ABC Gazetesi

22 Ağu 2016

Suriye savaşının sona yaklaşmasıyla sirlikte, silahlı Kürt gruplarla sorunların başlayabileceğini daha önce değişik zamanlarda yazmıştım.

Savaşın yoğun şekilde yaşandığı dönemde, gerek Suriye devlet güçleri gerekse silahlı Kürt grupları kendi alanlarında ciddi bir varlık mücadelesi verdikleri için hiç kimse birbirine dokunmadı. Dokunmadığı gibi, Suriye devleti savaşın başlarında, pek çok kesim gibi ağırlıklı olarak sınır bölgesinde yaşayan Kürtleri de silahlandırarak saldırılarda bölgelerini korumalarını istedi.

Yerel güçleri silahlandırmak önemli bir savunma politikasıydı. Suriye devleti Alevileri, Hıristiyanları, Ermenileri, bazı Sünni aşiretleri silahlandırırken, Türkiye sınırına yakın bölgelerde yaşayan Kürtleri de silahlandırdı. Silah verdiği her kişiye aynı zamanda 20 bin Suriye lirası maaş da bağladı. Böylelikle silahlı Kürt hareketi kendi yerleşim alanlarına dönük saldırılarla mücadele etmeye, yaşam alanlarını korumaya yöneldi.

13 Ağu 2016

Erdoğan’ın Rusya ziyareti sonrasında, AKP’nin 6 yıllık Suriye politikasında ciddi değişiklikler bekleniyor. Özellikle Rusya’nın talebi ile Suriye’ye dönük adımların atılması ve kısa sürede bölge ülkeleri dahil ilişkilerin normalleştirilmesi bekleniyor.

Tayyip Erdoğan’ın Rusya ziyareti sırasında V. Putin’in özellikle Hakan Fidan’ın gelmesini istediğini yazmıştık. Bu nedenle Hakan Fidan, Rusya’yı ziyaret eden heyete katılmış ve Rusların önüne koyduğu belgelerle bizzat yüzleşmesi sağlanmak istenmişti. Edindiğimiz bilgiye göre, bu amaç gerçekleşmiş, kimsenin yalan söylemisine izin verilmemiş ve somut olarak nelerin yapılabileceği Türk heyetinin önüne konulmuş durumda.

08 Ağu 2016

Suriye ordusu geçen hafta Halep kentinin tamamını kuşatma altına alarak radikal İslamcı terör guruplarının ikmal yolunu kapatmıştı. Kuşatma altına alınan silahlı terör guruplarına teslim olmaları için zaman verilerek teslim olanların af kapsamına alınacağı açıklanmıştı.

Yaklaşık bir hafta süren abluka sonrasında Türkiye'de toplantı yapan terör gurupları, kuşatmanın kırılması için büyük bir saldırı başlatılması kararı almış ve yaklaşık 20 bin kişilik askerî bir gücü Güney Halep bölgesine sevk ederek geniş çaplı bir saldırı başlattı. Suriye ordusu ilk iki gün yoğun saldırı sürecinde bazı mevzilerden geri çekilmek durumunda kaldı ise de sonrasında saldırıyı püskürterek kuşatmayı sürdürmeyi başardı. Saldırının ilk gününde Ramusa kasabasına ulaşmaya çalıştılar. Böylelikle Ramusa’dan geçen Halep-Nubbul kara yolu kesilmiş ve kuşatma önemli oranda kırılmış olacaktı.

18 Tem 2016

Milletvekiller dokunulmazlıklarının kaldırılması konusunda, anayasa bir kez delinse ne çıkar denmişti.

Anayasa Mahkemesi üyelerinin soruşturulmasına ve yaşanan suskunluğa bakınca aslında anayasa delik deşik olsa ne çıkar denmiş...
 
Anayasa Mahkemesinin iki üyesi hakkında bile, 5271 sayılı Yasa'nın (2014'te değiştirilen) 161/8 inci maddesinden hareketle, yerel savcılıkca terör soruşturması yapılmaktadır.

