek, DİSK’e giderek hakim olan sınıfsız siyaset, kitlesiz sendikacılık anlayışına son vermek için mücadele edecektir.DİSK Genel kurulunda metal işçilerine ve onursal genel başkanımız Kemal Türkler’e, sınıf ve kitle sendikacılığı ilkelerini yok sayıp metal işçilerinin sendikasına ve onların mücadele geleneğine hakaret eden DİSK yönetim kurulu, kamuoyu önünde özeleştiri yapmalı ve özür dilemelidir. *** Sermayenin saldırıları sadece ülkemizde değil tüm dünyada işçi sınıfını tehdit ediyor. Sendikalar güç kaybederken, işçi sınıfının tarihsel kazanımları tek tek ellerinden alınmaya çalışılıyor. Emekçi halklar etnik kimlik, din ve mezhep üzerinden ayrıştırılarak birbirlerine düşman haline getiriliyor. Bu düşmanlık üzerinden ortaya çıkan terör örgütleri halkları tehdit ediyor. Ortadoğu’yu kan gölüne çeviren emperyalist politikalar halkları derinden etkiliyor. Ülkelerinden, evlerinden göçe zorlanan insanlar, yoksullukla ve ölümlerle yüzyüze bırakılıyor. Savaşın ağır yükü en çok kadınları ve çocukları vuruyor. Bu politikalar toplumların bilincinde kapanmayacak yaralar açıyor. AKP hükümetinin uzun süredir kamuoyuna “barış süreci“ diye pazarladığı politikanın gerçek yüzü ortaya çıktı. Susmuş olan silahlar tekrar çekildi ve her gün şehit haberleri gelir oldu. Yoksulların ve emekçi ailelerin ocaklarına ateş düşüren savaş politikaları işçi sınıfının politikası değildir. Emekçi halklar; etnik kimlik, din ve mezhep savaşlarına değil, her geçen gün temel haklarımızı biraz daha gasp eden sermaye karşı emek eksenli mücadeleye ihtiyaç duymaktadır. Bunun yerine, ülkemizde kimlikler üzerinden değil, emek eksenli gasp edilen haklarımızı korumak ve geliştirmek adına ortak mücadele edilmelidir. Emekçi ve kadın düşmanı politikalar da canımızı yakmaya devam ediyor. Çocuk tecavüzleri, kadın cinayetleri dur durak bilmiyor. Patlayan bombalar nedeniyle hiç birimiz kendimizi güvende hissetmiyoruz. Yargı bağımsızlığını kaybetmiş, anayasa ayaklar altına alınmış durumda. Bizler, demokratik bir ülke bağımsız yargı, herkesin özgürce taleplerini söyleyeceği, kadınların çocukların öldürülmeyeceği, tecavüzlerin olmayacağı, grev hakkımız dahil tüm hak arama yollarının sonuna kadar açık olduğu bir ülke için mücadele etmeye devam edeceğiz.   Genel Temsilciler Kurulu, Genel Başkan Adnan Serdaroğlu'nun konuşması  
Bursa Renault fabrikası işçileri asgari ücrete yapılan zammın kendilerine de yansıtılması için uzun süredir fabrika içersinde eylem yapıyorlardı. Vardiya giriş ve çıkışlarında yapılan eylemlerle fabrika yönetimi uyarılıyordu. MESS ve Türk Metal ise, Renault yönetimini zamları yapmaması için uyarmış, fabrikada önümüzdeki günlerde yapılası hedeflenen “sosyal diyalog komitesi” seçimlerinin iptalini istemişti. Bir süredir devam eden bu durum karşısında Renault'da 00.00-08.00 ve 08.00-16.00 vardiyaları iptal edilerek işten çıkarmalar başladı. Öncü işçilerin işten çıkartıldığı gelen bilgiler arasında. Gelişmeler üzerine Birleşik Metal-İş Sendikası çağrı yayınlayarak basın açıklamasına çağırdı. Aşağıda Birleşik