Yargının ve yüksek yargının yeniden yapılandırılması hakkındaki halen Cumhurbaşkanı önünde bekleyen 6723 sayılı Yasa'nın iptali konusunda CHP tarafından açılan davada, CHP'nin talebi gibi iptal yönünde oy kullanan bu üyeler, anılan soruşturmaya muhatap olmuşlardır.

Bu üyelerdeki ortak payda, iktidarın beklentisi aleyhine oy kullanmaları olmuştur.

Teorik olarak, bir terör eylemi, yapılan görev nedeniyle olabileceği gibi, görevle ilgili olmayan konu nedeniyle de söz konusu olabilir.

Burada, görevle ilgili işlemlerin terörle ilişkilendirildiği görülmektedir.

15 Tem 2016

Erdoğan-AKP iktidarının, İsrail ve Rusya’dan özür dileyip ilişkileri düzeltmeye çalışma hamlesinden sonra, beklediğim gibi bu çizginin mantıksal bir devamı olarak PKK ile yeniden masaya oturmaya hazırlanıyor. Aynı şekilde  PKK yönetiminin de bu yönde bir hazırlık yaptığı, yeniden masaya oturmak için uygun bir psikolojik ve siyasal ortam oluşturmaya çalıştığı anlaşılıyor.

Bütün bunlar, 7 Haziran 2015 seçimlerinden hemen sonra başlayan ve bir yıla ulaşan kanlı sürecin sonunda gerçekleşiyor. Daha kısa bir süre önce kentlerin yakılıp yıkıldığı, yaklaşık 7 bin kişinin (bu rakamın yaklaşık 1.100’ü polis ve asker) öldürüldüğü ve henüz sonlanmamış bir dönemde oluyor.

ÖRGÜT MANEVRASI MI AKIL DIŞI DEĞERLENDİRİ Mİ?
PKK Yürütme Komitesi Üyesi Duran Kalkan,13 Temmuz 2016 günü örgüt çizgisindeki MED NÛÇE TV’de yaptığı değerlendirmede, 7 Haziran seçimleri sonrasında başlatılan operasyonlar için, tuhaf bir akıl yürütmeyle CHP ve MHP'yi suçluyor.

30 Haz 2016

Lafı uzatmaya gerek yok, kısa notlar halinde yazalım.

Her açıdan delik deşik bir ülkede yaşıyoruz. Ülkenin sınırları da delik deşik, devleti de, iktidarı da, sözde politikaları da…

İstihbarat örgütlerinin içinde cirit attığı, emperyalist müdahalelere tamamen açık bir devlet yapısı… Hiçbir süzgeç yok. İstihbarat örgütlerinin ve terör örgütlerinin “açık pazarı”.

Boğazına kadar suça batmış bir iktidar. Tökezlediği an dünya kadar iddianame kapıda. Tek politikası, ne yapıp edip iktidarı yitirmemek olan, “iktidara mecbur” bir iktidar.

Bu mecburiyeti yüzünden her şeyi yapabilecek ve bu mecburiyetini bilip kullanabilecekler tarafından her şeyin yaptırılabileceği tam teslim bir iktidar.

İktidara mecbur, dolayısıyla kendisini iktidar yapanlara mecbur. Anasını bile satabilir ve herkese satılabilir…

Manevra (siyaset yapma) yeteneği ve potansiyeli tükenmiş, bağışıklık sistemi dumura uğramış, direnci kalmamış, şaşkın bir iktidar.

24 Haz 2016

Suriye’deki Kürtler konusu son günlerde hemen her gün gündeme geliyor. Hatta bazı kesimler AKP rejiminin Suriye politikasının değişme yönelimini PYD’nin bölgede güçlenmesine bağlıyor. Bu amaçla da Vatan Partisi'nde kümelenmiş eski askerlerin Suriye’ye gönderildiği de iddia ediliyor.

Yani 24 milyon nüfuslu Suriye halkından çekinmeyen ve her türden kirli yöntemlerle 5 yıldır savaş ortamını besleyen AKP, 1 milyon 150 bin civarında nüfusa sahip, 20-22 bin askere sahip Kürt silahlı grubundan çekinerek politika değiştirmiş oluyor.

Bu tür iddialar ya da girişimler Suriye’yi gerçekte hiç tanımayan, Suriye gerçekliğini bilmeyen, ortamlardan siyasal çıkar bekleyen kaotik yapılar tarafın seslendiriliyor.

24 Haz 2016

“Gezi Direnişi” nasıl “Haziran Ayaklanması”na dönüşmüştü? Cumhuriyetçi ve laiklik duyarlılığı olan geniş emekçi kitleler sokağa çıkmaya karar verdiklerinde.

O noktadan sonra işin rengi değişmişti. Artık her yer Taksim olmuştu, mücadele tüm yurt sathına yayılmıştı ve AKP iktidarı hedef tahtasına oturtulmuştu.

Bu olguyu sosyalistler olarak bir kenara yazalım. Sadece tarihi bir gerçeği vurgulamak için değil, önümüzdeki dönem nasıl bir strateji izlememiz gerektiği konusunda netleşmek için.

Haziran’a sahip çıktığını iddia eden, methiyeler düzen herkes öncelikle “Gezici” mi yoksa “Hazirancı” mı olduğu sorusuna net bir yanıt vermelidir. (Haziran’ın Gezi’yi de kapsadığını belirtmeye herhalde gerek yok, ama tersi doğru değil.)

Böyle ikilemli bir soruya itiraz edenler çıkacaktır. Bu arkadaşlar Türkiye’nin toplumsal gerçeklerinden bihaberdirler, hayal kurmaktadırlar.

10 Haz 2016

Suriye'de beş yıldır yaşanan süreç yeni evreye girmiş görünüyor. YPG ve müttefiki güçlerin, ABD ve Fransız silahlı güçleri ile birlikte başlattığı Rakka’ya gidiş operasyonu Minbic kasabasına takıldı. Suriye ordusu aynı süreçte Rus hava gücü ile birlikte Rakka’ya batı kırsalından operasyon başlattı ve kısa süre sonra Rakka kenti sınırlarına girdi.

"ERDOĞAN YENİLGİNİN İNTİKAMINI ALIYOR"

PYD ve ABD güçleri Halep-Rakka arasındaki yolu kontrol altına aldıklarını duyurdu. Ancak Halep'te IŞİD değil, Türkiye destekli Fetih Ordusu ve Nusra güçleri yeni bir saldırı başlatmış ve Suriye ordusunun ilerlemesini durdurmayı hedeflemişti. Türkiye sınırlarından Halep kırsalına taşınan yüzlerce cihatçının görüntüleri Rusya tarafından paylaşılmış ve Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad bu durumu; “Erdoğan’ın Suriye de yaşadığı yenilginin intikamı” olarak değerlendirmişti.

03 Nis 2016
Suriye'den kaçan cihatçılar için Maraş'ta bir mülteci kampı oluşturma kararı ile Alevilere yönelik sindirme girişimleri arasındaki ilişkiyi Sercan Taylan yazdı. Taylan, 'Sesimizin yettiğince haykırmaya devam edeceğiz' diyor: #OvamaOnurumaDokunma'

Sercan TAYLAN

Ocak ayında Gaziantep’te IŞİD hücre yapılanması kısmen deşifre edilmiş ve bölgenin ‘Emiri’ Yunus Durmaz’ın bilgisayarından, civardaki Alevi köyleri ile ilgili detaylı bir rapor ele geçirilmişti. Birkaç hafta sonra da, Pazarcık’ta Alevi köylerinin etrafında sarıklı, cübbeli ve uzun sakallı birkaç gencin dolandığı bilgisi gelmişti. Şimdi de Maraş ve Pazarcık arasına, tam da Alevi köylerinin bulunduğu yere, 25 bin kişilik ‘mülteci’ kampı yapılacağı söyleniyor. Bunların hepsi tesadüf mü?

Sayfalar