Metal-İş Sendikası'nın çağrısını bulabilirsiniz; Birleşik Metal İş, Basına ve Kamuoyuna Çağrımızdır, Renault Fabrikasında Sendika Seçme özgürlüğüne saldırı, Gece vardiyasıyla birlikte üretime “teknik aksaklık” diyerek ara veren RENAULT yönetimi bu sabah itibariyle telefonla aradığı işçileri işten çıkardığını bildiriliyor. Konuyla ilgili ve Genel Başkanımız Adnan SERDAROĞLU ve Küresel Sanayi İşçileri Sendikası IndustriALL Küresel Sendikasından Anne Marie Moreau katılacağı basın açıklaması yapılacaktır. Desteğinizi bekler çalışmalarınızda başarılar dileriz. Saygılarımızla… Tarih: 29.02.2016 PAZARTESİ BUGÜN Yer: 5.MAYIS ŞUBESİ - Saat: 14:00 FETHİYE –HAMİTLER İSTASYON DURAĞI KARŞISI / NİLÜFER BİRLEŞİK METAL-İŞ SENDİKASI
Birleşik Metal-İş Sendikası, AKP hükümetinin kıdem tazminatı hakkına dönük saldırılarına karşı eylemler düzenleyecek. Metal işçilerinin fabrika önlerinde kıdem hakkına sahip çıkan eylemlerine Türkiye'nin farklı alanlarında düzenlenecek yoğun katılımlı mitingler ile devam edilecek. Birleşik Metal-İş Sendikası'nın açıkladığı eylem programı ise şöyle; Metal işçileri Kıdem Tazminatlarına sahip çıkmak için alanlarda AKP Hükümetinin meclise sevk ettiği özel istihdam büroları eliyle işçi kiralama adı altında köleleştirme ve yeni esnek çalışma modellerini içeren yasa tasarısına, hazırlıkları devam eden ve kısa bir süre içerisinde Meclise geleceği açıklanan kıdem tazminatının tasfiyesini içeren saldırılara karşı sendikamız, Genel Kurulda aldığı karar doğrultusunda eylemliliklerini sürdürmektedir. Bu doğrultuda, organize sanayi bölgeleri başta olmak üzere, örgütlü olduğumuz fabrikaların bulunduğu bölgelerde veya şehir merkezlerinde vardiya çıkışlarında yürüyüşler ve basın açıklamaları aşağıdaki program çerçevesinde planlanmıştır. PROGRAM 22 Şubat 2016      İZMİR                         23 Şubat 2016    BURSA                     25 Şubat 2016     BURSA 5 Mayıs-Renault                     26 Şubat 2016     GEBZE                     1 Mart 2016     ESKİŞEHİR                     3 Mart 2016     BİLECİK 4 Mart 2016     MERSİN 5 Mart 2016     DÖRTYOL -HATAY 7 Mart 2016     ÇORLU 8 Mart 2016     KOCAELİ 9 Mart 2016     KONYA 10 Mart  2016     KIRŞEHİR 11 Mart 2016     MANİSA 14 Mart 2016     DÜZCE 15 Mart 2016     BURSA-ORHANGAZİ Kıdem tazminatı hakkının fona/sandığa devredilmesi çalışmalarının bir an önce sonuçlanması için AKP hükümeti ve sermeye çevreleri hızla adım atmaya çalışıyor. Kıdem Tazminatı Hakkı'nın kaldırılması 24 Ocak 1980 Ekonomik Kararları içersinde yer alıyordu. O tarihlerde işçi sınıfının sendikal örgütlülüğünün yüksek olması nedeniyle uygulamaya geçirilemedi. 12 Eylül Askeri diktatörlüğü sürecinde bazı kısıtlamalar getirilmesine rağmen tamamen kaldırılamadı. İşçi sınıfının mücadeleci örgütleri, AKP hükümetinin, 'güvenceli esneklik' adı altında, uzaktan çalışma, kiralık işçilik, kamu emekçilerinin 657 sayılı Yasadaki iş güvencesini kaldırmak için emeğin haklarına dönük topyekün saldırısına, topyekün direniş ile gerekli cevabı vermeye hazırlanıyor.  

Sayfalar